1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

SETA’nın raporuna "fişleme" tepkisi

7 Temmuz 2019

SETA’nın "Uluslararası Medya Kuruluşlarının Türkiye Uzantıları" başlıklı raporu toplumun tüm kesimlerinin tepkisini çekti. Gazeteci örgütleri raporun “fişleme” amacı taşıdığı eleştirisinde bulundu.

https://p.dw.com/p/3LhsH
Symbolbild Pressefreiheit
Fotoğraf: Imago Images/blickwinkel

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) "Uluslararası Medya Kuruluşlarının Türkiye Uzantıları" başlıklı bir rapor yayınladı.

"Türkiye’nin global alanda nasıl resmedildiğini anlamak ve uluslararası medya organlarının Türkiye algısının nasıl bir siyasi konjonktüre göre şekillendiğini tespit etmek maksadıyla kaleme alındığı" belirtilen raporda, aralarında Deutsche Welle Türkçe'nin de bulunduğu pek çok yabancı medya organı ayrı başlıklarda inceleniyor.

Raporun giriş bölümünde Deutsche Welle Türkçe'nin yanı sıra BBC Türkçe, Amerika'nın Sesi, Sputnik Türkiye, Euronews Türkiye, CRI Türk ve Independent Türkçe'nin kuruluş süreçlerinin incelendiği, daha sonra "Türkiye için önemli kırılma noktası olduğu düşünülen çeşitli siyasi ve ekonomik olaylara verdikleri tepkiler" ve bu kurumlarda çıkan haberlerin derlendiği belirtiliyor.

Gazetecilerin sosyal medya paylaşımları

Belgede söz konusu medya organlarının  "15 Temmuz Darbe Girişimi", "Terörle Mücadele /PKK-Hendek Terörü ve HDP'li Vekillerin Tutuklanması", "Türkiye'nin Suriye Politikası (Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekatları)", "Mega Projelere Verilen Tepkiler (Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve İstanbul Havalimanı’nın Açılışı)", "Ekonomik Dalgalanma" gibi "kritik" olarak nitelendirilen olaylardaki "tavırları" incelenerek kurumların bu olayları nasıl haberleştirdiklerine ilişkin örneklere de yer veriliyor.

Adı geçen basın kurumlarında çalışan bazı isimlerin "yabancı ve Türk muhabirler" başlıkları altında ayrı ayrı yer aldığı raporda, muhabirlerin öz geçmişlerinden, sosyal medya paylaşımlarından ve yaptıkları haberlerden yola çıkılarak dünya görüşlerine ilişkin yorumlar da yapılıyor. Gazetecilerin Twitter hesaplarından alınan bazı ekran görüntülerinin örnek olarak sunulduğu raporda, bu kişilerin hangi siyasi şahıs ya da gruplara yakın durduklarına ilişkin yorumlar ve hatta kimleri retweetledikleri bilgisi de ortaya koyuluyor.

Ayrıca gazetecilerin isimleri ve daha önce çalıştıkları ya da halihazırda bağlantılarının bulunduğunun öne sürüldüğü medya organlarına ilişkin şemalar da raporun bir diğer parçasını oluşturuyor.

Deutsche Welle: Bu rapor kabul edilemez

SETA raporunda bünyesinde çalışan gazetecilerle ilgili ifadelere sert tepki gösteren Deutsche Welle (DW), öne sürülen iddiaları reddetti. Kurum adına açıklama yapan DW Basın Sözcüsü Christoph Jumpelt, "Deutsche Welle gibi uluslararası bir medya kurumu tabii ki hakkındaki eleştirilerle yaşamak zorundadır. Ancak burada sözde bilimsel araştırma adı altında yapılan, gazetecilerin ismini kötüye çıkarma ve toplum önünde itibarsızlaştırma çabasıdır. Bu kabul edilemez. Söz konusu iddiaları reddediyoruz. DW, Türkiye’deki gelişmelerle ilgili tarafsız ve nesnel habercilik anlayışını sürdürmeye devam edecektir" ifadelerini kullandı.

Gazeteci örgütlerinden "fişleme" tepkisi

SETA'nın söz konusu raporunun yayınlanmasının ardından çok sayıda gazeteci örgütü de gazeteciliği hedef aldığı ve fişleme amacı taşıdığı gerekçesiyle rapora tepki gösterdi.

Çağdaş Gazeteciler Derneği'nin sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda raporun hedef gösterdiği belirtilerek, "SETA'nın fişleme belgesi tarihimizde kara lekelerden biri olarak anılacaktır" denildi.

DİSK Basın-İş'den yapılan açıklamada da , "SETA tarafından hazırlanan 'raporda' adı geçen tek bir meslektaşımızın başına gelecek olumsuzluktani raporu hazırlayan, talimat veren ve yayınan sunanlar sorumludur" ifadelerine yer verildi.

Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütünün sosyal medya hesabında da "Bu raporu hazırlayanlar hedef gösterdikleri meslektaşlarımıza yönelik her türlü saldırıdan sorumlu olduklarını unutmamalıdır. Raporda fişlenen/hedef gösterilen tüm meslektaşlarımızın yanındayız..." denildi.

Diğer yandan Türkiye'nin muhafazakar gazetelerinden Yeni Şafak'ın internet sitesinden sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ersin Çelik de SETA raporuna tepki veren isimler arasında yer aldı. Çelik "Rahatsız edici" olarak nitelendirdiği raporun geri çekilip özür dilenmesi gerektiğini ifade etti:

SETA'dan eleştirilere yanıt

SETA'nın Toplum ve Medya Araştırmaları Direktörü İsmail Çağlar, raporun "herkesin kolaylıkla ulaşabileceği açık kaynak ve verilere dayandığını" ve "bu verilerin adı geçen gazetecilerin Türkiye'de önemli kırılma noktalarında yaptıkları haberler, mesleki geçmişleri ve sosyal medya paylaşımları" olduğunu belirterek, "Gazetecilerin kişilikleri, gündelik hayatları vb. gibi çalışmamızın konusu olmayan hiçbir husus dikkate alınmamıştır" dedi.

Çağlar, eleştirilere cevaben attığı tweette, "Tamamen açık kaynaklardan toplanan bilgileri kamuoyu ile paylaşıyoruz. Bilgilerde herhangi bir hata varsa bizimle paylaşın. Düzeltir, özür dileriz. Gerisi ideolojik yargılarınızdır, bizi ilgilendirmez" ifadelerini kullandı.

DW/SÖ,ET

© Deutsche Welle Türkçe