1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Çin Kuzey Kore’yi vazgeçirebilir mi?

26 Mayıs 2009

Kuzey Kore’yi nükleer faaliyetlerinden ancak Çin’in vazgeçirebileceği düşünülüyor. Ancak Çin bu konuda istekli görünmüyor.

https://p.dw.com/p/Hxig
Fotoğraf: AP

Kuzey Kore ve Çin sadece ortak bir sınırı paylaşmıyor. Aynı zamanda uzun bir geçmişi olan dostluk ilişkileri var. Her ikisi de kendilerini ‘komünist kardeş ülkeler' olarak görüyor. Kuzey Kore hiçbir ülkeyle Çin ile olduğu kadar ticaret yapmıyor ve Çin'in de Kuzey Kore'de pek çok yatırımı var.

Çin bugüne kadar Kuzey Kore ile ilgili eleştiriler ve yaptırımlar konusunda sessiz kalmayı tercih etti. Pekin Halk Üniversitesi’nden Kuzey Kore uzmanı Jin Canrong'a göre bunun başlıca nedeni Çin'in kendi çıkarlarını gözetmek durumunda olması.

Çıkar çatışması

China Wirtschaft Tankstelle von PetroChina in Schanghai
Fotoğraf: picture-alliance/ dpa/dpaweb

"Çin, Kuzey Kore’nin en büyük ticaret ortağı” diyen Jin Canrong sözlerini şöyle sürdürdü: “Çin orada çok büyük yatırımlara sahip ve en büyük enerji tedarikçisi. Yeni yaptırımlar söz konusu olduğunda, bundan Çin'in de etkileneceği söyleniyor. Öte yandan böyle bir adım Kuzey Kore ve Çin arasındaki siyasi ilişkileri de zedeleyecektir.”

Güvenlik politikası

Çin'in, Kuzey Kore'yi koruma altına almasının bir diğer nedeniyse ‘güvenlik kaygısı'. Çünkü Çin Kuzey Kore'nin çökmesini istemiyor. Bunun pek çok nedeni var: Kuzey Kore, Çin için ABD koruma kalkanı altındaki Güney Kore’ye karşı bir tampon ülke. Eğer bu tampon aradan kalkarsa, Güney Kore ve ABD birlikleri doğrudan Çin sınırında olacaktır. Dolayısıyla Çin kendi güvenlik politikasını düşünmek zorunda.

Çin'in Kuzey Kore ile sınırında bekleyen askerler.
Çin'in Kuzey Kore ile sınırında bekleyen askerler.Fotoğraf: AP

Ayrıca Kuzey Kore’nin çöküşü, Çin’e doğru bir mülteci akınına da yol açacaktır. Çin, ekonomik kayıplar, mülteci problemleri ve güvenlik riskleri gibi tüm problemlerden kaçınmak istiyor. Kuzey Kore’yi baskı altına almaktansa, bu sağı solu belli olmayan komşu ülkeyle uzlaşı içinde olmayı yeğliyor.

Engellemek Çin'in elinde mi?

Pekin’deki Qinghua Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Profesörü Yan Xuetong ise Çin'in geçmişte Kuzey Kore’nin nükleer deneme yapmasını engelleyemediğini anımsatarak şunları kaydetti: “Engellemek, Çin’in isteyip istememesi ile alakalı bir durum değil. Ne yapıp yapamayacağıyla ilgili. Ayrıca Çin’in neden hoşlandığıyla da alakalı değil. Çin’in görmekten memnun olmadığı bir dizi şey var ancak hoşlansa da hoşlanmasa da bunlarla başa çıkmak zorunda.”

Çin, Kuzey Kore ile ilgili nükleer tartışmalar konusunda şu ana kadar müzakere ve diyalogdan yana bir tavır içindeydi. Pekin ayrıca, altılı görüşmelere de yıllarca evsahipliği yaptı. Altılı görüşmelerin hedefi Kore yarımadasını nükleer silahlardan arındırılmış bir hale getirmek. Kuzey Kore iki yıl önce nükleer programını sonlandırmaya razı oldu. Fakat bu kararını daha sonra geri çekti ve Altılı görüşmelere katılmayı da reddetti.

Symbolbild UN Sicherheitsrat trifft sich wegen Nord Korea
Fotoğraf: DW-Montage/picture-alliance/dpa

Altılı görüşmeler neden başarısız oldu?

Xuetong, Çin'in komünist kardeş ülkeyi müzakere masasına geri getirme çabalarının da başarısızlıkla sonuçlandığını kaydediyor: "Altılı görüşmeler tamamen başarısız oldu” diye uzman sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugüne kadar ulaşılan şeylerin artık bir değeri yok. Altılı görüşmelerde daha en başından beri, Kuzey Kore sorununun nasıl çözüleceğine ilişkin akıllıca düşünülmüş bir fikir eksikti. Kuzey Kore’nin şimdi ikinci nükleer denemeyi yapması, görüşmelerde ne denli hayal kırıklığına uğramış olduğunu gösteriyor. Görüşmelerden çekilirken, yeni bir deneme daha yapacaklarını biliyorlardı.”

İkinci nükleer denemeyle Kuzey Koreli iktidar sahipleri, müzakere pozisyonlarını güçlendirdiler. Yan Xuetong, "Kuzey Kore yeni görüşmelerde nükleer güç sahibi bir ülke olarak yer alacak” dedi.

Petra Aldenrath/ Çeviren: Başak Sezen/ Editör: Değer Akal