Tunceli'de Kılıçdaroğlu heyecanı
30 Nisan 2023"Ahırı temizlersem buğday, temizlemezsem arpa ekmeği veriyorlardı. Bizim evimizde hep arpa ekmeği olurdu. Kemal çantasında hep buğday ekmeği getirirdi. Annesi arasına çökelek koyardı. O bir ekmeği tek başına yemez, bize paylaştırırdı."
Tunceli'nin Nazımiye ilçesinde yaşayan 82 yaşındaki Cafer Toprak, ekmeğin bile buğday ve arpa olarak sınıflandırıldığı 1950'li yılları ve ilkokul arkadaşı Kemal'i bu sözlerle anlatıyor. Elinde bastonu, başında kasketiyle günün büyük bölümünü kıraathanede geçiren Cafer Toprak, Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nun ilkokul arkadaşı.
Kendi köylerinde okul olmadığı için Kılıçdaroğlu'nun doğduğu Ballıca köyünde ilkokula başlayan Toprak, eğitim hayatına devam edemezse de okul arkadaşını hiçbir zaman unutamamış. 15 yaşında okula başlayan Toprak sınıf arkadaşı Kemal'in kendisine gösterdiği yakınlığı duygulanarak anlatıyor:
"Çok dürüsttü. Bizden küçüktü ama çok zekiydi. Hem de çok güzel boy, pos, öyle güzel bir renk vardı gözlerinde. Dürüst, kibar, mert bir insandı. Düşün, bir ekmeği bile tek yemiyordu. Devamlı bizimle paylaşıyordu."
Kılıçdaroğlu'nun doğduğu ev halen ayakta
Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 17 Aralık 1948'de Tunceli'nin Nazımiye İlçesine bağlı Ballıca Köyü'nde doğdu. Tapu memuru Kamer Bey ve Yemuş Hanım'ın yedi çocuğundan biri olan Kılıçdaroğlu ilkokulu da bu köyde okudu. Babasının tayini nedeniyle sürekli başka şehirlerde yaşayan Kılıçdaroğlu bir daha dönemese de doğduğu köyü hiç unutmadı. Patika yollardan zorlu bir yolculukla gidilebilen köyde Kılıçdaroğlu'nun doğduğu taş ev halen ayakta duruyor. 1990'lı yıllardaki çatışmalar nedeniyle boşaltılan 65 haneli köyde şu anda dağınık halde 9 aile yaşıyor. Halen köyde yaşayan Kılıçdaroğlu'nun çocukluk arkadaşları ve tanıdıkları ise onu sakin, saygılı ve yardımsever biri olarak hatırlıyor.
Mehmet Kütük çocukluğunu hatırladığı Kılıçdaroğlu'nu, "Çok iyi bir çocuktu. İnsana yakın, cana yakın biriydi. Herkese yardım ederdi" diye anlatıyor. Kütük, çocukluk arkadaşının adaylığını ise "Kanatlarım olsa uçacağım. Adam halkçıdır. İnsanı seven, komşusunu seven bir kişidir. Bugüne kadar kötülüğünü görmedik" sözleriyle destekliyor.
45 yıldır Almanya'da yaşayan Kemal Uzundağ ise yılın belli zamanlarını Ballıca Köyünde geçiriyor. O da Kılıçdaroğlu'nun çocukluğunu, "Sakin, iyi ve yardımsever bir çocuktu" diye anlatıyor. Kılıçdaroğlu'nun diğer çocuklarla iyi geçindiğini söyleyen Uzundağ, "Sakin bir çocuktu. İyi bir çocuktu, yardımseverdi. Arkadaşlarıyla çocuklarla iyi geçinirdi. Genellikle sakin, kenarda durur, kimseye karışmazdı" diyor.
Hemşehrilerinden Kılıçdaroğlu'na koşulsuz destek
İktidarda değişim isteyen pek çok kişinin desteklediği Kılıçdaroğlu'nun adaylığı memleketinde heyecan yarattı. Türkiye'nin doğusundaki 84 bin nüfuslu Tunceli 14 Mayıs seçimlerine Cumhurbaşkanı adayı çıkararak hazırlanıyor. Munzur Çayı'nın ikiye ayırdığı kentte Türkiye'nin diğer yerlerinde olduğu gibi seçim sonuçları merakla bekleniyor. 15 Kasım 1937'de idam edilen Alevi-Kürt lider Seyid Rıza'nın kentin ortasındaki heykeli herkesin uğrak noktası. Heykelin çevresinde oturan yaşlıların, kafeteryada oturan gençlerin ve sokakta gezen herkesin tek gündemi seçimler. Sokaktaki insanların siyasi partiler konusunda görüşleri Yeşil Sol Parti ve CHP ekseninde farklı olsa da Kılıçdaroğlu'na koşulsuz destek veriyorlar.
