Gazeteci Abdurrahman Gök’ün yargılanmasına başlandı
23 Şubat 2021Diyarbakır'da 2017 yılında Nevruz kutlamasına giderken polis tarafından öldürülen Kemal Kurkut'un vurulma anını fotoğraflayan gazeteci Abdurrahman Gök'ün yargılanmasına başlandı. Diyarbakır 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmaya, hakkında "Silahlı terör örgütüne üye olmak" ve "Terör örgütü propogandası yapmak" suçlarından 20 yıla kadar hapis cezası istenen Gök ve avukatı Resul Tamur katıldı.
"Suçlamaların tamamı gazetecilik faaliyetleri"
Duruşmada savunması alınan Gök, 17 yıldır gazetecilik yaptığını ve meslek hayatı boyunca hiçbir haberinin tekzip edilmediğini ve yargılama konusu olmadığını söyledi. Gök, yöneltilen suçlamaların tamamının gazetecilik faaliyetleri olduğuna dikkat çekerken, dinlenen telefon görüşmelerinin de meslektaşları ve haber kaynaklarıyla yaptığı konuşmalar olduğunu belirtti. Kendisini arayan bir gazetecinin Suriye'de suikaste uğrayan bir kişi ile ilgili bilgi sormasının örgüt üyeliği suçuna dayanak yapıldığını vurgulayan Gök, üniversitedeki hocasıyla yaptığı bir konuşmanın da iddianameye konu yapıldığını belirtti. Bir gizli tanığın hakkındaki, "örgüte bağlı çalışıyor" iddiasını da reddeden Gök, "Evrensel gazetecilik ilkelerine bağlı kalarak çalışıyorum" ifadesine vurgu yaptı.
Bu sırada araya giren mahkeme başkanı, "Herkes evrensel gazetecilik yaptığını söylüyor. Bu cümleyi sık sık söylemeniz hoş değil" dedi.
"Gazeteciyim, PKK ile irtibatım yok"
Gazeteci Gök'e, bir YPG'linin sosyal medya hesabından paylaştığı fotoğrafı ile "örgüt propagandası" yaptığı iddiası da soruldu. Fotoğrafı Suriye'nin Kobani bölgesinde çektiğini belirten Gök, "O dönemde Kobani'de çatışmalar vardı. Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nden gelen peşmergeler de Türkiye'den geçerek Kobani'ye gitti. Fotoğrafı çektiğim zamanlarda bunlar terör örgütü olarak nitelendirilmiyordu. Benim PKK ile irtibatım yoktuk. Ben gazeteciyim ve gazetecilik yapıyorum" diye konuştu.
"Dosya çarpıtılarak hazırlandı"
Duruşmada söz hakkı verilen Gök'ün avukatı Resul Tamur ise dosyanın çarpıtıldığını ifade etti. Dosyanın "kötü" bir şekilde hazırlanarak iddianameye dönüştürüldüğünü belirten Tamur, Gök'ün 22 Nisan Kürt Gazeteciler Günü'nde yaptığı konuşmanın bile suç sayıldığını kaydetti. Müvekkili ile ilgili ifade veren Gizli Tanık Sabır'ın ifadesinin imzasız olduğuna dikkat çeken Tamur, Kürtçe yapılan telefon görüşmelerinin de tamamının yanlış tercüme edildiğini savundu.
Yurt dışına çıkış yasağı kaldırıldı
Daha sonra ara kararlarını açıklayan mahkeme, Abdurrahman Gök hakkında 2 yıldan bu yana uygulanan yurt dışına çıkış yasağını kaldırdı. Duruşma 3 Haziran'a ertelendi.
Duruşmadan sonra DW Türkçe'ye konuşan Abdurrahman Gök, Kemal Kurkut davasında yargılanan polisin beraat etmesini, kendisinin ise 20 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmasını, "Türkiye hukukunun, adaletinin net fotoğrafı" olarak değerlendirdi. Bu durumun bütün hukuğu, adaleti, adalet duygusunun insanda yaratacağı tahribatı özetlediğini ifade eden Gök, Kemal Kurkut davası gibi birçok davada cezasızlık politikası güdüldüğünü söyledi. Mahkemenin beraat kararı ile bu hukuksuzluğu, bu cezasızlık politikasını tescillediğini ifade eden Gök, "Ağır durumu budur. Yoksa hukukun Türkiye'de şu an içerisinde bulunduğu durumda birçok dava da Kemal Kurkut davasından farklı değil" dedi.
"Gazetecilik yargılanıyor"
Duruşmayı izleyen Dicle Fırat Gazeteciler Derneği Eş Başkanı Dicle Müftüoğlu ise Abdurrahman Gök nezdinde bir kez daha gazeteciliğin yargılandığını söyledi. Kemal Kurkut'un faili beraat ederken, onu açığa çıkaran gazetecinin yargılandığını ifade eden Müftüoğlu, "Dava dosyasına baktığımızda da bu durumu görebiliyoruz. Örgüt üyeliğinden söz ediliyor ama buna dair dayanak yok. Klasik bildiğimiz gizli tanık ifadeleriyle burada bir gazeteci yargılanıyor ve biz de buna karşı sesimizi yükseltmek için burada dayanışma içerisindeyiz ve bu dayanışmayı sürdürmeye devam edeceğiz" diye konuştu.
Fotoğraftan bir ay sonra soruşturma başlatıldı
Abdurrahman Gök hakkında, Kemal Kurkut'un polis tarafından vurulması anının fotoğrafını çektikten bir ay sonra ihbar olduğu gerekçesiyle soruşturma başlatıldı. Savcılık ifadesinin alınmasını istedi, ancak polis, Gök'ün evinde arama yaptı. Dosya takipsizlikle sonuçlandı ama kısa süre sonra Gök hakkında başka bir soruşturma daha başlatıldı. Bu soruşturmada da takipsizlik kararı verildi. 2018'de Terörle Mücadele Şubesi'ne çağrılan Gök'ün telefonlarının dinlendiği, e-postalarının takip edildiği ortaya çıktı. Gazeteci arkadaşlarıyla yaptığı haber içerikli konuşmalar suç dosyası olarak önüne çıkarılan Gök hakkındaki bu dosya da takipsizlikle sonuçlandı. Son ifadeden bir hafta sonra evi basılarak, gözaltına alınan Gök, ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı.
Gözaltına alındığı soruşturma sonucunda hakkında dava açılan Gök, bu dosyada "Örgüt üyeliği" ve "Örgüt propagandası yapmak" iddialarıyla 20 yıla kadar hapis istemiyle yargılanıyor. Gök'e soruşturmalarda Kemal Kurkut olayı hiç sorulmadı. O ise tüm soruşturmaların fotoğrafla ilgili olduğunu düşünüyor.
Felat Bozarslan / Diyarbakır
© Deutsche Welle Türkçe