Vergi skandalının boyutları büyüyor
27 Şubat 2008Bochum savcılığı, vergi kaçakçılarına yönelik operasyonunu 8 savcı ile federal düzeyde 150 vergi uzmanı ve kriminal polis birlikte yürütüyor. Lichtenstein'daki şüpheli vakıf hesaplarında 200 milyon euro tespit edildiği belirtiliyor. 150 kişi hakkında tahkikat yapıldığını açıklayan Bochum Başsavcısı Hans-Ulrich Krück, "Sermayenin ve faizinin gizlenmesi nedeniyle olağanüstü miktarlarda vergi kaçırıldığına" dikkat çekti.
91 kişi vergi kaçırdığını kabul etti
Başsavcı hakkında tahkikat başlatılanlardan 91'inin vergi kaçırdıklarını kabul ederek ödemekle yükümlü oldukları ödemenin bir bölümünü yaptıklarını duyurdu. Savcı, "Bu miktar şu aşamada 27.8 milyon euro tutarında. Bu tutar her gün artıyor."
72 kişi kendini ihbar etti
Başsavcı Krück, benzer oranlarda ödeme yapmaya hazır olan gönüllüler olduğunu bildirdi. Krück, 72 kişinin kendini bizzat ihbar ettiğini ve bu sayının arttığına dikkat çekti. Başsavcı sözlerini şöyle sürdürdü: "Kendisini ihbar edenlerin durumu ve aktardıkları bilgilerin eksiksiz olup olmadığı inceleniyor. Özellikle üzerinde durulan konuysa kendilerini ihbar etme zamanlamalarının cezai müeyyiden muaf tutulmalarını sağlayıp sağlamayacağı."
Başsavcı "Usulü" savundu
Yoğun tartışmalara yol açan bir diğer konuysa, Alman makamlarının, banka hesaplarıyla ilgili kayıtları ismi açıklanmayan bir kişiden dört milyon euroya alarak vergi kaçakçılığı operasyonlarını, başlatması oldu. Alman Başsavcı ise bu yola başvurulmasını şu sözlerle savundu: "Bilgiler, talep olmaksızın Alman makamlarına teklif edildi. Bu bilgilerin toplanması yönünde Alman makamlarının bir görevlendirme yaptığı ya da bu bilgilerin elde edilebilmesi için Alman hukukunun ihlal edilmesi gibi bir durum yok ortada. Savcılık bu noktaları dikkate alarak, bilgilerin kullanılmasının doğru olduğu yönünde karar aldı."
İncelemeler sürecek
Bochum Başsavcısı Krück, üç Alman Bankası çalışanıyla yurtdışındaki bir bankaya ilişkin incelemelerin sürdüğünü duyurdu. Krück, banka çalışanlarının başka müşterilere de yasadışı para transferi yapma önerisinde bulunup bulunmadıklarının tespit edilmesi gerektiğini söyledi.
Kaçakçılığın izi başka ülkelere de uzanıyor
Lichtenstein üzerinden, Almanya’nın yanı sıra başka ülkelerde de vergi kaçırıldığı kuşkusu artıyor. Amerika Birleşik Devletleri Maliye Bakanlığı, yüzden fazla vergi mükellefi hakkında soruşturma başlatıldığını açıkladı. Fransa Maliye Bakanı Eric Woerth de, ülkesinde yüzlerce kişinin bu skandala karıştığını belirtti. İtalya, İspanya ve Avustralya’da da, vergi kaçırdığından kuşku duyulan kişiler hakkında soruşturma başlatıldığı bildirildi. İsveç hükümeti, Lichtenstein’daki şüpheli hesaplar konusunda, 10 ülkeye bilgi verildiğini açıkladı.
Operasyon Deutsche Post ile başladı
Almanya’da vergi operasyonu Deutsche Post Yönetim Kurulu Başkanı Klaus Zumwinkel ile başlamıştı. Merkezi Liechtenstein’da bulunan LGT-Bankası’nın özel dosyalarını elde eden Alman mali polisi, Klaus Zumwinkel ile operasyonu başlatmıştı. Soruşturmayı yürüten Bochum Savcılığı, Zumwinkel’in yaklaşık bir milyon Euro vergi kaçırdığını duyurmuştu. Zumwinkel hakkında çıkarılan gıyabi tutuklama emri, villasında gözaltına alınan zanlının işbirliği teklif etmesi üzerine kaldırılmış, Zumwinkel yüksek meblağda bir kefalet de ödemişti. Zanlının ev ve işyerinde yapılan aramada çok sayıda belge ve dosyaya da el konmuştu. Klaus Zumwinkel’in parasını Asya ya da Cayman Adaları’na aktarmak için araştırma içinde olduğu da ortaya çıkarılmıştı.
AB’nin konuya yaklaşımı
AB Komisyonu’nun vergi politikasından sorumlu üyesi Laszlo Kovacs, üye ülkelere vergi kaçakçılığına karşı birlikte çalışma çağrısı yaptı. Kovacs, Bild am Sonntag adlı gazetede yayınlanan söyleşisinde, Avrupa’da vergi kaçakçılığı ile ancak ortak önlemlerle mücadele edilebileceği görüşünü savundu. Vergi kaçakçılığı tartışmaları, Alman yatırımcıların Lichtenstein’deki vakıflar üzerinden vergi kaçırdıklarının ortaya çıkması üzerine sertleşmişti. Almanya, Lichtenstein’in vergi kaçakçılığını önlemek için vakıf yasasını değiştirmesini isterken, Lichtenstein, Almanya’nın kaçakçılığa karşı kendi önlemlerini almasını istiyor.