Geri adım atmıyor
11 Temmuz 2012Rusya’nın şimdiye dek sürdürdüğü Suriye politikasını Avrupalılar açısından tek cümle ile özetlemek mümkün: “Suriye’den elinizi çekin.”
Almanya’nın Moskova eski büyükelçisi Ernst-Jörg Studnitz, Rusya’nın Ortadoğu’daki müttefikinin geleceğinin Batılı devletler tarafından belirlenmesine karşı olduğunu belirtiyor. Studnitz, Moskova ve Batılı ülkeler arasındaki anlaşmazlığı, Rusya’nın 1999 yılındaki Yugoslavya Savaşı’ndaki tutumu ile karşılaştırıyor.
Yugoslavya ile paralellikler
Studnitz, “Ben burada bazı paralellikler görüyorum. Ruslar bir zamanlar Yugoslavya ve şimdi de Suriye konusunda olduğu gibi Batılıların, özellikle ABD ama Avrupalı devletlerin de Suriye’nin geleceğinin belirlenmesinde tek söz sahibi ülkeler olmasını engellemek istiyor” diye konuşuyor.
Berlin merkezli Alman Bilim ve Siyaset Vakfı’ndan Rusya uzmanı Margarete Klein da eski büyükelçinin görüşüne katılıyor ve Rusya için asıl önemli konunun sadece Suriye’deki ekonomik ve askerî çıkarlarını korumak olmadığını belirtiyor.
Klein “Burada söz konusu olan, çok daha fazlası. Konu, Rusya'nın uluslararası düzeni, dışarıdan askerî müdahale olmaması gibi kendi ilkelerine göre belirlemek istemesi” diyor.
“Küresel Politikada Rusya” adlı Moskova merkezli derginin Genel Yayın Yönetmeni Fyodor Lukyanov’a göre de Rusya’nın Suriye krizinde takındığı tutumun ardında Suriye’den çok daha önemli bir sebep bulunuyor. Lukyanov “Konu burada Suriye değil. Rusya’nın Suriye politikası daha çok ülkenin dünyadaki konumu ve uluslararası politikadaki nüfuzu ile ilgili” diye konuşuyor.
Rusya - Batı ilişkileri
Siyaset bilimciler, Suriye krizinin Rusya ile Batılı ülkeler arasındaki ilişkileri soğuttuğu konusunda hemfikir. Ancak Rusya uzmanı Margarete Klein’a göre Suriye yine de Moskova ile Batı arasındaki ilişkilerin geleceğinde belirleyici olmayacak. Uzmanlar, Suriye konusundaki görüş ayrılıklarının Soğuk Savaş dönemindeki gerginlikle karşılaştırılamayacağı konusunda da hemfikir.
Fyodor Lukyanov, Rusya, Çin ve Batılı devletlerin hepsinin Suriye’deki iç savaşın durmasından yana olduğuna, sadece bunun yöntemiyle ilgili görüş ayrılıkları bulunduğuna dikkat çekiyor.
Uzmanlar Rusya’nın yakın gelecekte Suriye politikalarını değiştireceğini düşünmüyor yine de bunu imkansız olarak da görmüyor. Eski Alman diplomat Studnitz ve Rus gazeteci Lukyanov, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın kaderinin, ilişkileri belirleyecek ana nokta olduğunu düşünüyor. Studnitz, bu konuda şunları kaydediyor: “Eğer Beşar Esad’a kendisi ve ailesinin hayatının yanı sıra mal varlığının büyük bir kısmının güvence altına alınacağı bir istifa imkanı sağlanırsa o zaman Suriye krizinde önemli gelişmelerin kaydedileceğine inanıyorum.”
"Esad er ya da geç gidecek"
Gazeteci Lukyanov da Esad’ın er ya da geç gideceğini düşünüyor. Suriye Devlet Başkanı’nın Rusya’ya sığınmasının söz konusu olabileceğini kaydeden Lukyanov, bunun herkes için iyi bir çıkış yolu olacağı görüşünde. Ancak Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, Almanya Dışişleri Bakanı Westerwelle ile 5 Temmuz’da yaptığı görüşmede böyle bir seçeneği “şaka” olarak gördüğünü söylemişti.
Suriyeli muhalifler, 11 Temmuz çarşamba günü Moskova'da Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile yaptıkları görüşmeden umduğunu bulamadı. Suriye Ulusal Konseyi Başkanı Abdulbasit Sida, Moskova'daki görüşmelerin ardından yaptığı açıklamada Rusya'nın politikasını reddettiklerini belirterek, Moskova'yı şiddetin son bulmasını engellemekle suçladı. Rusya'nın, Suriye'de ortalık durulana kadar Şam yönetimine silah sevkiyatını durduracağını açıklaması ise önemli bir adım olarak görülüyor.
© Deutsche Welle Türkçe
Roman Goncharenko / Çeviri: Başak Demir
Editör: Beklan Kulaksızoğlu