1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Siberde savaş hukukuna doğru

19 Şubat 2017

Siber alanda istikrar ve güvenliğin sağlanmasına dönük norm ve politikaları belirleyecek Siber Alanda İstikrar İçin Küresel Komisyon’un lansmanı Münih Güvenlik Konferansı sırasında yapıldı.

https://p.dw.com/p/2Xqzh
Deutschland Münchner Sicherheitskonferenz 2017 Bert Koenoders
Fotoğraf: DW/D. Akal

Siber güvenlik ve istikrarını güvence altına almaya dönük norm ve politikaların belirlenmesi için düğmeye basıldı. Münih Güvenlik Konferansı sırasında Siber Alanda İstikrar İçin Küresel Komisyon’un (GCSC) lansmanı yapıldı.

Hollanda Hükümeti, Lahey Stratejik Araştırmalar Merkezi (HCSS) ile Doğu-Batı Enstitüsü (EWI) öncülüğünde oluşturulan komisyonun ana destekçileri arasında Internet Society (ISOC) ve Microsoft yer alıyor.

Devletlerin güç mücadeleleriyle savaşlarını siber alana taşıdıkları bir dönemde göreve başlayan komisyon, konvansiyonel savaşlardan daha büyük yıkımlara yol açabilecek siber saldırıların önlenmesi ve siber alanda istikrarın sağlanması için 3 yıl süreyle kritik bir çalışma yürütecek.

Komisyonda hackerlar da var

Hollanda’nın Lahey kentinde çalışmalarını yürütecek olan komisyonda 15 ülkeden uzmanlar yer alıyor. Komisyon yeni dünya düzeninin hukuki zeminini şekillendirmeye çalışacak. 

DW Türkçe’ye konuşan Hollanda Dışişleri Bakanı Bert Koenders, “Silahlardan dijital çağa geçiş yaşandı. Yeni tehditlerle karşı karşıyayız. Bireyler ve şirketleri hedef alan suçlar, devletlerin casusluk amaçlı siber saldırıları, dezenformasyon kampanyaları, siyasi amaçlı siber operasyonları ve hatta askeri kazanım amaçlı saldırılarla karşı karşıya kalınabiliyor” dedi.  

Gerilim ve çatışmaların yeni olmadığını ancak yeni bir boyuta taşındığını ifade eden Koenders, “Oyunun kuralları yeniden belirlenmeli” diye konuştu.

Siberde savaş hukukuna doğru

Bakan Koenders, “1899 yılında devletlerarasındaki güvenlik meselelerine ilişkin normlar bütünü Lahey’de şekillendirilmişti. Bu ilk uluslararası konvansiyondu. Artık bambaşka bir dönemdeyiz yeni kurallar şekillendirilmeli” sözleriyle bu çağın yeni normlarını belirleme sürecine ev sahipliği yapmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Siber alana ilişkin yeni uluslararası normların şekillendirilmesi konusunda umutlu olduğunu kaydeden Hollanda Dışişleri Bakanı, “Komisyonda hackerlar, uzmanlar, Harvard profesörleri, ne hakkında konuştuklarını çok iyi bilen insanlar yer alıyor” bilgisini de aktardı.

Sınırlar çizilecek

DW Türkçe’nin sorularını yanıtlayan GCSC’nin eş başkanlarından Michael Chertoff, “Ülkelerin çoğunluğunun kabul edeceği bir dizi küresel norm geliştirmeyi hedefliyoruz. Bu normlarla siber saldırılar ve siber savaşlarda yasak olanı belirlemek istiyoruz” sözleriyle açıkladı.

Siber alanda mutabık kalınması gereken temel bazı kurallar olduğunu söyleyen Michael Chertoff, enerji ve finans gibi kritik altyapıların tahrip edilmemesinin büyük önem taşıdığına işaret etti.

Chertoff, “Toplumlar için hayati nitelikteki bu temel işlevlerin sürdürülmesinin güvence altına alınmasını sağlamak istiyoruz. Nasıl hastaneleri bombalamıyorsak hava trafiği kontrol sistemlerini de devre dışı bırakmamalıyız” dedi.

Ancak küresel güçler arasında gerilimin tırmandığı bir dönemde ülkelerin çoğunluğunu bu normlar konusunda ikna etmek ne kadar mümkün?

Chertoff
ChertoffFotoğraf: DW/D. Akal

Chertoff bu soruyu şu sözlerle yanıtladı: “Kanımca bu mümkün. Eğer temel ilkeleri belirlemekle başlayıp o noktadan ilerlemeye çalışırsanız ikna etmek mümkün olur. Deniz hukuku gibi. Açık denizde ne yapabileceğinizi düzenleyen, bağlı olduğumuz ortak kurallarımız var. Ülkelerin çoğunluğu bu kurallara bağlı kalınmasının çıkarlarına olduğunu biliyor. Ana fikir, aynı yaklaşımı siber alanda da ortaya koymak.”

“Küresel mutabakat kısa vadede imkânsız”

Münih’te ilan edilen komisyonun diğer eş başkanı Hindistan’dan ulusal güvenlik alanındaki çalışmalarıyla tanınan Latha Reddy.

Reddy, “Bu konunun ciddiyeti ile ilgili farkındalık son yıllarda arttı. Her jeostratejik, güvenlik hatta siyasi toplantıda siber güvenlik konusu hep gündeme geliyor” dedi.

Yeni düzenlemeleri yaparken karşı karşıya bulunan en büyük sınavın siber alanın ulaşılabilir ve açık olmasını sağlarken aynı zamanda güvenliği de sağlamak olduğunu söyleyen Reddy, “Mesela verilerin gizliliği ile güvenlik arasındaki denge de önemli. Bunlar aşmamız gereken ikilimler olacaktır” diye konuştu.

Kritik öneme sahip enformasyon altyapısının tanımı, siber saldırının hangi unsurları içerdiği gibi konularda görüş ayrılıkları olduğuna dikkat çeken Reddy şunlara dikkat çekti:

“Kolay çözümler yok. Kısa vadede tüm kaygıları içeren kapsamlı bir çerçeve konusunda küresel bir mutabakat sağlanmasının neredeyse imkânsız olacağını düşünüyorum. Belirli alanlarda ilerlemeler kaydedebiliriz. Mesela bir diğer arkadaşın dediği gibi iki ülkenin mutabık olduğu konu her iki ülkede yasadışı kabul görebilir. Bazı konularda, mesela siberin terör için ya da uluslararası finans sistemini raydan çıkartmak için kullanılmaması gerektiği gibi konularda ortak uluslararası anlayış varsa yol alınabilir. Kızılhaç’ı düşünün. Savaş alanlarında uygulanması gereken kurallarımız var. Bu anlaşmalarını belirli dönemlerde ihlal edildiğini savunabilirsiniz ama bir düşünün bu anlaşmalar olmasaydı ne kadar kötü olurdu.”

© Deutsche Welle Türkçe

Değer Akal / Münih