Rus casus Müslüman olmuş

Rus gizli servisi KGB’nin eski ajanlarından Aleksandır Litvinenko'nun İngiltere’nin başkenti Londra’da bir Suşi restoranında zehirlenerek öldürülmesinin yankıları devam ediyor. Cinayeti aydınlatmak amacıyla İngiliz istihbarat servisi Scotland Yard’dan dokuz kişilik bir heyet Rusya’ya gidiyor. Moskova Başsavcılığı’ndan yapılan bir açıklamada, soruşturmada İngiltere’nin Rusya’dan destek istediği bildirildi.

İngiliz Times gazetesinin haberine göre Scotland Yard elemanlarına Rus güvenlik güçleri eşlik edecek. İngiliz ajanlar, aralarında ‘kilit adam’ olduğu sanılan Andrey Lugovoi’nin de bulunduğu beş Rus iş adamının ifadesine başvurulacak. Eski bir KGB ajanı olan Lugovoi şimdilerde zengin bir iş adamı. Lugovoi’nin, ölümünden önce Litvinenko ile sık sık bir araya geldiği biliniyor. İngiltere İçişleri Bakanı John Reid de Scotland Yard ajanlarının Moskova’da araştırma yapacakları haberini doğruladı.

Öte yandan kimi çevreler tarafından Litvinenko cinayetinin faili olmakla suçlanan Moskova ile Londra arasında ipler gerildi. Cinayetin Moskova yönetimi tarafından işlendiğine dair iddiaların kabul edilemez olduğunu belirten Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Rus Interfax ve Itar-Tass haber ajanslarına yaptığı açıklamada “Bu durum ikili ilişkilerimize zarar veriyor,” dedi.

İslami geleneklere uygun olarak gömülecek

Bu arada Aleksandır Litvinenko'nun ölüm döşeğindeyken din değiştirip İslamiyeti kabul ettiği iddia edildi. İddianın sahibi Litvinenko’nun babası Valter Litvinenko, Rus Kommersant gazetesine yaptığı açıklamada Aleksandır Litvinenko'nun, ölmeden önce cenazesinin "Müslüman geleneklerine uygun olarak" gömülmesini istediğini söyledi. Oğlunun bu isteğine olumlu karşılık verdiğini belirten baba Litvinenko, Ortodoks Hıristiyan olan oğlunun Çeçenistan’daki savaşçılardan etkilenerek Müslümanlığı seçtiğini iddia etti.

Oğlunun ölümünden eski KGB ajanlarının sorumlu olduğu iddialarına katılmadığını, öldürülmesinde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in rolü olduğuna inandığı söyleyen Valter Litvinenko, "Hiçbir emekli örgütü gibi bir kuruluş eski ajanı öldürmez. Oğlumun öldürülmesi için tepeden gelen bir emir vardı. Bunun, Putin'in izniyle Rus gizli servisleri tarafından yapıldığına dair hiçbir kuşkum yok" diye konuştu. Litvinenko, oğlunu toprağa verdikten sonra tehlikeli olmasına rağmen Rusya'ya döneceğini de sözlerine ekledi. Radyoaktif polonyum 210 maddesiyle zehirlenerek öldürülen Aleksandır Litvinentko da ölümünden birkaç gün önce Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i, kendisinin ölüm fermanını vermekle suçlamıştı.

İtalya ayağı

Rus iç istihbarat servisi FSB'nin eski görevlisi Aleksandır Litvinenko'nun zehirlendiği dönemde onunla temas kuran ve kendisi de zehirlenen İtalyan uzman Mario Scaramella ise “Litvinenko ile birlikte bildiğimiz bazı sırlardan ötürü, ikimiz de hedef alındık” dedi. Scaramella, zehirleme olayından ötürü açıklamasında, belirli bir hedefi suçlamadı ve Litvinenko'nun kendisine aylardır ne tür bilgiler aktardığına ilişkin bir bilgi vermedi.

İtalya Dışişleri Bakanı Massimo D'Alema ise olayla ilgili olarak Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'den, İngiliz polisinin soruşturmasına yardım edilmesini isteyeceğini açıkladı. Moskova'da Salı günü Putin ile bir araya gelecek olan D'Alema, bunun Putin için de bir fırsat olduğuna dikkat çekti.

“Devlet işi” iddiası

AP haber ajansına açıklamalar yapan adı açıklanmayan Avrupalı bir üst düzey istihbarat yetkilisi ise Litvinenko'nun zehirlenmesinin devlet işi olduğunu ileri sürdü. Sıradan kişilerin bu miktarda polonyumu elde etmesinin çok zor olduğunu, hatta bu işin “Rus mafyasını bile aşacağını” belirten yetkili, “Bu miktarda polonyum, devlet eliyle gelmiş olmalı” diye konuştu. Yetkili, Rusya'nın bir dönem etkili isimlerinden olan, yeni dönemde Kremlin'in karşısında yer alan iş adamı Boris Berezovski'ye yönelik suçlamalar konusunda, “Berezovski ve çevresinin bu işle ilgili olmadığı konusunda hemen hemen eminiz” dedi.