Polonyalılar geliyor

2004 yılında Avrupa Birliği’ne (AB) üye olan sekiz Orta ve Doğu Avrupa ülkesi için 1 Mayıs 2011’de yeni bir dönem başlıyor. Bu ülkelerin vatandaşları mayıstan itibaren bütün AB ülkelerine yerleşip orada çalışabilecekler. Şimdiye kadar Doğu Avrupalılar kendi ülkelerindeki şirketler tarafından gönderildikleri takdirde Almanya’da çalışabiliyorlardı. Serbest dolaşımın yürürlüğe girmesiyle Alman istihdam piyasasındaki işgücü arzı artacak. Bu durumda, Orta ve Doğu Avrupa ülkeleri kalifiye işgücü kaybına uğramaz mı?

Göç hazırlığı

Yetişkinler için Almancaya giriş kursu. Dört kadın ve üç erkekten oluşan grup dikkatle kursu izliyor. Ellerindeki ‘Herkese Almanca’ kitabının yardımıyla Almanca cümle kurmaya çalışıyorlar.

Agnieszka sinirli bir şekilde gözlüğünü takıp iç geçiriyor. Aslında okulda çat pat öğrendiği İngilizcesini ilerletmek istiyormuş. Ama ailesi Almanya’ya yerleşmeye karar verdiği için bayan muhasebecinin Almancayı sökmekten başka çaresi yok.

Kocası üç yıldır Wolfsburg yakınlarında mühendislik yapan bu Polonyalı kadının iki çocuğumuz var. Ailecek Almanya’da yaşamaya karar vermişler. Maddi nedenlerle Almanya’ya gidiyorlar. Agnieszka, 'orada hem daha çok kazanılıyor hem de sosyal güvenlik sistemi Polonya’dakinden iyi. İyi Almanca öğrenirsem, sanırım orada da iş bulabilirim', diyor.

Agnieszka’nın yanında oturan Bartek Grundniewski başını sallıyor. O da Almanya’ya gitmek niyetinde. Enformatik okumuş bir akademisyen olarak Almanya’da iyi bir iş bulacağından emin. Almanya’daki tanıdıkları şimdiden ona iş aramaya başlamışlar. Almanya'dan haber alır almaz eşi ve çocuğuyla yola çıkacak.

Serbest dolaşım başlıyor

Kursiyerler Alman istihdam piyasasının yeni AB üyelerinin vatandaşlarına açılmasıyla ortaya çıkan fırsatı değerlendirmek amacındalar. Almanya, ücret düzeyinin düşük olduğu ülkelerin işgücü rekabetinden çekindiği için Polonya’nın AB’ye üye olduğu 2004 yılında doğulu komşusunun serbest dolaşım hakkını sınırlamıştı. Yedi yılla sınırlı olan bu istisnai uygulama 1 Mayıs’ta uygulamadan kalkıyor.

Thomas Ambroziak da 1 Mayıs’ı iple çekiyor. 17 yıldır Skarzysko’daki yabancı dil okulunu yöneten Ambroziak, Almancaya rağbetin hiç şimdiki kadar fazla olmadığını söylüyor. Ambroziak, 'talep arttığı için büyüklere özel dil kursları hazırladık. Herkes hızlandırılmış eğitimden geçmek istiyor. Dilbilgisine o kadar önem vermiyorlar. Derdini anlatabilecek ve Almanya’da çalışabilecek kadar Almanca onlara yetiyor', diyor.

Polonya beyin göçünden endişeli

Varşova’daki Uluslararası İlişkiler Merkezi’nin müdiresi Agniezska Gmaj yılda 100 bin ila 400 bin Polonyalının Almanya’ya göç etmesini beklediklerini söylüyor. Polonyalı göç uzmanı rakamın daha da kabarabileceğinden endişeli. Bayan Gmaj Almanya’nın oldum olası Polonyalıların çalışmak için tercih ettikleri ülkelerin başında geldiğini söylüyor.

Almanya’da şimdiden yasal ya da kaçak çalışan yarım milyondan fazla Polonyalı var. Orada çalışmak isteyen Polonyalılar da onlar vasıtasıyla iş bulmaya bakıyorlar. Böylece Almanya’ya gitmeleri kolaylaşmış oluyor. Gmaj, göçmenlerin çoğunluğunu akademisyenlerin değil, zanaatkarlık ya da bakıcılık yapanların oluşturacağını tahmin ediyor.

Oysa Polonya’nın çeşitli meslek kollarında büyük işgücü açığı var. Polonya bakıcı, usta, sezonluk işçi ve hekim açığını Ukrayna ve Beyaz Rusya’dan karşılamaya çalışıyor. Agniezska Gmaj Almanya yönündeki işgücü göçünü hafife aldığı gerekçesiyle Varşova yönetimini eleştiriyor. Bayan Gmaj hükümetin beyin göçünün ülke ekonomisini olumsuz etkilemeyeceği havasında olduğunu, oysa 20 yıla kadar Polonya'nın birçok branşta işgücü açığı vereceğini, söylüyor.

Enformatik uzmanı Bartek'in mesleki planları, hayatlarını Almanya'da sürdürmeyi arzulayan diğer kursiyerlerinkinden farklı. Bartek'in niyeti, Almanya'da çalışıp, para ve tecrübe kazandıktan sonra Polonya'ya dönüp kendi işini kurmak.

© Deutsche Welle Türkçe

Justyna Bronska/A. Günaltay

Eritör: Beklan Kulaksızoğlu