Polis 10 şüpheliyi daha arıyor
6 Eylül 2007Büyük bir terör eyleminin önüne geçildiği Almanya’yı terör korkusu sardı. Dün Almanya'da, Frankfurt uluslararası havaalanı ile Ramstein'deki Amerikan askeri üssüne saldırı planladıkları şüphesiyle, Alman Daniel S. ve Fritz G. ile Türk vatandaşı 29 yaşındaki Adem Y. yakalandı. Dün biri Türk, diğer ikisi sonradan Müslümanlığı seçmiş iki Alman, saldırı hazırlığındayken tutuklandı. Ancak Alman polisi 10 şüpheliyi daha arıyor. Güvenlik birimlerinin verdiği bilgiye göre, söz konusu yedi kişiden beşinin kimliği tespit edilmiş durumda.
“Bugün Almanya’nın güvenliği açısından iyi bir gün. Ancak ortaya çıkan saldırı planları, ülkemizin teröristlerin rahat yaşam alanı buldukları bir yer değil Uluslararası ve İslam kaynaklı terörizmin hedefi olduğunu bir kez daha gözler önüne sermiştir” diyen Federal Almanya Başsavcısı Monika Harms, saldırı hazırlığında oldukları şüphelenen üç kişinin, Kuzey Ren Vestfalya eyaletinde gözaltına alınmasının ardından düzenlediği basın toplantısında bu noktaya dikkat çekti.
Harms, Federal Kriminal Dairesi’nin, eyalet emniyet güçleri, Anayasa Koruma Örgütü, Federal Savcılık ve Alman istihbaratı örgütüyle işbirliği halinde, aylardır yürütülen zorlu soruşturma sonucunda ortaya çıkartılması en güç saldırı planlarından birinin gün ışığına çıkartıldığını söyledi. Başsavcı bu sayede Londra saldırılarına benzer büyüklükte bir saldırının engellendiğini vurguladı.
Operasyon Salı günü başladı
Başsavcının aktardığı ayrıntılar şöyle: Operasyon Salı günü saat 14.30’da başladı. Biri Türk, ikisi Alman üç kişi Almanya’da farklı bölgelerdeki Amerikan hedeflerine eşzamanlı olarak bombalı araçlarla saldırı hazırlığı içersinde oldukları şüphesiyle gözaltına alındılar. 30 ev arandı. Zanlılar hakkında tutuklama emri çıkartıldı. Zanlıların, Özbekistan’ın Afganistan sınırında örgütlü ve radikal Sünni bir yapıya sahip olan İslami Cihat Birliği’nin, Almanya’daki hücresinin üyesi olduklarından şüphelenililiyor. Başsavcıya göre El Kaide’nin desteğiyle faaliyetlerini arttıran örgütün üyesi üç zanlı Pakistan’da bomba eğitimi aldı. Ve zanlılar 2006 yılı kış ayından bu yana Alman makamları tarafından izlendi.
Hatta Federal Başsavcı, izleme süreciyle ilgili dikkat çekici bir bilgi aktardı. Harms, zanlıların bu yılın Şubat ayında Hanover’den patlayıcı madde yapımında kullanılan Hidrojen Peroxyd maddesi aldıklarını ve Alman güvenlik güçlerinin bu maddeyi daha düşük oranda tehlikeli karışım içerin bir diğer maddeyle değiştirmeyi başardıklarını söyledi.
Başsavcı Harms, değişim yoluyla Alman makamlarının bir felaket yaşanmasını engellemeyi amaçladıklarını savunurken şu bilgileri aktardı: “Elde ettikleri maddeyle 550 kilo TNT patlayıcı üretebilirlerdi. Aynı maddeler Temmuz 2005 Londra saldırılarında kullanıldı.”
Federal Kriminal Dairesi Başkanı Jörg Ziercke, Almanya’da bugüne kadar bu denli büyük ve kapsamlı bir operasyon yürütülmediği açıkladı. Ziercke, 300 polisin son altı ay boyunca 24 saat aralıksız görev yaptığını ve operasyonun bir çok eyaleti kapsadığını söyledi.