Tunceli'nin en işlek caddesinde kurduğu seyyar tezgâhta dağlardan toplanan yabani otları satan 22 yaşındaki Yağmur Keskin 2023 seçimlerinde ikinci kez oy kullanacak.
Kılıçdaroğlu'nun seçilmesi ile Türkiye'de değişimin başlayacağına inanan Keskin, mevcut iktidarın devam etmesi halinde her şeyin çok kötüye gideceğinden endişe ediyor. "Bir şeylerin değişmesini, daha iyi olmasını istiyorum" diyen Keskin'e göre ülkede öncelikle ekonominin düzeltilmesi gerekiyor:
"Ekonomiyi düzeltsin başka bir şey istemiyorum. Bir de gençlere iş imkânı çok olsun. Yani biraz daha en azından bir şeylere emek veriyorsak karşılığını alalım."
Tunceli'de seçmen tercihleri
Tunceli, Cumhuriyet tarihi boyunca sağ partilere, son seçimlerin hiçbirinde de iktidar partisi AKP'ye oy vermemiş bir şehir. Geçmişten beri sol siyasetin güçlü olduğu kentte bunun en önemli nedeni ise iktidara gelen sağ partilerin Alevi toplumu, özellikle de Tunceli'yi ötekileştirmeleri olarak açıklanıyor. Yıllardan beri devam eden bu ötekileştirmenin sona ermesi için de Kılıçdaroğlu'nun adaylığına büyük umutlar bağlanmış.
Serbest meslek sahibi, iki çocuk annesi Filiz Karataş, Alevi toplumunun bu ülkenin aydınlık yüzü olduğunu, Kılıçdaroğlu'nun da Türkiye'ye umut olacağını söylüyor. Sağ iktidarların uzun yıllardan beri Alevileri ayrıştırmak üzerine bir politika izlediğini belirten Karataş'a göre, sırf bu nedenle olsa bile AKP buradan oy alamayacak:
"Hükümet bu yanlıştan asla dönmeyecek. Siyasetini hep bu şekilde götürmeye çalıştı. Dolayısıyla Kılıçdaroğlu'nun adaylığı bizim için çok kıymetli."
Tek milletvekili kalan Tunceli'de iki kadın aday yarışıyor
2018 yılında yapılan Cumhurbaşkanı seçiminde CHP'nin adayı Muharrem İnce Tunceli'de yüzde 58 oy alırken, Erdoğan'ın oyu ise yüzde 18'de kalmıştı. 84 bin nüfuslu ve 65 bin seçmeni olan kentte, 2018 genel seçimlerinde ise HDP yüzde 51, CHP yüzde 26 oyla birer vekil çıkardı. Ancak, bu seçimde nüfusun azalması nedeniyle iki olan milletvekili sayısı bire düşürüldü. AKP ve MHP gibi partiler aday çıkarsa da Tunceli'de 2023 seçimleri Yeşil Sol Parti ve CHP'nin iki kadın adayı arasında geçecek.
CHP'nin adayı 20 yıllık gazeteci
CHP'nin adayı, kentte kadınlar tarafından çıkarılan Emek Gazetesi'nin sahibi, 20 yıllık gazeteci Hüsniye Karakoyun.
15 Mayıs'ta Türkiye'deki kasvet havasının dağılacağına inandığını söyleyen Karakoyun, Kılıçdaroğlu'nun memleketinden bir CHP'li vekil çıkması gerektiği görüşünde. Tek milletvekilinin kadın olmasının ayrı anlamı olduğunu ifade eden Karakoyun, 20 yıldan beri gazetecilik yaptığı için sorunları çok iyi bildiğini ve çözüm için meclise gitmek istediğini söylüyor:
"Çok büyük bir göçle karşı karşıyayız. Göçün nedenlerinden biri de işsizlik. Bu işsizliğin giderilmesi noktasında, engelliler, kadınlar, gençler, dezavantajlı gruplara yönelik projelerimiz olacak."
YSP adayından 'Demokratik Cumhuriyet' vurgusu
Tunceli'nin meclisteki tek koltuğunun diğer güçlü adayı ise Yeşil Sol Partili Ayten Kordu.
