1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Yoksulluğa karşı tarımsal kalkınma

Ute Schaeffer17 Mayıs 2005

BM’de 2000 yılında yapılan Milenyum Zirvesi’nde kararlaştırılan hedefler arasında yer alan kırsal alanların ve tarım sektörünün geliştirilmesi konusu Berlin’de düzenlenen konferansta ele alındı. Uzmanlar, yoksulluğa karşı tarımsal kalkınmaya önem verilmesine dikkat çektiler…

https://p.dw.com/p/AaqH
Dünyadaki yoksulların üçte ikisi kırsal alanlarda yaşıyor.
Dünyadaki yoksulların üçte ikisi kırsal alanlarda yaşıyor.Fotoğraf: DW/Dirk Bathe

Yaklaşık 1 milyar 200 milyon insan günde 1 dolarla geçinmek zorunda. Bu, düşünülmesi güç ve pekçoklarına göre de utanç verici bir durum. Bu insanların üçte ikisi ise kırsal alanlarda yaşıyor ve tek geçim kaynakları tarım. BM’nin Milenyum Hedefleri arasında bulunan “2015 yılına kadar bu sayıyı yarıya indirebilme“ hedefi için daha katedilmesi gereken uzun bir mesafe var.

Tarımsal kalkınmanın önemi

Alman Teknik İşbirliği Topluluğu tarafından organize edilen toplantıda söz alan Federal Almanya Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Bakanlığı Müsteşarı Uschi Eid, dünya genelinde tarımsal kalkınma planlarına önem verilmemesini eleştirerek şu görüşleri dile getirdi:

“Yoksulluk ve açlığı yarı yarıya azaltmak istiyorsak, bunun için tarım sektörünü güçlendirmeliyiz ve bu alanda araştırmalar yapmak zorundayız. Bu konuda acil önlemler alınması gerekiyor. Bunu diğer ülkeler de anladı. Örneğin Afrikalılar, yeni ve belirgin bir tarım stratejisi geliştirdi. Biz de bu adımı destekliyoruz.“

Kırsal alan ve tarım sektörünün gelişmesi, ekonomi ve sağlık gibi faktörlerle de yakında ilgili. Az gelişmiş ülkelerdeki ekonomik kalkınmanın sağlanabilmesi için yeteri derecede gıda maddesinin temin edilmesi, tarım sektörünün geliştirilmesi ve kırsal bölgelerin kalkındırılması gerekiyor. Ancak üçüncü dünya ülkelerinde bunun önemi henüz kavranılabilmiş değil. Bu ülkelerde tarımsal gelişim için bütçeden ayrılan paylar yüzde 1 ile 4 arasında kalıyor.

Afrika’da “sessiz tsunami“

Uzmanlar, Afrika’da insan eliyle oluşturulan “sessiz bir tsunami“ felaketinin yaşandığına, ancak dünyanın bu durumun farkında olmadığına dikkat çekiyorlar. Siyah kıtada, her hafta yetersiz beslenme ve AIDS sonucu hayatını kaybedenlerin sayısı, Güney Asya’daki tsunami faciasında ölenlerden daha fazla.

Almanya da yoksullukla mücadele konusunda üçüncü dünya ülkelerine destek olmak istiyor. BM Milenyum Hedefleri’ne ulaşılması için hükümet “Aksiyon Programı 2015“ adlı bir eylem planını karara bağladı. Buna göre 2015 yılına kadar Almanya’nın gayri safi yurtiçi hasılasının bir bölümü gelişmekte olan ülkelerdeki yoksullukla mücadele programlarına aktarılacak. Yüzde 0,33 ile başlayacak bu yardım, 2015’e kadar iki katına çıkacak.

Yoksullukla mücadelede diğer faktörler

New York Columbia Üniversitesi Öğretim Üyesi Pedro Sanches ise Avrupa ülkelerinin ve özellikle de Almanya’nın yoksullukla mücadeleye yaptığı katkıların takdire değer olduğunu ifade etti. BM ile işbirliği içinde çalışan Açlıkla Mücadele Temas Grubu’nun da üyesi olan Sanches, yoksullukla savaşta gözönünde bulundurulması gerek başka faktörler olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi:

“Terör ve istenmeyen göçten kaynaklanan tehditleri ya duvarlar örerek ya da askeri operasyonlar yaparak önlemeye çalışıyoruz. Ancak bu tehlikeleri besleyen fakirlik, açlık ve hastalık gibi faktörleri nedense sürekli olarak gözardı ediyoruz. Terör eylemlerini gerçekleştirenlerin çok azı fakir insanlardan oluşuyor. Çünkü çoğu bu tür şeyler yapmaya muktedir değil, buna gücü yetmez. Ancak bu aç ve fakir insanlar adına terörist faaliyetlerde bulunduklarını iddia edenler var. Terör ve göçün gizli nedenleri arasında yer alan bu faktörleri görmezden gelmemeliyiz.“