Uyumsuz göçmene yaptırım isteniyor

"Almanya Kendini Yok Ediyor” adını taşıyan kitabı ile Müslümanlara yönelik ırkçılığa varan görüşleri ile gündemde yer alan Thilo Sarrazin, Alman Merkez Bankası Yönetim Kurulu üyeliği görevinden uzaklaştırılmaya, üyesi olduğu Sosyal Demokrat Parti’den ihraç edilmeye çalışılıyor. Ancak Sarrazin’in uyum konusunda başlattığı tartışma sürüyor. İktidar partilerinden politikacılar uyum sağlamak istemeyen göçmenlere yaptırım uygulanması gerektiği önerisini ortaya attı. Bu öneri yine parti içinden eleştirilere yol açtı.

Uyum sağlamayana yaptırım

Hristiyan Demokrat İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere, Alman Birinci Televizyon Kanalı’na yaptığı açıklamada, Sarrazin'in görüşlerine karşı çıktığını vurguladı, ancak Alman hükümetinin uyum konusunda geçmişte bazı hatalar yaptığını söyledi. "Gerçekten uyum sağlamayanların oranı belki yüzde 10 ile 15 arasında. Bizim bu insanlarla yakından ilgilenmemiz gerekiyor, zaten bunu yapıyoruz ve bu yöndeki çabamızı artırmalıyız."

İçişleri Bakanı, özellikle ülkeye yeni gelen ve devletten maddi destek alan göçmenlerin uyum kurslarına katılmakla yükümlü olduğunu hatırlattı. Bakan, bu kurslara katılmayı reddedenlere de yaptırım uygulanabileceğini söyledi.

İçişleri Bakanına destek

Hristiyan Demokrat Bakan de Maizere’in bu sözlerine, partisinden ve koalisyon ortağı Hür Demokrat Parti’den siyasetçiler destek verdi. Hür Demokrat Parti Genel Sekreteri Christian Lindner ”Neue Presse” gazetesine verdiği demeçte, çocuklarının okula gitmemesine göz yuman göçmenlerden 2 bin 500 euroya varan para ceza alınmasını istedi.

Yaptırıma tepki

Ancak eski Alman Meclisi Başkanı Hristiyan Demokrat Rita Süssmuth Deutsche Welle Türkçe servisine yaptığı açıklamada göçmenlere yaptırımlara karşı çıktı. ”Bizim yaptırım uygulamak yerine, sorun yaşadığımız göçmenlere yönelik daha çok çaba göstermemiz gerekiyor" diyen Süssmuth, insanlara ulaşılması konusunda hiç bir yararı olmayan yaptırımların artırılması yerine bu ailelere nasıl ulaşılabileceği konusunda Almanların desteği ile Türk azınlığın yardımına ihtiyaçları bulunduğunu ifade etti. Süssmuth, "çeşitli vakıf ve girişimlerin fikri ile yürütülen projelerle çok sayıda çocuğa ulaşıyoruz” dedi.

Türklere yönelik çeşitli projelerde görev alan, İstanbul’da kurulacak olan Türk-Alman Üniversitesi’nin koordinatörlüğünü üstlenen Süssmuth, Türklerin büyük bir potansiyele sahip olduğunu söyledi. Süssmuth, ”eğer bu potansiyel olmasaydı, Türkiye dünyanın en dinamik bölgelerinden biri olamazdı” dedi.

Başarılı Türkler görülmüyor

Müslümanların yaklaşık yüzde 30’unun Alman toplumuna uyum sağlayamadığını iddia eden Sarrazin, bu sözlerle özellikle Türkleri kastediyor. Zira Almanya’daki en büyük Müslüman göçmen grubunu Türkler oluşturuyor. Alman Vakıfları Göç ve Uyum Bilirkişi Konseyi Başkanı Klaus Bade uyum konusunda bazı pürüzler bulunsa da, Türklerin çoğunun Alman toplumuna uyum sağladığı görüşünü savunuyor. Klaus Bade, uyum göstermeyen göçmenlere yaptırım uygulanması önerisine de sıcak bakmıyor. Göç ve uyumun Almanya’da uzun yıllardır tartışılmasına rağmen Almanların çoğunun bu konuda bilgi sahibi olmadığını belirten Bade, Sarrazin’in halkın desteğini almasını da bu bilgisizliğe bağlıyor. Bade bu konuda şunları söyledi: "Halkın göç ve uyum konusunda çok az bilgisi var. Bu ülkede uyumun başarılı örneklerinin çok daha fazla anlatılması gerekiyor. Bu özellikle Türkleri de kapsıyor. Türklerin aptal veya yeteneksiz olduğunu söylemek gerçeği yansıtmıyor. Bu doğru değil. Bu insanların geldiği sosyal durumun göz önünde bulundurulması gerekiyor.”

Bade, Almanya'ya Anadolu’nun herhangi bir köyünden gelen bir göçmenin torununun üniversiteye gitmesinin uyumun başarıya ulaşması olduğuna işaret etti.

© Deutsche Welle Türkçe

Jülide Danışman / Berlin

Editör: Beklan Kulaksızoğlu