Türkiye'den ABD'ye yaptırım yanıtı
26 Temmuz 2018Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD'li papaz Andrew Brunson'ın tutukluluğu nedeniyle Türkiye'ye yaptırım uygulanacağını açıklayan ABD Başkanı Donald Trump ve yardımcısı Mike Pence'e yanıt verdi.
Bakan Çavuşoğlu, "Kimse Türkiye'ye dayatmada bulunamaz. Hiç kimsenin tehdidine müsamaha etmeyeceğiz. Hukukun üstünlüğü herkes için geçerlidir. İstisna yok" diye tweet attı.
Çavuşoğlu benzer ifadeleri daha sonra da Türkçe paylaştığı tweet'te kullandı:
"Hiç kimse bize talimat veremez. Kimsenin tehdidine de boyun eğecek değiliz. Hukuk kuralları istisnasız herkes için geçerlidir."
"Türkiye'ye kimse emir veremez"
Çavuşoğlu'nun ardından da Türkiye Dışişleri Bakanlığı bir yazılı açıklama yaptı. "Türkiye hukukun üstünlüğünü esas alan köklü bir demokratik geleneğe ve siyasi düzene sahip egemen bir devlettir. Türkiye’ye kimse emir veremez ve tehdit edemez" denilen açıklamada, Türkiye’ye karşı "tehditkâr bir dil kullanılmasının" kabul edilemeyeceği belirtildi.
Açıklamada, "Ülkemiz ABD ile ilişkilerini düzeltmek için bugüne kadar gereken siyasi iradeyi ortaya koymuş ve üzerine düşeni fazlasıyla yapmıştır. ABD Yönetimi’nin ülkelerimiz arasındaki müttefiklik ve dostluk ilişkilerini hiçe sayan tehditkar mesajlarını kabul etmemiz mümkün değildir" ifadesi kullanıldı.
Dışişleri Bakanlığı, "Brunson davası hakkında Amerikalı muhataplarımıza çeşitli vesilelerle gerekli açıklamalar yapılmış ve konunun bağımsız Türk yargısının yetki alanında olduğu açık bir şekilde vurgulanmıştır. ABD Yönetimi'ni bir an önce bu yanlış söylemi bir kenara bırakarak bugüne kadar sürdürdüğümüz yapıcı diyalog çerçevesine dönmeye davet ediyoruz" diye ekledi.
Çavuşoğlu, Trump ve Pence'in açıklamalarıyla ilgili ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ile bir telefon görüşmesi de gerçekleştirdi. Görüşmenin içeriğiyle ilgili herhangi bir bilgi açıklama yapılmadı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ise ABD'yi Türk yargısının kararlarına saygı duymaya çağırdı. Oktay, "Türkiye bir hukuk devletidir ve Türk adaleti herkese eşit mesafededir. Ucuz tehditlere karşı da tahammülümüz yoktur. ABD’li muhataplarımız, millet adına hüküm veren Türk yargısının kararlarına saygı duymak zorundadır" diye tweet attı.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da ABD yönetiminin NATO müttefiki Türkiye'ye yönelik kullandığı "tehditkâr" dilin kabul edilmesinin mümkün olmadığını belirtti.
Yaptığı yazılı açıklamada, "FETÖ konusunda bugüne kadar hiçbir adım atmayan Amerika Birleşik Devletleri yönetimi, bağımsız Türk yargısının yetki alanında olan bir hususu bahane ederek Türkiye'ye karşı tehditler savurarak netice alamayacağını bilmelidir" ifadesini kullanan Kalın, ABD'nin kendi çıkarlarına ve müttefiklik ilişkilerine daha çok zarar vermeden, bir an önce tavırlarını gözden geçirerek "yapıcı bir zemine dönmesi" gerektiğini belirtti.
Trump ve Pence'ten üst üst açıklamalar
ABD Başkanı Trump, İzmir'deki papaz Brunson’ın uzun süreli tutukluluğu nedeniyle Türkiye’ye "büyük yaptırımlar" uygulayacaklarını açıklamıştı.
Trump, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, "ABD, harika bir Hristiyan, aile babası ve müthiş bir insan olan Pastör Andrew Brunson’ın uzun süreli tutukluluğu nedeniyle Türkiye’ye büyük yaptırımlar uygulayacak. (Brunson) Büyük acı çekiyor. Bu masum inanç adamı derhal serbest bırakılmalı!" ifadesini kullanmıştı.
Trump'tan kısa süre önce de ABD Başkan Yardımcısı Pence, katıldığı Uluslararası Din Özgürlüğü Konferansı'nda yaptığı açıklamada, Brunson'ın derhal serbest bırakılmaması hâlinde Türkiye'ye ciddi yaptırımlar uygulayacaklarını söylemişti.
Konferanstaki sözlerini Twitter üzerinden attığı mesajlarla da tekrar eden Pence, "ABD Başkanı adına Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Türk hükümetine bir mesajım var. Pastör Brunson'ı ŞİMDİ serbest bırakın ya da sonuçlarıyla yüzleşmeye hazırlıklı olun" ifadesini kullandı. Pence, "Eğer Türkiye bu inanç insanının serbest kalması için derhal harekete geçmez ve Amerika'ya evine geri göndermezse, ABD Pastör Andrew Brunson serbest kalana dek Türkiye'ye ciddi yaptırımlar uygulayacak" diye eklemişti.
Papaz Brunson'ın tutukluluğu, Türkiye ve ABD arasında uzun süredir gerginliğe neden olan konulardan biriydi. İzmir'deki mahkemenin Çarşamba günü Brunson'ın tutuklukuk hâlini ev hapsine çevirmesi üzerine 50 yaşındaki papaz cezaevinden çıkmıştı. ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Brunson'ın cezaevinden çıkarılarak ev hapsine alınması kararını memnuniyetle karşıladıklarını ancak bunun "yetersiz olduğunu" söylemişti.
F-35 tasarısı
Trump yönetimi, Brunson hakkındaki suçlamaların düşmemesi hâlinde Türkiye’ye karşı cezalandırıcı "tedbirler" alabileceği sinyali vermiş, sonrasında ABD Senatosu Türkiye'ye F-35 savaş uçaklarının teslimatını bloke eden tasarıyı onaylamıştı. Tasarının gerekçesi olarak Brunson'ın tutukluluk hâlinin sürmesi ve Türkiye'nin Rusya'dan S-400 savunma hava savunma sistemleri almasından duyulan endişe gösterilmişti.
Senato, Pazartesi günü de F-35'ler hakkındaki yasa tasarısının nihai hâli konusunda ABD Kongresi'nin diğer kanadı Temsilciler Meclisi ile anlaşmıştı. F-35'lerin Türkiye'ye teslimatının engellenmesinin öngörüldüğü bu metin, bugün Temsilciler Meclisi'nde onaylandı. Aynı metnin, Ağustos ayında ise Senato'da oylanması bekleniyor. Tasarı, Senato'dan da geçerse Başkan Donald Trump'ın imzasına sunulacak.
Yirmi yılı aşkın süredir Türkiye'de yaşayan ve 9 Aralık 2016’da tutuklanan ABD'li protestan din adamı Brunson, Gülen yapılanmasının üst düzey yöneticileriyle bağlantı kurmakla ve PKK'ya destek vermekle suçlanıyor. Brunson hakkında "örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlediği" gerekçesiyle 15 yıla kadar, "casusluk yaptığı" suçlamasından ise 20 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.
DW/CÖ,SÖ
© Deutsche Welle Türkçe