100310 sarrazin wiesbaden

Almanya Merkez Bankası Yönetim Kurulu Üyesi Thilo Sarrazin, bir kez daha Almanya’daki göçmenlerin uyum konusunda isteksiz olduğunu iddia ederek, sert açıklamalar yaptı.

Sarrazin, salı akşamı Hessen Adalet ve Uyum Bakanlığı’nın düzenlediği “Uyumun sınırları ve fırsatları” adlı panele konuşmacı olarak davet edildi. Panelde, Ortadoğu ve Afrika’dan gelen göçmenlerin Almanca öğrenmek istemediklerini savunan Sarrazin, Rus ya da Vietnamlı göçmenlerin aksine Arap ya da Türklerin çok fazla çaba göstermeyip, iyi mezuniyet derecelerine sahip olamadıklarını söyledi.

Thilo Sarrazin ismi, Almanya gündemini geçen yıl da uzun süre meşgul etmişti. Alman Merkez Bankası Yönetim Kurulu Üyesi Sarrazin, göçmen kökenlilere yönelik sözleriyle oldukça fazla tepki çekmişti. Berlin'deki Türk ve Arapların topluma uyum, istek ve yetisinden yoksun olduğunu ileri süren Sarrazin, “Devletin cebinden yaşayan, bu devleti reddeden, çocuklarının eğitimi ile makul bir şekilde ilgilenmeyen ve sürekli başörtülü kız çocukları üreten kimseyi kabul etmek zorunda değilim” sözleriyle göçmenleri kızdırmıştı.

Türkler'e yönelik eleştiri

Sarrazin, Wiesbaden'daki Hessen Adalet ve Uyum Bakanlığı’nda yaptığı son konuşmada yine tepkileri üzerine çekti. Thilo Sarrazin, bu kez Türkler’i uyum konusunda çaba göstermemekle suçladı:

"Türkçe gazete okuyan, Türk eşi ve Türk arkadaşları olan, Türk kahvesinde oturan ve akşamları Türkçe televizyon izleyen birini nasıl entegre edebilirsiniz?“

Eski Berlin Senatörü’nün açıklamalarını ırkçı olarak nitelendiren “Sağa Karşı Wiesbaden İttifakı” üyesi onlarca kişi, Sarrazin'i konuşma öncesi protesto etti. Sarrazin’i eleştiren bir de afiş açıldı. Göstericiler şunları söyledi:

“Biz burada, Sarrazin’in açıklamalarını ırkçı ve yanlış bulduğumuzu göstermek istiyoruz. Uyum Bakanlığı’na davet edildiği ve ona burada konuşma hakkı verildiği için gösteri düzenliyoruz.”

"Onun açıklamalarını, insanların uyumunu sağlamaktan ziyade bölücü nitelikte buluyorum.“

Sarrazin uyumu desteklediğini söyledi

Thilo Sarrazin, yaptığı açıklamada bölücü olmayı değil, sadece daha iyi bir uyumu desteklemek istediğini kaydetti. Eğitim politikasında da bir zihniyet değişikliği talep etti. “Daha fazla öğretmen ve daha fazla gelir düşüncesinin işe yaramadığını“ ifade eden Sarrazin, akla yatkın bir müfredat ve sürekli kalite kontrolünün gerekli olduğunu vurguladı:

"Çocuklar her gün ev ödevlerini yapmalı ve bunlar ders başlamadan önce gözden geçirilmeli. Daha sonra küçük bir çocuk parası kanun reformu yaparız. Yani iki kez ev ödevi yapmayınca, çocuk parası yarı yarıya kesilir.“

"Berlin için konuşuyorum"

Sarrazin, verdiği röportajlarda daha önce de pek çok kez göçmenler için küçümseyici ifadeler kullanmış ve Hartz IV işsizlik yardımı yasasından yararlananlara para kısıtlaması getirilmesini tavsiye etmişti. Sarrazin aynı zamanda bir Sosyal Demokrat Parti üyesi. Partinin Berlin Spandau şubesi, Sarrazin’in partiden ihracını talep etmişti. İhraç konusundaki kararın en geç üç hafta içinde belli olması bekleniyor. Peki provokasyon, Sarrazin'in karakteristik bir özelliği mi? Bu soruya kendisi yanıt veriyor:

"Üslubum tartışılabilir. İfade ettiğim gerçekler Hessen için değil, Berlin için geçerli. Ben Berlin için konuştum. Söylediklerimin hepsi doğrudur. Provokatif olmamaya çaba gösteriyorum. Ancak bu bazen ters gidiyor.“

Türkler'den eleştiri

Sarrazin her ne kadar provakatif olmamaya çalıştığını söylese de çok fazla eleştiri alıyor. Yeşiller Partisi Milletvekili Memet Kılıç, Sarrazin’in açıklamalarını insan onurunu zedeleyici olarak nitelendirdi. İhlâs Medya Avrupa Temsilcisi Kenan Kubilay da Sarrazin'i şu şekilde eleştirdi:

"Biz yaraları iyileştirmeye çalışıyoruz. Bu yara hepimiz için tanıdık. Ancak şimdi yaraya bir kez daha tuz biber ekmek ne işe yarar?“

© Deutsche Welle Türkçe

epd/dpa/DW/BS/MÇ