Soçi'nin öteki yüzü
28 Ocak 20142014 Kış Olimpiyat Oyunları'na iki haftadan az bir zaman kala olimpiyatlarla ilgili olumsuz haberlerin ardı arkası kesilmiyor. Milyarlık yatırımların yapıldığı dev projeler, güvenlik konusundaki tereddütler, yapılan çalışmaların doğaya verdiği zarar derken son olarak da işçilerin kötü çalışma koşulları gündeme geldi.
Deutsche Welle ekibi yaptığı araştırmalar sonucunda Rusya'nın dev Kış Olimpiyatları projelerinde çalışan işçilerin sistematik bir biçimde sömürüldüğünü gösteriyor.
Olimpiyat işçileri mağdur
Aylarca süren hummalı çalışmaların ardından şantiyelerde yalnızca birkaç işçi kalmış. Her ne kadar işçiler ortadan yok olmuş gibi görünse de aslında bunun arkasında ciddi bir haksızlık yatıyor. Aylarca zor şartlar altında çalışan işçiler eşi benzeri görülmemiş bir haksızlığa maruz kaldı.
Araştırmamız Soçi'nin kenar mahallelerinden birinde başlıyor. Moskova'da bulunan Memorial İnsan Hakları Merkezi'nde çalışan Semyon Simonov da yanımızda. Simonov Soçi'de çalışan yaklaşık bin 500 işçinin sorunlarıyla yakından ilgilendiğinden, yaşanan sorunları teker teker sıralıyor:
"Olimpiyat şantiyelerinde çalışan işçilerin yüzde 90'ı ücretlerini kısmen ya da tamamen alamadı. Onların çalışmaları olmasaydı olimpiyatlar gerçekleşemezdi, fakat işçiler emeklerinin karşılığını alamadılar. Çalıştıklarına dair resmi bir belgeleri bile yok. Hatta diğer ülkelerden gelen bazı işçiler zorla sınır dışı edildi."
İşçilerin çoğu göçmen
Simonov işçilerin uğradığı haksızlıkların pek de su yüzüne çıkmadığını ekliyor. Olimpiyat inaşaatlarında çalışan kyaklaşık 100 bin işçiden çoğu projeler için Orta Asya'dan gelmiş. Çoğu, işin bitmesi ile kendi ülkelerine geri dönmüş.
Rusya'ya çalışmak için gelen işçilerden çoğu Tacikistanlı. Afganistan ve Çin'e komşu olan ülkenin ekonomik durumu pek iç açıcı değil. Ülkedeki ortalama aylık gelir 200 euronun altında kalıyor. Dünya Bankası'nın açıkladığı verilere göre, ülkedeki vatandaşların yarısı yurt dışında çalışan aile fertlerinin gönderdiği dövizlerle geçimini sağlıyor.
Göçmen işçiler konuşmaya çekiniyor
Tacikistan'ın başkenti Duşanbe'nin doğusundaki pazarlarda birçok işçiyle karşılaşıyoruz. Bunların çoğu Soçi'de çalıştıklarını fakat paralarını alamadıklarını söylüyor. İşçiler isimlerini vermekten ve bu durumu açık açık dile getirmekten çekiniyorlar.
Araştırmalarımız sürerken, başkente 2 saat uzaklıkta çalışan işçilerden biri konuşmayı kabul ediyor. 62 yaşındaki Golip Yunusov olimpiyatlar için hazırlanan konaklama tesislerinde çalışmış. 23 işçiye ustalık yapan Yunusov hakkı olan yaklaşık 455 bin rubleyi, yani yaklaşık 10 bin euroyu alamadığından şikâyetçi. Çalışma şartlarını kölelik olarak nitelendiren Yunusov 'Bizim yaptığımız modern kölelikti. Bir gün bile izin alamıyorduk. 18 metrekare bir odada 8 kişi kalmak zorundaydık. Hastalandığımızda kimsenin umurunda olmuyordu. Sonunda paramızı da alamadık. Bu sömürülmekten başka bir şey değildi' diyor.
Binlerce euro borç
Tacikistan'da konuştuğumuz işçilerin çoğu aylarca çalıştıktan sonra sınır dışı edildiklerini ve paralarını alamadıklarını söylüyorlar. Golip bizi arkadaşı Sobir ile tanıştırıyor. Sobir de Soçi'de usta olarak çalışmış. "Sanki tutuklu mahkûmlarmışız gibi bizi sömürdüler. 350 bin ruble, yani 7 bin euro borçları var bana" diyor Sobir.
Söze karışan bir başka işçi de 'Kardeşimle birlikte Soçi'ye uçak bileti alabilmek için bankadan kredi almıştık. Şimdi paramızı alamadığımız gibi kredi borcunu da kapatamıyoruz' diyor.
Moskova'da bulunan Memorial İnsan Hakları Merkezi'nden Semyon Simonov Soçi'de işçilerin maruz kaldığı haksızlığın sistematik olduğuna dikkat çekerek işçilerin parası verilmeyerek sonra da sınır dışı edildiklerinin altını çiziyor.
Rus işçiler de paralarını alamamış
Sadece göçmen işçiler değil, birçok Rus işçi de paralarını alamamaktan şikâyetçi. Uluslararası Olimpiyat Komitesi konuyla ilgili mülakat vermeye yanaşmıyor. Komite'nin Alman Başkanı Thomas Bach ise meşgul olduğu gerekçesiyle görüşme talebimizi reddetti. Yalnızca yazılı bir açıklama yapan Komite, şu ana kadar ödenmemiş olan 6 milyon euro dolayındaki ücretin ödendiğini duyurdu. Ancak işçilerin çoğunun şirketlerde ne bir kaydı bulunduğu, ne de bir banka hesabına sahip olduğu, ayrıca çoktan ülkelerine geri döndüğü düşünüldüğünde, bu ödemenin nasıl yapıldığı sorusu akıllara geliyor.
© Deutsche Welle Türkçe
Florian Bauer / Nalan Sipar
Editör: Başak Özay