Paris-Ankara hattında yeni gerginlik
11 Nisan 2019Toplam üç maddeden oluşan kararname Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Başbakan Edouard Philippe’in imzalarıyla yayımlandı. Kararnamede, Fransa’nın “Ermeni soykırımı”nı 29 Ocak 2001 tarihinden bu yana resmen tanıdığı hatırlatılıp, 24 Nisan’ın bundan böyle “Ermeni Soykırımını Anma Günü” ilan edildiği bildiriliyor. Kararnameye göre, bu amaçla her yıl 24 Nisan’da Paris’te resmi devlet töreni düzenlenecek. Diğer illerde ise anma törenleri valiliklerin inisiyatifine bırakılacak.
Kararnamenin Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın Fransa topraklarında olduğu bir günde yayımlanmış olması gözlerden kaçmadı. Paşinyan, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) genel kurul toplantılarına katılmak üzere Strasbourg’da bulunuyor.
Ankara'dan derhal tepki
Fransa’dan gelen bu girişime Ankara derhal tepki gösterdi. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un kararnamesi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve Fransız Anayasa Mahkemesi kararlarını açıkça ihlal ediyor” ifadelerini kullandı. Macron’u “popülizm yapmakla” suçlayan Çavuşoğlu, “Önce kendi karanlık tarihine baksın. Ruanda soykırımından bu yana çeyrek asır geçti” ifadelerini kullandı. Ankara’nın Paris’in kararına karşı misillemede bulunabileceği belirtiliyor.
Kararın perde arkası
24 Nisan’ı ulusal anma günü ilan etme girişimi Emmanuel Macron tarafından Mayıs 2017 öncesinde Cumhurbaşkanı seçim kampanyası sırasında dile getirilmiş, Macron bu konuda ülkedeki Ermeni toplumuna vaatte bulunmuştu. Macron bu yıl 5 Şubat’ta Fransa Ermeni Teşkilatları Koordinasyon Komitesi’nin yıllık yemeğinde yaptığı konuşmada, 24 Nisan’ı bu yıldan itibaren “Ermeni Soykırımını Anma Günü” ilan edeceğini bildirmişti. Macron konuşmasında, bu girişim konusunda "Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı önceden bilgilendirdiğini” de söylemişti.
Fransa’da yaklaşık 650 bin Ermeni kökenli yaşıyor. Fransa bu rakamla en kalabalık Ermeni nüfusa sahip Avrupa ülkesi olma özelliğine sahip. Fransız parlamentosunun 2001 yılında kabul ettiği tek cümlelik bir yasayla “Ermeni soykırımını” resmen tanıyan Fransa’da, 2008-2012 yılları arasında “soykırımı inkarın cezalandırılmasına” yönelik yasal girişimlerde de bulunuldu. Bu girişimler 2011 yılında Fransız parlamentosunun “soykırımı” inkarın cezalandırılmasıyla ilgili bir yasa çıkartmasıyla sonuçlansa da, Fransız Anayasa Konseyi, “ifade özgürlüğü, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Fransız Anyasasına aykırı” olduğu gerekçeleriyle bu yasayı iptal etti.
AİHM içtihadı
Doğu Perinçek tarafından Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) önünde İsviçre’ye karşı 2015 yılında kazanılan “soykırımı inkar” davası, Fransız parlamentosunda Ermeni lobisine yakın parlamenterler tarafından başlatılmış yeni inkar yasası girişimlerinin de sonunu getirdi. Bunun yerine “Ermeni soykırımı”nın başladığı gün kabul edilen 24 Nisan’ın Fransız devleti tarafından “resmi anma günü” olarak ilan edilmesi formülü gündeme getirildi. Macron’un 2017 başlarında kurulan siyasi hareketi bu formülü benimseyerek Ermeni toplumuna vaatte bulundu.
AİHM, Perinçek davasında açıkladığı nihai kararında, “1915 olaylarının meşru bir tartışma konusu” olduğuna işaret edip, “bu tarihte yaşananlara ilişkin farklı görüşlerin ifade özgürlüğü koruması altında” olduğuna vurguda bulunmuştu. Kararda, 1915 olayları ile Yahudi soykırımının (Holokost) karşılaştırılamayacağı da not edilmişti. AİHM’nin içtihat niteliğindeki bu kararı tüm Avrupa ülkeleri için hukuksal planda bağlayıcı olma özelliğine sahip.
“Ermeni soykırımı” tartışması 1990’lı yıllardan bu yana Türk-Fransız ikili ilişkilerinin en sorunlu boyutunu oluşturuyor.
Kayhan Karaca / Strasbourg
© Deutsche Welle Türkçe