Sosyal medya için Türkiye'de ceza dönemi
1 Ekim 2020Kamuoyunda sosyal medya düzenlemesi olarak bilinen ve Temmuz ayında yürürlüğe giren yasa kapsamında Facebook, Twitter ve YouTube gibi sosyal medya ağ sağlayıcıları için temsilci bulundurma süreci bugünden itibaren başladı.
29 Temmuz'da TBMM'de kabul edilen İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Yasa, Türkiye'den günlük erişimi 1 milyondan fazla olan dış kaynaklı her sosyal ağ sağlayıcıya Türkiye'de temsilci bulundurma şartı koşuyordu.
Bunlara WhatsApp, Facebook, Instagram, Twitter gibi sosyal medya uygulamaları da dahil.
Yasa kapsamında Bilgi ve Teknoloji Kurumu (BTK) , Türkiye'de temsilci bulundurma yükümlülüğüne ilişkin bu kurumlara bildirimde bulunacak.
Bildirimi takip eden 30 gün içinde yükümlülüğün yerine getirmeyen sağlayıcılara BTK tarafından, önce 10 milyon lira idari para cezası verilecek. İdari para cezası verilmesini takip eden 30 gün içinde halen yükümlülüğün yerine getirmeyen sağlayıcılar 30 milyon lira daha ceza ödemek zorunda kalacak.
Sonraki aşamalarda da bu sosyal ağ sağlayıcılara reklam yasağı getirilmesi ve yüzde 50 ile 90 oranında bant daraltma, yani yavaşlatma, cezası verilecek.
"Twitter ve Facebook'un temsilci ataması zor"
Ancak şu ana dek Facebook, Twitter ve YouTube gibi sosyal medya ağ sağlayıcılarından kamuoyuna yansıyan bir başvuru yok.
DW Türkçe'ye konuşan İfade Özgürlüğü Derneği'nden Yaman Akdeniz'e göre bu kurumlar Türkiye'de temsilcilik açma yoluna gidecek gibi görünmüyor.
Akdeniz, Twitter'ın bugüne dek, ifade ve basın özgürlüğüne yönelik tehdit oluşturabilecek kararları uygulamamayı tercih ettiğini, ancak, Türkiye'de temsilcilik açmasıyla birlikte uygulamak zorunda kalacağını belirtiyor. İnternet hukuku uzmanı Akdeniz, "Bu sebeple Twitter'ın Türkiye'ye herhangi bir yatırım yapacağını sanmıyorum. Hatta bundan eminim. Benzer şekilde Facebook'un da bu yolu izlemeyeceği kanaatindeyim. Ancak Google benim için tümüyle bir muamma" değerlendirmesini yaptı.
"Bant daraltma Mayıs 2021'i bulabilir"
1 Ekim'de sosyal medya sağlayıcıları için başlatılan temsilci bulundurma süreci ilk etapta bu uygulamaları kullananlar için bir değişikliğe yol açmayacak.
Ancak eğer kullandıkları sağlayıcılar Türkiye'de temsilcilik açmayı reddederse, uzun vadede bu sitelere erişemeyebilir.
Yaman Akdeniz'e göre eğer sağlayıcılar temsilcilik açmayı tümüyle reddederse, yasada belirtilen süreler de göz önüne alındığında, sosyal medya site ve uygulamalarına bant daraltma kararının verilmesi 2021 Mayıs ayını bulabilir.
"İçerik kaldırmalar arttı"
Aslında yasanın Temmuz ayında yürürlüğe girmesiyle sosyal medyada birtakım düzenlemeler yapılmaya başlanmıştı. "Unutulma hakkı" olarak da bilinen düzenlemeyle, kişiler "kişilik haklarına ya da özel hayatın gizliliğine ilişkin bir mağduriyet yaşıyorsa” içeriğin hızlı bir şekilde arama motorları ve sitelerden kaldırılması için başvurulabiliyor.
Alternatif Bilişim Derneği Başkanı Faruk Çayır'a göre temmuz ayından bu yana mahkemelere içerik kaldırma başvuruları artış gösterdi. DW Türkçe'ye konuşan Çayır, "Zaten kanunda değişiklik yapılmadan önce kişilik ihlali veya milli güvenlik söz konusu olduğunda erişim engeli kararları veriliyordu. Ancak yasal düzenlemenin ardından erişim engelinin yanı sıra içeriklerin kaldırılmasına yönelik kararlar arttı" değerlendirmesini yapıyor.
Bu kararların çoğunda siyasi veya ekonomik kaygıların bulunduğuna değinen Çayır, kamusal önem arz eden konuların "unutulma hakkı" kapsamına girmemesi gerektiği görüşünde. Kamusal etki yaratan ve medyada yayılmış olan bir içeriğin unutulma hakkı sebebiyle arama motorlarını ve internet sitelerinden kaldırılmasının doğru olmadığını belirten Çayır, "Güncel, kamuoyunda etki yaratmış, haber değeri olan geleceğe etkisi olacak olaylarla ilgi haber ve içerikler unutulma hakkının kapsamına girmez. Böyle bir karar verilemez. Ama verildiğini görüyoruz" dedi.
Özellikle muhalefetteki CHP ve HDP, iktidarın unutturmak istediği tüm içerikleri kaldırabileceği ve haberlerin dolaşımını engelleyip bağımsız gazeteciliğin önüne geçebileceği endişesiyle yasayı eleştirmişti. CHP yasanın iptali için geçen hafta Anayasa Mahkemesi'ne başvuru yaptı. Mahkemenin başvuruyu ne zaman karara bağlayacağı ise belirsiz.
Deniz Barış Narlı
© Deutsche Welle Türkçe