2015 yılında Tunceli Belediyesi Kadın Politikaları Merkezi'nde çalışan Kordu, o dönem HDP'li olan belediyeye kayyum atanmasıyla görevinden ihraç edilmiş. 2015'ten beri sivil toplum alanında çalışan Kordu, bu kez Tunceli'yi mecliste temsil etmek istiyor. Emek ve Özgürlük İttifakı olarak parlamentoda en yüksek temsiliyette yer almak istediklerini ifade eden Kordu, cumhuriyetin demokratikleşmesi gerektiğine inandıklarını ve bunun için mücadele edeceklerini belirtiyor:
"Demokratik cumhuriyet ve demokratik ulus diyoruz. Bu bizim aslında inşa sürecimiz. Kadınlar olarak inşa sürecinde öncü olacağız. Parlamenter sistem yeniden inşa edildiğinde, biz orada yer aldığımızda bu demokrasi sürecinin en güçlü şekilde hem takipçisi, hem geliştiricisi olacağız."
Maçoğlu kimi destekliyor?
Tunceli, Türkiye'de Komünist Partili belediyenin yönettiği tek kent. 2019 yerel seçiminde Sosyalist Meclisler Federasyonu adayı olarak HDP ve CHP'ye karşı seçime giren Fatih Mehmet Maçoğlu, oyların yüzde 32'den fazlasını alarak belediye başkanı seçilmişti. HDP adayına karşı seçimi kazanan Maçoğlu ve Sosyalist Meclisler Federasyonu bu seçimde Yeşil Sol Parti'yi destekliyor. Maçoğlu, 2019'da rakip olduğu siyasi hareketle şu anda aynı ittifakta yer almasını farklı bir bakış açısıyla değerlendiriyor:
"Sosyalistlerin yarışmadığı yerde CHP yarışıyor. CHP yarışmasın. AKP yarışıyor. AKP de yarışmasın. Niye yarışsın? Burada devrimciler, demokratlar, ilericiler yarışsın. Ne Komünist Parti'ye karşı, ne TİP'e karşı, ne HDP'ye karşı, ne EMEP'e karşı, ne ESP'ye karşı devrimcilerin bir yarışı yoktur. Tam tersi omuz verirler. Burası Dersim. Dersim'de beş tane Sosyalist girse, beş sosyalist yarışır."
Tunceli'de gençler ne düşünüyor?
Eğitim düzeyinin oldukça yüksek olduğu Tunceli, işsizlik nedeniyle büyük şehirlere yoğun göç veriyor. Tunceli halkı yıllardır Alevi ve Kürt kimliği nedeniyle ötekileştirildiğini düşünüyor. Bu duruma duyulan tepki özellikle gençlerin kullandığı sembollere de yansıyor.
O gençlerden biri olan Oktay'ın şakağında Alevilerin en önemli sembollerinden Hazreti Ali'nin kılıcı Zülfikar dövmesi var. Seyyar tezgâhında ot satarak geçimini sağlayan 28 yaşındaki Oktay, milletvekili seçiminde CHP adayına oy vereceğini söylüyor. CHP'nin Meclis'te de söz sahibi olması gerektiğini söyleyen Oktay, Kılıçdaroğlu'nun şu an herkesin umudu haline geldiğini ve partisinin de desteklenmesi gerektiğini düşünüyor.
Seküler yaşam tarzıyla Doğu şehirlerinden ayrılan kentte seçimler, bu şartlarda hayat mücadelesi veren gençler için de yeni bir umut. Zonguldak'ta üniversite eğitimine devam eden Didem Kalkan insanların düşüncelerini korkmadan ifade edebilmeleri için Kılıçdaroğlu'na oy vereceğini söylüyor. 20 yıldır ülkenin çok kötü bir iktidarca yönetildiğini söyleyen Kalkan, Kılıçdaroğlu'nun herkese eşit davranacağına inanıyor:
"Kimseyi mezhebiyle ya da ırkıyla yargılamayacağını düşünüyorum. Şu an öğrenciyim. İleride iş sahibi olamayacağım kaygısı taşıyorum. Herkes torpil bekliyor. Kılıçdaroğlu zamanında herkesin hak ettiği yerde olacağını düşünüyorum. O yüzden umutluyum."
İşsizlik ve göç en önemli sorunlar
Tunceli'nin en önemli sorunlarından biri işsizlik. İşsizlik ise ikinci önemli sorun olan göçü doğruyor. Çoğunluğu üniversite okumak ve daha iyi hayat şartlarında yaşamak isteyen Tuncelili gençler genelde büyük şehirlere veya Avrupa'ya göç ediyor. Sanayi ve üretimin neredeyse hiç olmadığı kentte kalan gençlerin çalışabilecekleri iş sahaları da oldukça kısıtlı. Ancak kentte ekonomik kriz ve hayat pahalılığı çok konuşulsa da koşulsuz destek verdikleri Kılıçdaroğlu'ndan tek beklentileri adalet ve eşitlik.