Sıra dışı sığınmacı işadamı

Samer Derviş Halep’ten kaçmış bir mülteci. Önce Balkan güzergahı üzerinden Macaristan’a kadar gelebilmiş. Sonra beklenmedik bir gelişme olmuş. 35 yaşındaki Samer Arnavutluk’un başkenti Tiran’a yerleşmeye karar vermiş. Dört aydan bu yana orada yaşıyor. Tiran’da ikinci el giyim ticareti yapan başarılı bir işletme kurmuş, kısa zamanda Arnavutlara da istihdam sağlayan dükkanlarının sayısını artırmış.

Tiran'da "İkinci el Giyim"

Samer Derviş şu anki durumundan dolayı gurur duyuyor. Arnavutluk’ta statü sembolü olan Mercedes marka otomobili ile geliyor yanımıza ve firma merkezini gezdiriyor. Yeni elden geçirildiği belli olan binanın caddeye bakan cephesi tamamen camdan. Ve üzerinde büyük puntolarla “Derviş” yazılı. Altında da Arnavutça “İkinci el giyim” yazısı görülüyor. Dört aydan beri geçimini buradan sağladığını anlatıyor ve iyi para kazandığını söylüyor: “Burada dükkan açmak çok zor olmadı, çünkü Arnavutluk yabancı yatırımcılara iyi koşullar sunuyor. Bürokratik engeller oluşturmak yerine onları yatırım yapmaya davet ediyor. Ve her şeyden önce de burada yeteri kadar istihdam imkanı ve para var.”

Samer Derviş'in Arnavutluk'a geliş öyküsü

Samer Derviş Suriye’deyken ikinci el otomobil ticareti yapıyormuş, şimdi de ikinci el giyime geçmiş. Ancak Arnavutluk’ta başarılı iş adamlığına geçiş süreci uzun ve olağandışı bir biçimde gelişmiş. Samer bu konuda şunları söylüyor: “2014 yılı sonunda memleketim Halep’ten kaçtım. Diğer onbinlerce sığınmacı gibi ben de önce Türkiye’ye ayak bastım. Sonra bir kaçakçının organize ettiği bot ile Yunanistan’a, daha sonra da Balkan güzergahı üzerinden Macaristan’a geçtim. Orada sığınma başvurusunda bulundum ve bir süre yaşadım. Ama daha sonra Arnavutluk’a yerleşmiş olan kız kardeşim benim de Tiran’a gelebileceğimi söyledi.”

“Patronumuz Samer’den onur duyuyoruz”

Bu çağrı 35 yaşındaki Samer’in aklına yeni bir düşünce getiriyor. Macaristan’dan tonlarca ikinci el giysiyi Arnavutluk'a ihraç eden Samer, burada bunları yıkatıyor, ütületiyor ve Tiran’daki müşteriye sunuyor. Samer Derviş’in istihdam ettiği Arnavut personelden biri olan 26 yaşındaki Fatjon, burada kendini iyi hissetiğini, işinden de memnun olduğunu söylüyor ve burada fiyatların dışardaki mağaza fiyatlarından daha düşük olduğunu belirterek, “Patronumuz Samer’den onur duyuyoruz” diye konuşuyor. 23 yaşındaki Ana da durumundan memnun olduğunu söylüyor: “Samer Derviş’in işletmesinde iş bulduğumuzdan dolayı sevinçliyiz. Arnavutluk’ta işsizlik dizboyu. Özellikle kuzeydeki kırsal alandan gelip Tiran’ın Allias-Babrru semtine yerleşenler için ikinci el giysi keselerine en uygun olanı.”

Samer mağazalarını tüm Arnavutluk'a yaymak istiyor

Suriyeli sığınmacı Samer Derviş aradan geçen zaman içinde işlerini genişletmiş, Tiran’ın merkezinde dört dükkan daha açmış ve Arnavutluk’un diğer kentlerinde de şubeler açmaya niyetli. Sadece dil konusu, yani Arnavutça biraz sorun oluyor, çünkü Samer hâlâ anadili Arapça’da kendini daha güvenli hissediyor. Ama “dört aylık süreden sonra Tiran’ı nasıl buluyorsun” diye sorduğumuzda, hafif gülümseyerek ve kırık bir Arnavutça ile bize şu yanıtı veriyor: “Evet çok iyi, Tiran çok iyi! Arnavutlar çok iyi, bizde çalışan gençler iyi, yani her şey tamamen iyi.”

'Suriye'ye dönmek istemem'

Peki Suriye'deki savaş bir gün sona ererse, memletine dönmek ister mi? Samer, burada işinin iyi gittiğini, o yüzden Arnavutluk'ta kalacağını söylüyor ve “Buraya yatırım yapmaları için başkalarına da çağrı yapmak isterdim, zira dediğim gibi burada iş ve para mevcut” diye konuşuyor.

©Deutsche Welle Türkçe

Ralf Borschard