271009 Städteplanung EU Stockholm Umwelt
28 Ekim 2009Stockholm’e “2010'un Ekolojik Şehri” unvanını kazandıran semtin adı Hammarby Sjöstad. Eskiden bir sanayi merkezi olan bu semt, Stockholm’ün 90’lı yılların başında olimpiyatlara adaylık başvurusunda bulunması üzerine yenilendi ve çevre koruma bakımından örnek bir bölge haline getirildi. Peki bu semtte dönüşüm projesi çerçevesinde neler değişti?
İşin sırrı altyapı
“Amerika Birleşik Devletleri'nde ve Avustralya’da kişi başına yıllık ortalama karbondioksit emisyonu 20 ton iken, bu miktar Stockholm’de yalnızca 4 ton”.
Stockholm'deki örnek ekolojik semt Hammarby Sjöstad’ın dönüşüm projesinin mimarı Stellan Fryxell, gelinen noktayı bu sözlerle açıklıyor. Mimar, başarının sırrını şöyle anlatıyor:
“Bize şu soruluyor: Bunu nasıl başarıyorsunuz? Binaların hepsi kendine özgü yapılar mı? Bu binalar kendi kendine enerji mi üretiyor? Ya da sizin sırrınız nedir? Biz de şunu diyoruz: İşin sırrı altyapıda…”
Sanayi bölgesinden örnek semte
Hammarby Sjöstad, proje öncesinde geleceği pek de parlak olmayan bir sanayi bölgesiydi. Ancak çevreci dönüşüm projesi kapsamında semtte yapay göller, parklar, yeşil alanlar yapıldı ve yeraltına tüm atıkların yeniden dönüşümüne olanak tanıyan bir altyapı sistemi döşendi. Bu arada bu proje devam ederken semtte camekanlı bir enformasyon merkezi de kuruldu. Amaç, bölge sakinlerinin olup bitenler hakkında bilgilendirilmesiydi. Bölgenin bu çevreci dönüşümü tüm dünyada öyle büyük ilgi uyandırdı ki, burası ziyaretçilerle dolup taşmaya başladı. Stockholm'ün bu semtine gelen ziyaretçiler enformasyon merkezinde, proje hakkında bilgi alabiliyor, şehirdeki merkezi ısınma sistemi, atık suların ve çöplerin nasıl tasfiye edildiği konusunda fikir sahibi olabiliyorlar.
İsveçli atık değerlendirme şirketi Envac’ın Pazarlama Müdürü Jonas Törnblom, şehirdeki geri dönüşüm sistemlerinin çöplerin ayrılması sayesinde etkin şekilde çalışabildiğini belirtiyor:
“Biz burayı atık çukuru olarak adlandırıyoruz. Organik yani ekolojik çöpler için ayrı çukur var, bir de kağıt ve gazete ve dergiler için. Dönnüşüme elverişsiz diğer iğer çöpler de ayrı çukurlarda toplanıyor.”
Çöpler yeraltına gidiyor
Semtte her evin önünde metrelerce yükseklikte çöp kutusunu andıran, çöpün depolandığı sütunlar bulunuyor. Buradaki çöp, günde iki kez yeraltındaki boru sistemiyle boşaltılıyor. Jonas Törblom, her tür çöpün değerlendirildiğini söylüyor:
“Kağıt konteynerleri yeniden değerlendirilmek üzere kağıt çöplüğüne gönderiliyor. Organik çöpler ise gübre üretim merkezine gönderiliyor. Kalan çöpler de yakılarak imha ediliyor. Bu yakım işleminden açığa çıkan enerji ile Stockholm’deki merkezi ısıtma sisteminde kullanılan elektrik ve sıcak su üretiliyor.”
Yeniden değerlendirme işlemi yalnızca çöpeuygulanmıyor. Arıtma tesislerindeki atık sulardan biyogaz üretiliyor; bu biyogaz da evlerdeki ocaklarda ve otobüslerde kullanılıyor. Geriye kalan atık su ise semtteki merkezi ısıtma sisteminin yolunu tutuyor. Bu su evlerin ısıtılmasındave soğutulmasında kullanıldıktan sonra elektrik santrallarındaki türbinleri de çevirip Baltık Denizi'ne dökülüyor.
Evlerde üretilen çöplerden faydalanılıyor
Fortum enerji şirketinden Jens Bjöörn, Stockholm'deki ısıtma ve soğutma sistemlerinde ağırlıklı olarak yenilenebilir enerji kullanıldığını söylüyor. Bjöörn, imha edilen çöplerden de faydalanıldığını belirtiyor:
“Högdahlen'da, Stockholm'un ve diğer komşu bölgelerdeki evlerin atıklarını kullanıyoruz. 500 bin ton ev çöpünü yakıyor ve açığa çıkan enerjiyi bölgenin ısıtılmasında ve elektrik üretiminde kullanıyoruz. Bu Stockholm’ün 2010 ekolojik şehir seçilmesinin de en önemli nedeni. Biz evde çöplerine çözüm bulduk ve çöpleri verimli, ekolojik yöntemlerle dönüştürmeyi başardık.”
Jutta Schwengsbier / Çeviren: Başak Özay
Editör: Ahmet Günaltay