Rusya'ya seçim manipülasyonu suçlaması
3 Ağustos 2018Amerikan gizli servislerinin tahminince Rusya kasımdaki Kongre seçimleriyle 2020 yılındaki başkanlık seçimlerine müdahale etmeye çalışıyor. Amerikan ulusal istihbarat servisleri başkanı Dan Coats diğer gizli servislerin başkanlarıyla birlikte düzenlediği basın toplantısında "gelecek seçimleri tehdit edebilecek gelişmelerden tedirginlik duyduklarını” söyledi. Rusya'nın Kongre seçimleri öncesinde ABD'yi zayıflatmak ve bölmek amacıyla kapsamlı bir haber kampanyası başlattığını belirten Coats kampanyayı izlemeyi sürdüreceklerini ve her türlü teşebbüs karşısında uyarıda bulunacaklarını açıkladı.
ABD Federal Soruşturma Bürosu (FBI) Başkanı Christopher Wray seçimlere müdahale edileceği şüphesiyle inceleme başlattıklarını ve "Rusların bilgisayarlara sızarak adaylar ve hükümet temsilcileri hakkında bilgi toplamaya çalıştıklarını” söyledi. ABD kaynaklarınca müdahale yöntemlerinin kampanya finansmanından seçim altyapısına siber saldırıda bulunmaya kadar uzandığı belirtiliyor.
ABD gizli servisleri uzun zamandır, Rusya'nın 2016 yılında Cumhuriyetçi Partili Donald Trump'ı seçtirmek için seçim kampanyasına aktif şekilde müdahale ettiği görüşünü savunuyor. İstihbarat sorumluları tarafından Rusya'nın Kongre seçimlerini de manipüle etmeye çalışacağının tahmin edildiği dile getiriliyor. Donald Trump Rusya'nın Kongre seçimlerine Demokrat Parti'den yana müdahale edebileceğini söylemişti.
Rusya yaptırımlarının sertleştirilmesi isteniyor
Rusya müdahale edildiği suçlamasını kesinlikle reddediyor. Başkan Donald Trump uzun zamandır Rusya'ya dostane davrandığı gerekçesiyle eleştiriliyor. Helsinki'deki Trump-Putin buluşmasından sonra Cumhuriyetçi Parti'den de Trump'ı eleştiren sesler yükselmişti. Senatör Lindsey Graham şimdiye kadar uygulanan yaptırımların Rusya'nın yaklaşan Kongre seçimlerine müdahale etmesini önleyemediğini söyledi.
ABD Senatosuna Rusya yaptırımlarının sertleştirilmesi öngören bir yasa tasarısı sunuldu. Tasarıda Rus siyasetçi ve işadamlarıyla Rusya'nın enerji ve petrol projelerinin ve uranyum ithalatının yaptırım kapsamına alınması öngörülüyor. NATO'ya bağlılık da tasarıda yer alıyor. Bu madde Senato'ya ABD'nin askeri ittifaktan ayrılması söz konusu olduğu takdirde Senato'ya söz hakkı tanıyor. Bu durumda Başkan üçte ikilik çoğunluğun desteğini almadan NATO'dan çekilme kararı alamayacak. Tasarının yürürlüğe girebilmesi için Senato ve Temsilciler Meclisi'nde onaylandıktan sonra Donald Trump tarafından imzalanması gerekiyor.
DW, Reuters, dpa/AG,BÖ
© Deutsche Welle Türkçe