Çin’de Batı medyasına ağır suçlama

Çin, internetteki en yaygın görüntü paylaşım ağı Youtube sitesinin üzerindeki erişim yasağını kaldırdı. Pekin, Tibet krizinin patlak vermesiyle Çin'den siteye erişimi yasaklamıştı. Ancak ülkede Tibet'teki olayların geniş yer bulduğu tek internet platformu Youtube değil.

Çin'de son dönemde birbiri ardına türeyen çeşitli forum ve blog adıyla bilinen internet günlüklerinde Tibet ve Çin eksenindeki olaylar enine boyuna tartışılıyor. Son zamanlarda Çinli internet forumlarında dikkat çekici nokta ise Batı medyasına yönelik ağır eleştiriler. Zira forum sayfalarına yazı yazan yorumcuların çoğu, Tibet'teki olayların Batı medyasında çarpıtılarak yer verildiği görüşünde.

Pekin'de yapılacak 2008 Uluslararası Yaz Olimpiyatları 8 Ağustos'ta başlıyor. Bu tarihe kadar Çin Komünist Partisi ile Pekin yönetimi, Tibet krizi ve Batı'nın, Çin'in Tibet üzerindeki baskısı nedeniyle olimpiyatları boykot etme tartışmalarıyla baş etmek zorunda. Pekin yönetimi “Uygur ya da Tibet'teki ayrılıkçılarla” mücadelesinde Çin halkının desteğini internet yoluyla arkasına almış görünüyor. Son zamanlarda Çin’deki internet forumlarında Pekin yönetiminin ayrılıkçılarla mücadelesinde haklı bir tutum içinde olduğu ve Batı medyasının Tibet'teki gerilimi Çin aleyhtarı bir boyuta taşıdığı Çin yönetiminin işine yarıyor.

Yayınlar çarpıtıldı mı?

Özellikle Çinli genç internet kullanıcıları tarafından rağbet gören forumlarda, bu gençlerin Tibet'teki olayların Batı medyası tarafından gerçeğe uygun olarak verilmediği iddiaları ve iddilarını dayandırdıkları kanıtlara sıklıkla rastlamak mümkün. Bu tür forumlara yazı yazan birçok internet kullanıcısı, Çinli güvenlik güçlerinin Tibetli protestoculara Batı medyasında yer aldığı gibi aşırı müdahalelerde bulunmadığı ve Batılı basın - yayın organlarının kasıtlı olarak olayları çarpıttığı görüşünde birleşiyor.

Batılı yayın kuruluşlarının Tibet krizinin patlak verdiği ilk günlerde haberlerini Radio Free Asia ve Tibet'in sürgündeki yönetimine dayandırdığı biliniyor. O günlerde bölgede görev yapmasına izin verilen tek yabancı gazeteci İngiliz “The Economist” dergisi muhabiri James Miles bölgede yaşananlara ilişkin geçtiği haberlerde, Batı medyasına yansıyandan farklı bir tablo çizmişti. Miles, CNN televizyona verdiği demecinde, silah sesleri duymadığını, cadde ve sokakların protestocular tarafından ateşe verildiği sırada güvenlik güçlerinin hiçbir müdahalede bulunmamasını şaşkınlıkla izlediğini anlatmıştı.

Çin televizyonu, Miles'ın bu demecini tekrar tekrar yayınladı ve İngiliz gazeteci habercilik anlayışından dolayı övüldü. Şiddet olaylarının patlak verdiği günlerde bölgeye giden Alman “Die Zeit” ve “Tageszeitung” gazetelerinin muhabirlerinin geçtiği haberlerde de Çinli güvenlik güçlerinin aşırı müdahalelerde bulunmadığı belirtiliyordu. Son zamanlarda Alman “Süddeutsche Zeitung” gazetesi de olayların sürgündeki Tibet yönetiminin aktardığı şekilde meydana gelmemiş olabileceğine dair bir eğilim içine girdi.

Yanlış görüntü kullanıldığı iddiası

Çinli internet kullanıcılarının Youtube sitesinde yayınladıkları bir videoda kaydında da ciddi iddialar yer alıyor. Söz konusu görüntüler, yabancı basın kuruluşlarının Tibet'teki olaylar sırasında yayınladığı görüntü ve fotoğrafları içeriyor. Video görüntüsünde CNN, BBC ve Alman n-TV televizyonu gibi önemli uluslararası yayın kuruluşlarının verdiği Çinli güvenlik güçlerinin Tibetli rahiplere şiddet kullandığını içeren görüntülerde yer alan güvenlik güçlerinin Çinli olmadığı ve görüntülerin çarpıtıldığı öne sürülüyor.

Youtube videosunda, Batılı medya kanallarında „Çinli polislerin Tibetli rahipleri dövdüğüne ilişkin yayınlanan görüntülerin aslında Katmandu'da direnişçilere müdahale eden Nepalli güvenlik güçlerine ait olduğu” iddia ediliyor. www.anti-cnn.com adlı başka bir site de yabancı basının konuyla ilgili yine sadece yanlı haberlere yer verdiği iddia ediliyor.

China Daily gazetesine göre, Alman n-TV ve RTL televizyon kanaları olaylarla ilgili yanlış görüntüler kullandığı için Pekinli yetkililerden özür diledi. Çinli yayın organları, Batı medyasının konuyla ilgili yanlış görüntüler kullandığını kabul ettiğini söylüyor. Bazı Batılı haber kaynaklarıysa olayların hatalı yansıtılmasının tek sorumlusunun haberciliğe kısıtlama getiren Çin yönetimi olduğunu savunarak, basın mensuplarının Çin'de özgürce görüntü alma olanağı bulamadığından yakınıyor. Çinli internet kullanıcılarının Youtube'da yayınladığı görüntülerin gerçeği yansıtıp yansıtmadığı bilinmiyor, zira Pekin'in basına uyguladığı sansür ve muhalif gazetecileri susturmaya yönelik önlemleri hala tartışma konusu.