Referandumda sandık güvenliği nasıl sağlanıyor?
16 Nisan 2017Türkiye'de her seçim sürecinde yaşanan sandık güvenliği endişesi, 16 Nisan referandumu öncesi de bazı soruları beraberinde getirdi. Bunların başında, partilerin ve sivil toplum örgütlerinin, sandıklarda herhangi bir ihlal ya da usulsuzlük yapılmasının önüne geçilmesi için nasıl bir yol izleyeceği sorusu geliyor.
Şu ana kadar yaptıkları açıklamalarda genel olarak sandık güvenliğinin başarılı bir şekilde sağlanacağına dair inançlarını ortaya koyan partiler, buna karşın tedbiri de elden bırakmıyor.
Başbakan Binali Yıldırım, hafta başında emniyet mensuplarına seslenerek, halk oylamasında sandık güvenliğinin sağlanması, sandığa gidecek vatandaşlara yönlendirme ya da baskı yapılmasının önlenmesi konusunda polise önemli görev düştüğünü söyledi.
Ana muhalefet partisi CHP ise referandum akşamı CHP'nin Seçim Takip Sistemi üzerinden sonuçları anlık olarak duyuracaklarını açıkladı.
Siber saldırı ihtimali düşük
Türkiye'deki seçim ve referandumlarda 22 Temmuz 2007'deki genel seçimlerden beri Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) e-devlet projelerinden biri olan Seçim Bilişim Sistemi (SEÇSİS) kullanılıyor.
ABD ve Almanya başta olmak üzere bazı ülkelerde uygulanan elektronik seçim (e-seçim) ya da internet kullanımıyla seçim (i-seçim) sistemlerine Türkiye'de başvurulmuyor. Bu da olası bir siber saldırı riskini ve etkilerini azaltıyor.
Zira sandıklardan gelen bilgilerin işlenerek resmi sonuçların açıklanması için başvurulan SEÇSİS bilişim sisteminde oy kullanımı ve sayım, elektronik araçlarla ya da aygıtlarla yapılmıyor.
Oyların sayımını, seçim noktalarında görev yapan sandık kurulları gerçekleştiriyor. Sandık kurulu, bir başkan ve altı üyeden oluşuyor. Sandık kurulu başkanları, ilçe seçim kurulu huzurunda adayların adları çekilerek belirleniyor. Sandık kurulu üyeleri ise son milletvekili genel seçiminde o ilçede en çok oy almış olan beş siyasi parti tarafından bildirilen adayları değerlendiren ilçe seçim kurulu başkanı tarafından tayin ediliyor.
Oy ve Ötesi yöntem değiştirdi
Oy verme ve sayım sürecini takip edebilen diğer aktörler de müşahitler. 2014 yerel seçimleriyle birlikte adını duyuran bağımsız Oy ve Ötesi platformu, 16 Nisan referandumunda "müşahitlik organizasyonunu siyasi partilere bıraktığını" açıkladı ve vatandaşları akıllı telefonlar için hazırladığı "T3 Tutanak Gönder" adlı uygulama ile göreve davet etti.
Oy ve Ötesi, vatandaşlardan bu uygulamayı cep telefonlarına yükleyerek, müşahitlik yaptıkları ya da oy verdikleri sandıktaki tutanakların fotoğraflarını paylaşmalarını istedi.
DW Türkçe'ye konuşan Oy ve Ötesi Başkanı Gözde Elif Soytürk de bu referandum için "farklı bir aksiyon planı" uyguladıklarını belirterek, "Eski gönüllülerimiz kendileri siyasi partilere başvurup müşahitlik yapacaklar. Mobil cihazlara kolayca yüklenecek T3 Tutanak Teyit Sistemi ile Türkiye'deki tüm sivil toplumun sandık sonuç tutanaklarının fotoğrafını çekerek bizim sistemimize göndermesini sağlıyoruz. Bunun için insanların mutlaka sandıkta görevli olmasına gerek yok. Türkiye'deki seçim sistemi gizli oy açık sayıma dayalı. Sayım sırasında her tutanak kapıya asılmak zorunda. Sandıkta görevli görevsiz tüm vatandaşlar da bu tutanakların fotoğraflarını çekerek bizimle paylaşabilirler" dedi.
© Deutsche Welle Türkçe
DW, CÖ/BÖ