1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

RSF gazetecilerin güvenliğinden endişeli

15 Ekim 2019

Suriye’nin kuzeydoğusunda iki gazetecinin hayatını kaybettiğini açıklayan Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütü, Türkiye ve Suriye makamlarından gazetecilerin güvenliğinin sağlanmasını talep etti.

https://p.dw.com/p/3RLj0
Fotoğraf: Reuters/SANA

Türkiye'nin Suriye'nin kuzeydoğusuna yönelik askeri harekâtının başlamasından bu yana bölgede iki gazeteci hayatını kaybetti. Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütü tarafından yapılan açıklamada, Kürt medya ajansı Hawar News (ANHA) muhabiri Saad Ahmed ve İsveç-Kürt televizyonu Çıra TV'nin muhabiri Muhammed Hüseyin Raşo'nun Pazar günü sivil konvoyu hedef alan hava saldırısında öldüğü belirtildi. Saldırıda toplam dokuz kişinin öldüğü, farklı medya kuruluşları için çalışan en az sekiz gazetecinin de yaralandığı kaydedildi.

Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütü, Türkiye'nin operasyonunun başlamasından bu yana gazetecilerin güvenliği açısından durumun kötüleştiğini vurguladı.

Sınır Tanımayan Gazeteciler Almanya Temsilcisi Christian Mihr
Sınır Tanımayan Gazeteciler Almanya Temsilcisi Christian Mihr Fotoğraf: Reporter ohne Grenzen/Schler

Örgütten bugün Berlin'de yapılan açıklamada, iki muhabirin ölümünün ardından yabancı medya mensuplarının bölgeyi terk etmeye başladığı, ancak yerel basın için çalışan gazetecilerin de tehdit altında olduğu belirtildi. Örgüt, Suriye'nin kuzeyinde güvenlik durumun kötüleşmesinin, bölgeden dışarıya bilgi aktarılmaması tehlikesi yarattığına dikkat çekti.

Saldırılar kınandı

Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütü Almanya Temsilcisi Christian Mihr, Kuzey Suriye’de medya mensuplarına yönelik "saldırıları kınadıklarını” belirterek, silahlı çatışmalarda gazetecilerin korunmasını öngören Birleşmiş Milletlerin 1738 ve 2222 sayılı kararlarına Türk hükümetinin uymasını talep etti.

Medya çalışanlarına yönelik "her türlü saldırının uluslararası hukuk uyarınca kesinlikle yasak” olduğuna vurgu yapan Mihr, Türk ve Suriye makamlarının "medya çalışanlarının yanı sıra insani yardım için ekiplerinin ve sivil halkın güvenliğini sağlaması” gerektiğini belirtti.

dpa,epd/JD,HS

© Deutsche Welle Türkçe