1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Çavuşoğlu'ndan Almanya açıklaması

12 Eylül 2017

Sigmar Gabriel’in Türkiye’ye silah satışını beklemeye alma açıklamasına Türkiye’den yanıt geldi. Çavuşoğlu Gabriel’in adımını yakışıksız bulurken, AB Bakanı Ömer Çelik, kararın Avrupa’ya zarar vereceğini savundu.

https://p.dw.com/p/2jp1u
Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel, solda, ve mevkidaşı Mevlüt Çavuşoğlu Haziran ayındaki ortak basın açıklamasında
Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel, solda, ve mevkidaşı Mevlüt Çavuşoğlu Haziran ayındaki ortak basın açıklamasındaFotoğraf: picture-alliance/dpa/G. Fischer

Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel’in, Türkiye'ye silah satışının bekletmeye aldındığını, Başbakan Angela Merkel’in ise tüm silah ihracatını sonlandıramayacaklarını açıklamaları üzerine Türkiye’de hükümet yetkilileri de peşpeşe demeç verdi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Gabriel’in sözlerini Almanya’da iki hafta içinde gerçekleştirilecek genel seçimler öncesi oy almak için "panik içinde" yapılan bir açıklama olarak değerlendirdi ve mevkidaşının yaklaşımını "Dışişleri Bakanı’na yakışan bir yaklaşım olarak değerlendiremiyoruz" şeklinde gördüğünü söyledi.

Merkel’in yaklaşımını ise doğru bulduğunu söyleyen Çavuşoğlu, "Almanya’nın Türkiye’ye karşı yaklaşımını değiştirmesini bekliyoruz. Tehditle şantajla, baskıyla Türkiye’den bir sonuç elde edilmez" ifadesini kullandı.

Avrupa Birliği Bakanı Ömer Çelik de Gabriel’in sözlerine ilişkin olarak kararın sadece Türkiye'nin güvenliğini değil, aynı zamanda Avrupa'nın güvenliğini de tehlikeye sokacağını söyledi.

Resmi temaslar için İngiltere'de bulunan AB Bakanı, "Türkiye'nin terörle mücadelesinde bir zaaf ortaya çıkarmak demek, Almanya'nın ve Avrupa'nın da güvenliğinde bir zaaf ortaya çıkarmak demektir" ifadesini kullandı.

Türkiye'nin bu silahları IŞİD ve PKK'ya karşı terörle mücadelede kullandığının altını çizen Çelik, bunun Türkiye'yi zaafa uğratacağını ama nihai olarak zarar vermeyeceğini, buna karşılık AB başkentlerinde dolaşan söz konusu örgütlerin mensuplarından dolayı Avrupa'nın zarar göreceğini kaydetti.

AB ile sorunlar

Ömer Çelik, son haftalarda başta AB ile gerilen ilişkilere de değinerek, Avrupalı siyasetçiler arasında Türkiye ile AB arasındaki görüşmelerin kesilmesini isteyenlerin aşırıcılık yanlılarına dolaylı destek verdiğini savundu.

AB Bakanı, "Herhalde aşırı grupların en çok duymak istediği sözlerden bir tanesi nüfusunun büyük çoğunluğu Müslüman olan laik demokratik bir hukuk devletine sahip olan Türkiye ile AB ilişkilerinin kopmasıdır" ifadesini kullandı.

Sözlerine devam eden Çelik, "Dolayısıyla 'Türkiye ile AB müzakerelerini donduralım ya da askıya alalım' gibisinden her cümle bu aşırı gruplara verilmiş bir destek anlamına gelir, onlara enerji aktarmak anlamına gelir" şeklinde konuştu.

AB Bakanı Ömer Çelik
AB Bakanı Ömer ÇelikFotoğraf: picture alliance/abaca/D. Aydemir

Almanya ile gerginlik

Almanya Dışişleri Sigmar Gabriel'in pazartesi günü yaptığı ve Türkiye'ye silah satışının bekletilmesine yönelik açıklama iki ülke arasında bir süredir aşağı doğru seyreden ilişkilere yeni bir boyut kazandırdı.

Gabriel'in açıklaması üzerine, son zamanlarda Türkiye'de ardarda gözaltına alınan Alman vatandaşlarıyla ilgili rahatsızlıklarını giderek dillendiren Berlin yönetiminde ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yönetimine karşı daha da sert tedbirler almak isteyen çevrelerde yeni tartışmalar yaşanmaya başlandı.

Almanya'da muhalefetteki Yeşiller, Türkiye'ye silah satışının tamamen durdurulmasını talep ederken, Hür Demokrat Parti de Erdoğan yönetimine ciddi ve sert mesajlar verilmesini istedi.

Hükümetteki Hristiyan Birlik partilerinin dış politika sözcüsü Jürgen Hardt ise bu tartışmalara değinerek NATO içindeki dayanışmanın, Türkiye'nin silah talebinin temelde dostane bir biçimde incelenerek hayata geçirilmesini gerektirdiğini vurguladı.

Türkiye'de 15 Temmuz 2016 darbe girişiminden bu yana yaşananların Almanya'ya temas eden noktaları dolayısıyla iki ülkenin ilişkileri kötüleşmeye devam ediyor.

© Deutsche Welle Türkçe

DW,Reuters/ÇÖ,BÖ