Obama'ya rakip aranıyor
3 Ocak 2012
Cumhuriyetçi Parti’nin başkan adayı Amerika’nın bütün eyaletlerinde yapılacak önseçimlerin ardından belirlenecek ve zafere ulaşan siyasetçi, Kasım ayında yapılacak başkanlık seçiminde Barack Obama’nın karşısında yer alacak.
Siyaset uzmanları ve Demokratlara göre 2012 seçim yarışının belirleyici unsuru ekonomi olacak. Uzmanlara göre bu durumu değiştirebilecek tek şeyse seçimlere kadar yıkıcı bir doğal afet veya terör saldırısı gibi büyük bir olay yaşanması.
Küresel mali krizin etkilerinin hala yoğun şekilde hissedildiği ABD’de halkın en büyük kaygısı yüksek işsizlik oranları değil. 2009 yılında yürürlüğe konan 787 milyar dolar tutarındaki konjonktür paketine rağmen 2011’in ilk çeyreğinde büyüme oranları da yüzde ikinin altında kaldı.
Obama'nın destekçileri hoşnutsuz
Alman Dış Politika Derneği Amerika uzmanı Josef Braml, ABD’nin içinde bulunduğu ekonomik durumun Obama’nın en sıkı destekçileri arasında bile hoşnutsuzluğa neden olduğuna dikkat çekiyor. Büyük oranda Obama’yı destekleyen Latin Amerikalıların ve Afro-Amerikalıların üçte birinin yoksulluk sınırının altında yaşadığını belirten Braml, bu seçmenlerin yeniden desteğini kazanmanın oldukça zor olduğunu vurguluyor.
New York Colombia Üniversitesi'nden siyaset bilimi profesörü Robert Shapiro’ya göre ise ekonomi seçim sonuçlarını etkileyecek üç önemli kriterden sadece biri. Amerikan siyaseti uzmanı Shapiro, dış politika konusunda yaşanabilecek beklenmeyen gelişmelerin de başkanlık seçiminin sonucunu belirleyebileceğine dikkat çekiyor.
Shapiro "Uluslararası krizleri ve dramatik değişimleri de göz önünde bulundurmanız gerekiyor. Böyle bir şeyin yaşanabileceği pek çok yer var. Pakistan, İran, Afganistan, Çin ile ilişkiler, hatta Rusya’ya karşı tutum ya da Ortadoğu’da örneğin İsrail-Filistin anlaşmazlığıyla ilgili yaşanabilecek olaylar veya Arap Baharı’nın ardından yaşanan ayaklanmaların nasıl gelişme göstereceği…" açıklamasını yapıyor.
"Seçimin kaderini belirleyebilir"
Amerikan siyaseti uzmanına göre üçüncü önemli noktaysa seçim propagandaları ve televizyon tartışmaları. Shapiro özellikle cumhuriyetçi adaylarla ilgili anket sonuçlarının büyük farklılıklar gösterdiğine dikkat çekerek, bu bağlamda seçim kampanyalarının neden olacağı küçük etkinin, genel tabloya bakıldığında seçimin kaderini belirleyebileceğini belirtiyor.
Öte yandan yapılan son anketler Obama’nın pek çok büyük eyalette küçük bir farkla ya da açık ara önde olduğunu gösteriyor.
Ancak ABD'de başkan ve yardımcısı doğrudan seçmen tarafından değil, seçiciler kurulu tarafından seçiliyor. Seçmenler, eyaletlerinden bu seçici kurulda yer alacak temsilcileri seçiyor. Bu sistem, 2000 yılında George Bush örneğinde olduğu gibi, oyların çoğunluğunu almasa da bir adayın başkan seçilebilmesine olanak tanıyor.
En korkulu rakip kim?
Shapiro bu soruya şu yanıtı veriyor:
"İki önemli rakibi var. Mitt Romney ve Jon Huntsman. Huntsman sürpriz bir yabancı. Bence Obama için en tehlikeli olabilecek başkan adayı. Bir mucize olur da başarırsa, Cumhuriyetçi kanat da kendileri için yeterince muhafazakâr bir aday olduğunu fark edecek ve Mormonluk inancına sahip olmasıyla ilgili kaygılarını geride bırakacaktır. Bunun yanı sıra Obama’nın işini zorlaştıracak üstün bir politik kurnazlığı var. Ve son olarak Cumhuriyetçi kanatta Romney gibi olumsuz çağrışımlara ve güvensizliğe sahip değil."
Son kamuoyu araştırmalarına göre ise eski Massachusetts valisi Mitt Romney ekonomi ve finans alanlarındaki ihtisası nedeniyle Obama’nın bir numaralı rakibi olarak görülüyor. Ancak zengin bir girişimci olan Romney’nin kısa bir süre önce rakiplerinden biriyle 10 bin dolarlık bir iddiaya tutuşması, muhafazakâr kanattan yoğun eleştiri almasına yol açmıştı.
© Deutsche Welle Türkçe
DW/dpa, Derleyen: Banu Wöltje
Editör: Beklan Kulaksızoğlu