Vicdani ret tanınacak mı?
12 Haziran 2012Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), vicdani ret hakkını vatandaşlarına tanımayan tek Avrupa ülkesi olan Türkiye aleyhinde kararlar almaya devam ediyor. Mahkeme, bugün açıkladığı kararda vicdani retçi Halil Savda'ya yönelik uygulamalardan dolayı Türkiye'yi mahkûm etti.
Savda, Türkiye'deki vicdani ret mücadelesinin en sembolik isimlerinden. savaskasitlari.org adlı internet sitesinin sahibi olan Savda, askerlik yapmayı reddettiği için askeri mahkemeler önünde yargılanmış, bu yargı süreci yıllar sürmüştü. Savda hakkında 2007 yılında “sağlam” raporu veren askeri doktorlar, 2008 yılında “anti-sosyal kişiliğe” sahip olduğu gerekçesiyle “çürük” raporu hazırlamış ve bu rapor temelinde 1974 doğumlu Savda askerlikten “muaf” tutulmuştu. Savda, hakkında askeri mahkemeler önündeki süreci 2005 yılında AİHM gündemine taşımıştı.
Mahkeme, Halil Savda’ya yönelik uygulamayı Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı bularak, Türk hükümetini mahkûm etti.
Ankara çıkış arıyor
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin vicdani ret konusunda aldığı son kararlar, Türkiye'yi de adım atmaya zorluyor.
Türk hükümeti geçen hafta Strasbourg’da beklenmedik bir çıkış yaparak, vicdani retçi olduğu için hâlâ aranmakta olan Osman Murat Ülke hakkındaki arama kararının Eskişehir Askeri Mahkemesi tarafından kaldırıldığını duyurdu.
Avrupa Konseyi’ni oldukça şaşırtan bu beklenmedik çıkış, Bakanlar Komitesi tarafından alınan bir kararda “memnuniyet verici” olarak tanımlandı. Avrupa Konseyi şimdi Ankara’dan Osman Murat Ülke’nin hakkında aynı konuda başka soruşturmaların yürütülmediği ve vatandaşlık haklarından mahrum bırakılmayacağı gibi somut güvenceler istiyor.
Ülke davası, pilot dava
AİHM'in vicdani ret konusunda 1990’lı yılların başlarına dayanan bir içtihadı bulunuyor. Vicdani retçi Osman Murat Ülke tarafından AİHM’e yapılan başvuru “pilot dava” olma özelliğini taşıyor.
AİHM, Ülke davasında 2006 yılında açıkladığı kararda vicdani retçiye yönelik uygulamayı “insanlık dışı muamele” olarak yorumlamıştı. AİHM o tarihte Osman Murat Ülke’nin “din ve vicdan özgürlüğünün ihlal edildiği” tezine ise olumlu yanıt vermemişti.
2011 yılında yeni içtihat
Ancak Avrup'daa vicdani retçiliğin artık genel kabul görmüş olmasını dikkate alan AİHM, 2011 yılında Ermenistan’a karşı açılan bir davada, bu içtihadını revize ederek, vicdani retçilere alternatif hizmet sunulmamasının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin din ve vicdan özgürlüğüyle ilgili 9’uncu maddesinin ihlali anlamına geldiğine hükmetti.
Bu yeni içtihat temelinde vicdani ret hakkının bulunmadığı ülkelerden gelen başvurular AİHM tarafından otomatik olarak “Avrupa İnsan hakları Sözleşmesi’nin ihlali” olarak değerlendirilmekte.
Savda kararında yeni unsurlar
AİHM işte bu yeni içtihadı temel alarak Halil Savda’ya yönelik uygulamayı Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin işkence ve insanlık dışı muamele yasağıyla ilgili 3’üncü, vicdan özgürlüğüyle ilgili 9’uncu ve adil yargılanmayla ilgili 6’ıncı maddelerine aykırı buldu.
Karar gereği Türk hükümeti davacıya 12 bin euro manevi tazminat ve bin 975 euro mahkeme masrafı ödeyecek.
Tanımayan tek ülke Türkiye
Türkiye,1949 yılından bu yana üyesi olduğu Avrupa Konseyi devletleri arasında bu hakkı vatandaşlarına tanımayan tek ülke olma özelliğine sahip.
Bu nedenle de AİHM kararlarının uygulanışının denetleyicisi olan Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi önünde düzenli aralıklarla “hesap vermek” zorunda kalıyor.
© Deutsche Welle Türkçe
Haber: Kayhan Karaca / Strasbourg
Editör:Ayhan Şimşek