Timoşenko'nun şansı var mı?
9 Mart 2014Ukrayna'nın eski başbakanı Yulya Timoşenko yeniden siyaset sahnesinde. Eski Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç'in aylar süren protestolar sonucu devrilmesinin hemen ardından serbest kalan ve ilk iş olarak Bağımsızlık Meydanı'nda halka seslenen Timoşenko, bu konuşmasıyla siyasetten henüz elini eteğini çekmediği mesajı verdi.
İrlanda'nın başkenti Dublin'de düzenlenen Avrupa Halk Partileri toplantısında konuşan Batı yanlısı Vatan Partisi Genel Başkanı Yulya Timoşenko, “Bütün gücümü kullanacağım” dedi. CNN kanalı ile bir söyleşide ise kendisini ‘şu anda sorumluluğu olan biri' sözleriyle tanımladı.
Kiev'deki Alman Friedrich Ebert Vakfı'nın başkanı Stephan Meuser, Timoşenko'nun siyasi geleceğine ilişkin olarak “Ben iki ihtimal görüyorum. Bu ihtimallerden biri siyasette geri planda kalarak ‘vatanın annesi' rolünü oynamaya devam etmesi ve siyasi nüfuzunu mevcut hükümet ve devlet başkanı üzerinde kullanmaya çalışması. Diğeri ise çekimser kalmayıp devlet başkanlığı için aday olması” açıklamasını yapıyor.
Seçimler 25 Mayıs'ta
Ukrayna'da devlet başkanlığı seçimleri 25 Mayıs'ta yapılacak. Timoşenko henüz adaylığını açıklamadı. Fakat Ukraynalı muhalif liderlerden, Reformlar İçin Ukrayna Demokratik İttifakı Partisi (UDAR) lideri Vitali Kliçko, kısa bir süre önce, Timoşenko'nun kendisine bu yöndeki niyetini beyan ettiğini söyledi. Kliçko'nun adı da olası devlet başkanı adayları arasında geçiyor.
Ne var ki Turuncu Devrim'in simgesi olarak görülen 53 yaşındaki Timoşenko'nun sağlık durumunun, siyasi hedeflerine ulaşmaya izin verip vermeyeceği meçhul. Bel fıtığı rahatsızlığı nedeniyle Berlin'de tedavi altına alınan Timoşenko'nun ameliyat olması bekleniyor. Fakat rahatsızlığına rağmen hem tekerlekli sandalye ile Bağımsızlık Meydanı'nda halkın karşısına çıkması hem de Dublin'deki toplantıya katılması, Timoşenko'nun ülkesinin geleceğinin belirlendiği bu süreçte aktif olarak yer almak istediğinin bir göstergesi olarak algılanıyor.
Kiev'deki Friedrich Ebert Vakfı'nın başkanı Stephan Meuser, Ukrayna'da geçici hükümet kurulduğunda sessiz kalmayı tercih eden Timoşenko'nun bu tavrının artık siyasete karışmadığı anlamına gelmemesi gerektiği yorumunda bulunuyor. Meuser, “Çok sayıda valinin atanmasında etkili oldu. Bunlar Ukrayna'da önemsiz pozisyonlar değil, zira valiler doğrudan hükümet tarafından atanıyorlar. Ülkenin orta kesimlerinde ve doğusunda partiden arkadaşları bu mevkilere getirildiler” diyor.
Devlet başkanı seçilme şansı ne kadar?
Batı'da bir simge olarak görülen Timoşenko kendi ülkesinde ise oldukça tartışmalı bir isim. 2011 yılında yolsuzluk suçlamasıyla yedi yıl hapse çarptırılan Yulya Timoşenkove kısa bir süre önce serbest kalmıştı.
Alman Bilim ve Politika Vakfı'ndan Ukrayna uzmanı Steffen Halling, 90'lı yıllarda doğalgaz ticaretinden büyük paralar kazanan Timoşenko'ya kuşkuyla yaklaşanlar olduğunu, ancak ülkede istikrarsızlığın büyümesi halinde, bu endişelerin bir tarafa atılabileceğini söylüyor.
Halling, “Güvensizlik oldukça büyük. Yine de genel olarak şöyle bir düşünce hâkim: Toprak bütünlüğü ve egemenlik tehlikeye girdikçe, bu süreç Batı'yla ve Rus seçkinleri ile iyi ilişkilere sahip olan tecrübeli siyasetçilere olan ihtiyacı artırıyor” şeklinde konuşuyor.
Son kamuoyu yoklamalarına göre, ne partisinin yerleşik seçmen kitlesi ne de ülkenin içinde bulunduğu istikrarsızlık Timoşenko'yu devlet başkanlığı koltuğuna taşımaya yetecek. Sosyal ve Piyasa Araştırmaları Merkezi'nin yaptırdığı kamuoyu araştırmasına göre, Ukraynalıların çoğu eski Dışişleri Bakanı ‘çikolata kralı' olarak da anılan Petro Poroşenko'yu devlet başkanı olarak görmeyi arzuluyor. Onu Kliçko izlerken, Timoşenko bu listede üçüncü sırada geliyor.
©Deutsche Welle Türkçe
Jennifer Fraczek / Başak Özay
Editör: Banu Wöltje