İstanbul’daki Kaşıkçı davasının ilk duruşması yapıldı
3 Temmuz 2020Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu'na girdikten sonra bir daha kendisinden haber alınamayan ve daha sonra öldürüldüğü ortaya çıkan gazeteci Cemal Kaşıkçı'yı katlettikleri iddiasıyla 20 Suudi sanığın gıyabında yargılandığı davanın ilk duruşması bugün yapıldı. Sanıkları CMK'dan atanan avukatları temsil etti.
İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşmasına Cemal Kaşıkçı'nın nişanlısı Hatice Cengiz, müşteki olarak katıldı. Duruşma salonunda yabancı temsilciler ile BM Yargısız ve Keyfi İnfazlar Özel Raportörü Agnes Callamard da hazır bulundu.
Mahkemede dinlenen müşteki Hatice Cengiz, Kaşıkçı’nın bir kandırmaca sonucu konsolosluğa çağrıldığını belirterek, "O konsolosluktaki tüm insanlardan şikayetçiyim. Orada uçan kuştan bile şikayetçiyim. Şoföründen, çaycısından, herkesten" dedi. Hatice Cengiz'in avukatı, konsoloslukta keşif yapılarak tanıkların orada dinlenmesini istedi.
Duruşmada, Kaşıkçı'nın konsolosluktan çıkmaması üzerine Hatice Cengiz'in temasa geçtiği AKP Genel Başkan Danışmanı Yasin Aktay ile konsolosluk çalışanları da tanık olarak dinlendi.
Sanıklar hakkında mahkeme tarafından ve kırmızı bülten ile çıkarılan yakalama kararlarının devamına karar veren mahkeme, müşteki Hatice Cengiz'in katılma talebini kabul etti. Tebligat aldıkları halde bugünkü duruşmaya katılmayan Turan Kışlakçı'nın da aralarında bulunduğu üç tanığın zorla getirilmesine karar veren mahkeme, Hatice Cengiz'in avukatının olay yerinde keşif yapılarak tanıkların dinlenmesi yönündeki talebini bu aşamada reddine karar verdi. Duruşma 24 Kasım'a ertelendi.
İddianameden: "Tasarlayarak ve canavarca hisle eziyet çektirerek kasten öldürme"
İddianamede iki baş sanık olarak Ahmet bin Muhammed el-Asiri ve Suud el- Kahtani hakkında "tasarlayarak ve canavarca hisle eziyet çektirerek kasten öldürmeye azmettirme" suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor.
Diğer 18 hakkında sanık hakkında da "tasarlayarak ve canavarca hisle eziyet çektirerek kasten öldürme" suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep ediliyor.
Sanıkların "Kaşıkçı'yı Suudi Arabistan'a götürmek, kabul etmediği takdirde öldürmek üzere fikir birliği ve ortak suç işleme kararı ile hareket ettikleri" belirtiliyor. İddianemede, Kaşıkçı'nın boğularak öldürüldüğüne, daha sonra da cesedinin parçalanıp ortadan yok edildiğine işaret ediliyor.
İddianamede ayrııca "Suudi Arabistan Krallığı yetkilileri ile Başsavcılığı tarafından maktulün öldürülmesi olayı ile ilgili olarak çelişkili ve gerçeğe aykırı açıklamalarda bulunulduğu anlaşılmıştır" ifadeleri kullanıldı.
Cemal Kaşıkçı'nın öldürülmesine ilişkin Suudi Arabistan'da sanıkların yargılandığı da hatırlatılarak, bu davaya ilişkin duruşmalar ile ilgili Türkiye'nin Riyad Büyükelçiliği görevlilerince düzenlenen ve Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla savcılığa gönderilen rapora ve Birleşmiş Milletler Yargısız ve Keyfi İnfazlar Özel Raportörü Dr. Agnes Callamard tarafından sunulan rapora da iddianamede yer verildi.
Ne olmuştu?
Washington Post gazetesi yazarlarından Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı, 2 Ekim 2018'de Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğuna girdikten sonra bir daha kendisinden haber alınamamıştı. Riyad yönetimi, Kaşıkçı'nın konsolosluk binasında öldürüldüğünü ortaya çıkan ayrıntılar ve siyasi baskılar sonucunda kabul etmiş ve sorumluların cezalandırılacağını açıklamıştı.
Kaşıkçı cinayetinin failleri oldukları gerekçesiyle yargılanan 11 kişiden 5'i Aralık 2019'da ölüm cezasına çarptırılmıştı. Üç kişi de 24'er yıl hapis cezası alırken diğer sanıklar beraat etmişti.
Birleşmiş Milletler ve Amerikan istihbaratı CIA'ya göre de Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman'ın Kaşıkçı cinayetinde doğrudan sorumluluğu bulunuyor. Riyad hükümeti ise iddiaları kesin bir dille reddediyor.
DHA,DW,AFP/MK,JD
© Deutsche Welle Türkçe