Almanya somut terör tehdidi altında
Almanya İçişleri Bakanı Wolfgang Schaeuble, Almanya'da yakalanan terör zanlılarının Almanya'nın somut olarak terör tehdidi altında olduğunu gösterdiğini söyledi. Schaeuble, düzenlediği basın toplantısında, Alman vatandaşlarına karşı saldırı planlarının yapıldığını belirtti. Almanya'da güvenlik makamlarının çok iyi çalıştığını, büyük bir terör saldırısının engellenmesinin başarıldığını ifade eden Schaeuble, Alman ve yabancı güvenlik makamlarının da birlikte çalıştığını, söz konusu saldırı planlarının geçen yılın sonundan bu yana izlendiğini söyledi.
Aşırı dinci İslami Cihat Birliği (İJU) örgütünün El Kaide ile birlikte çalıştığını kaydeden Schaeuble, “terör saldırısı planlayanların yarı profesyonel insanlar olmadığını, çok tehlikeli teröristler olduğunu“ kaydetti. Schaeuble, tehlikenin zamanında ve erken farkına varıldığını, hiçbir vatandaşın endişe etmemesi gerektiğini ifade ederek, ''Bugün önemli olan vatandaşların güvenlik sistemimize güvenmesi ve bu tehditlerden dolayı hayatlarının etkilenmemesi. Ülkemiz de uluslararası terör tehdidi altında. Bunun için uyanık olmalıyız. Buna karşı da her türlü koruma önlemleri alınacak'' dedi. İçişleri Bakanı Schaeuble, somut tehditleri ciddiye alarak önlemlerin alınması gerektiğini kaydetti.
Almanya İçişleri Bakanı Wolfgang Schaeuble, Alman ve Amerikan istihbarat birimlerinin işbirliği sayesinde saldırıların engellenebildiğini açıkladı. Schauble son olarak Alman halkına şu çağrıyı yaptı: “Güvenlik birimlerimiz görevlerini iyi bir şekilde yerine getiriyor. Vatandaşlarımız güven duysunlar. Kimse bu tehditler nedeniyle gündelik hayatlarının etkilenmesine izin vermemeli.”
“Güvenlik güçlerinin başarısı“
Almanya Başbakanı Angela Merkel de üç terör zanlısının tutuklanmasını Alman güvenlik güçlerinin büyük başarısı olarak nitelendirerek, “Bu olay terör tehlikelerinin soyut değil, gerçek olduğunu gösterdi“ dedi.
Hıristiyan Demokrat Birlik (CDU) milletvekil Wolfgang Bosbach da, Alman özel televizyon kanalı N24'e yaptığı açıklamada, zanlıların yakın bir zamanda saldırıları düzenleyecekleri yönünde kesin delillerin bulunduğunu ifade ederek, „Belki de birkaç gün içinde olurdu“ dedi. Zanlıların yakalandığı yönünde kendisinin dün bilgi aldığını belirten Bosbach, uluslararası Frankfurt havaalanı ve Amerikan askeri üssünün muhtemel saldırı hedefi olduğu yönünde ipuçları bulunduğunu söyledi.
Sosyal Demokrat Parti Federal Meclis Grubu Başkanı Peter Struk, terör zanlılarının tutuklanmasının, Almanya'da terör faaliyetlerine karşı gelmek için yeterli düzenlemenin bulunduğunu gösterdiğini ifade etti. Struck, bu olayın ayrıca, Almanya'nın eskiden olduğu gibi teröristlerin hedefinde bulunduğunu gösterdiğini kaydetti.
Yeşiller Partisi Federal Meclis Grubu Başkanı Renate Künast da, terör zanlılarının tutuklanmasında dolayı memnuniyet duyduğunu ifade ederek, bu başarının Almanya'daki güvenlik sisteminin iyi olduğunu ve mevcut düzenlemelerin yeterli olduğunu gösterdiğini ifade etti.
Online arama tartışması
Ülkedi son gelişmeler, bir süredir devam eden terör önlemleri tartışmalarını da yeniden alevlendirdi. Schaeuble'nin çok tepki gören, bilgisayarların online aranmasını öngören planına Bavyera Eyalet İçişleri Bakanı Günther Beckstein'dan destek geldi. Beckstein, casus bilgisayar programlarıyla ilgili olarak bir an önce karara varılmasını istedi.
Ancak bu çıkış, birçok politikacı tarafından eleştirildi. Bakan Beckstein, son tutuklamaları siyasi olarak kullanmaya çalışmakla suçlandı.