1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

'Tuhaf bir işgal'

5 Mart 2014

Rus askerlerinin kontrolündeki Kırım’da günlük yaşam normal bir şekilde seyrediyor. Ancak etnik kökeni ne olursa olsun halk tedirgin. Kırımlılar yurtdışından manevi destek bekliyor.

https://p.dw.com/p/1BKUN
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Simferopol merkezli Kırım Haber Ajansı’nın Genel Müdürü Gayana Yüksel, Kırım'daki durumu "tuhaf bir işgal" diye nitelendiriyor.

Sokaklarda işgalin hissedilmediğini, her yerin açık olduğunu, uçak ve tren seferleriyle ulaşımın normal şekilde seyrettiğini belirten Yüksel, Kırım'dan Ukrayna'ya da rahatça ulaşılabildiğini kaydediyor. İki gün önce stratejik noktalarda görülen Rus askerlerinin yerli halkla hiç muhatap olmadığını, nöbet tutar gibi durduğunu belirten Yüksel, artık sokaklarda Rus askerlerine de pek rastlamadıklarını söylüyor.

'Rusya'nın eline koz vermemeli'

Ancak kökeni ne olursa olsun Kırımlılar tedirgin. Yüksel, insanların mümkün olduğunca evden çıkmadığını belirtiyor ve özellikle Kırımlı Tatarlara yönelik provokasyonlara dikkat çekiyor: “Şu anda Putin’in ya da Rusya’nın buraya asker göndermesi için hiçbir sebep, burada yaşayan milletler arasında hiçbir sorun gözükmüyor. Biz burada bağımsız Ukrayna’da 22 yıl rahatça, barış içinde yaşıyorduk. Bu işgali açıklayabilmek için veya dünyaya bazı sebepler gösterebilmek için burada Rus yönetimine bazı sorunlar, kargaşa ortamı lazım. Ondan dolayı burada yaşayan milletler arasındaki bir çatışma, bir problem gösterilecek. Kim kullanılacak? İlk önce Ukrayna milliyetçileri ya da Kırım Tatarları. Yani Kırım Tatarları buradaki Rusları eziyor, haklarını çiğniyor, buradaki Ruslara saldırıyor. Böyle bir tavır maalesef Rus medyalarında işletiliyor. Onun için Rus kaynakları buradaki vaziyeti, insanlar arasındaki ilişkileri çok yanlış gösteriyorlar. Bu bütün Kırım Tatarlarını çok tedirgin ediyor.”

'Enformasyon savaşları'

Kırım Haber Ajansı’ndan gazeteci Gayana Yüksel, Kırım Tatarlarının akşamları kontrol için çıkıp, çatışma, provokasyon olmasın diye nöbet tuttuklarını belirtiyor ve etrafa yayılan bilgilerle yapılan provokasyonlara dikkat çekiyor.

Yüksel, “İki gün önce sosyal medyada ve insanların arasında böyle bir bilgi yayıldı, ‘buraya Rusya tarafından bazı askerler gönderiliyor, bunlar Slav millete saldıracak ve ondan sonra bu suç, bu katliam Tatarların üzerine atılacak' diye. Yani böyle bir enformasyon ortada dolanıyor. Başka bir şey mesela bir gün önce Bahçesaray şehrinde Kırım Tatar evlerini gece işaretlediler, işaretleri kapılara koydular. Bu tür şeyler insanı çok tedirgin ediyor. İnşallah bu sadece bir enformasyon savaşıdır, böyle bir şey ortaya çıkmaz“ diyor.

Medyaya tehdit

Gazeteci Yüksel, medyaya yönelik durum konusunda ise kendilerinin bir haber ajansı olarak şu an bir baskı hissetmediklerini, ancak sivil halkın arasındaki bazı provokatörlerin gazetecileri dövüp tehdit ettiğini kaydediyor ve ekliyor: "Mesela dün iki gazeteci, biri Sivastopol da biri burada Simferopol'da dövüldü. Bir kadın gazetecinin kamerayı kırdılar."

Gayana Yüksel, Kırım çapında yayın yapan iki büyük televizyondan biri olan devlet televizyonunun Rus askerlerinin kontrolünde olduğunu, diğer özel televizyonun ise yayınlarının kesildiğini söylüyor. Yüksel, hemen ardından Kırım Parlamentosu'ndan, hükümete ve politikalarına karşı çıkan medya kuruluşlarının kapatılabileceği açıklamasının geldiğine dikkat çekiyor.

'Manevi destek bekliyoruz'

Kırım Haber Ajansı Müdürü Gayana Yüksel’in Türkiye’den ve dünyadan beklentisi ise manevi destek. Rus askerlerin emrine girmeyeceğini açıklayan Ukraynalı askerlerin bulunduğu 5-6 nokta kaldığına dikkat çeken Yüksel, medyanın özellikle bu noktalardaki varlığının bir çatışma ya da provokasyonu önleyeceğini vurguluyor ve ekliyor: “Şu anda tüm Avrupa'nın, orada yaşayan insanların, orada faaliyet gösteren teşkilatların manevi desteğine ihtiyacımız var. Lütfen Kırım’ı unutmayın çünkü sizin desteğiniz, sizin dikkatiniz, sizin bize ayırdığınız vakit bizim için çok mühimdir… Yani şu an sınırlar açık, kapılar açık özellikle gazetecilerin, medyanın ilgisi çok önemli.”

© Deutsche Welle Türkçe

Haber: Beklan Kulaksızoğlu

Editör: Başak Özay