1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Koronavirüs "meslek hastalığı" sayılacak mı?

8 Nisan 2020

CHP, Covid-19 tanısının tüm sağlık çalışanları için "meslek hastalığı" sayılmasına yönelik meclise bir yasa teklifi verdi. Sağlık Bakanlığının da bu konu üzerinde çalıştığı belirtiliyor.

https://p.dw.com/p/3adrZ
Fotoğraf: Reuters/U. Bektas

Türkiye Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, koronavirüse yakalanan sağlık personeli sayısının 601 olduğunu bir hafta önce açıklamıştı. Bu konuda şimdilik yeni bir veri yok, ancak ana muhalefet partisi CHP, koronavirüse yakalanan sağlık personelinin sayısının daha da artacağından hareketle bu virüsün yol açtığı Covid-19'un "meslek hastalığı" sayılmasını istiyor.

CHP'nin eczacı vekillerinden Erkan Aydın da Covid-19'un "meslek hastalığı" sayılıp sağlık sektöründe çalışan herkesin devletten yasal haklarını kolaylıkla tazmin etmelerine dönük meclise bir yasa teklifi verdi.

Teklifin gerekçesini DW Türkçe'ye anlatan Aydın, salgınla mücadelede bir ayın geride bırakılmasına karşın sağlık çalışanlarının halen maske, eldiven, gözlük, siperlik gibi en temel ihtiyaçlarının bile düzenli olarak sağlanamadığını söyledi. Aydın, "Bakanlıktan N-95 tipi maske gelmediği için doktor komşularımın nasıl zorluk yaşadığına bizzat tanıklık ettim. Tıpkı doktorlar gibi eczacılar da kendi imkanlarıyla kendini salgın tehlikesinden korumaya çalışıyor” diye sözlerini sürdürdü.

Aydın, Covid-19'un meslek hastalığı kabul edilmesi durumunda sağlık sektöründe çalışan ve tanı konulan herkesin maddi ve manevi hak taleplerini daha rahat dile getireceğini ifade etti. Böylece salgın tehlikesi yaşayan her sağlık çalışanının "iş kazası" geçirdiğinin kayıt altına alınacağını kaydeden Aydın, bunun da sağlık çalışanlarının tazminat süreci yürütülmebilmesine olanak sağlayacağını vurguladı.

Bakanlığın da gündeminde

Covid-19'a yakalanmanın "iş kazası" sayılıp sayılmayacağını Sağlık Bakanlığı da değerlendirmeye almış durumda.

Bakanlık yetkilileri, DW Türkçe'ye "Sağlık çalışanlarını koronavirüsle mücadelede güçlü tutmak için çok yönlü çalışmamız sürüyor” açıklamasını yaptı.

"Yargıtay'ın emsal kararı var”

Hukukçular da meclisten karar çıkmasa bile Yargıtay'ın "emsal" nitelikte bir kararı olduğuna dikkat çekiyor.

Ankara İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG) avukatlarından Yıldıray Çıvgın, Yargıtay 21. Hukuk Dairesi'nin 15 Nisan 2019 tarihli kararına gönderme yaparak bu kararın Covid-19 tanısı konulan sağlık personeli için "emsal" sayılabileceğini söyledi.

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi, bir TIR şoförünün yurt dışı görevinde H1N1 virüsü (domuz gribi) kapması sonucu hayatını kaybetmesinin iş kazası sayılabileceği yönünde bir karar vermişti.

Yargıtay'ın bu mevzuatnın koronavirüs mağduru sağlık çalışanlarının iş kazası geçirdiğine ilişkin emsal olabileceğini savunan Çıvgın, "Hükümetin ayrıca bir düzenleme yapması da sağlık çalışanları için güvence olacak, onları sistemde güçlü kılacaktır” değerlendirmesini yaptı.

Sağlık Emekçileri Sendikası da (SES) Sağlık Bakanlığının "iş kazası ve meslek hastalığı” konusunu gündeminden düşürmemesini istedi.

SES Ankara Şube Sekreteri Sabiha Akdeniz Günay "Sağlık çalışanları gökdelenin tepesinde askısız çalışıyor gibiler. Her dört günde bir test yaptırmaları olanağını tam olarak bulamadılar henüz. Üstelik test yaşamsal önem taşıyor. Evlerine gitmek istiyorlar, gidemiyorlar” diye konuştu. Sağlık sektöründeki herkesin maddi ve manevi haklarının güvence altına alınmasını isteyen Günay, koronavirüsle mücadelede başarı sağlanmasının yolunun sağlık çalışanlarını korumaktan geçtiğini de sözlerine ekledi.

Hilal Köylü

©️ Deutsche Welle Türkçe