Müslüman gençlerin tercihleri

Uzmanlara göre Almanya'da yaşayan Müslüman gençlerin katıldıkları dinî gruplar ve oluşturdukları sosyal ağlar farklılık gösteriyor. Bu gruplar arasında radikal eğilimlere sahip olanların sayısının çok az olduğuna dikkat çeken uzmanlar, Almanya’da İslamiyet’e ilişkin kaygıların yersiz olduğunu vurguluyor.

Gençler birinci kuşaktan farklı

Almanya’da yaşayan Müslümanlar üzerine araştırmalar yapan Frankfurt an der Oder Viadrina Avrupa Üniversitesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Werner Schiffauer, göçmen kökenli Müslüman gençlerin ilk kuşağa kıyasla dine farklı bir şekilde yaklaştığını belirtiyor. "İlk kuşak arasında dindar olanların, dini memleketleri ile bağdaştırdığını kaydeden Schiffauer, "cami Türkiye’nin yaşatıldığı yerdi" diyor. Schiffauer'e göre, ikinci kuşak ise iman, manevi arayış gibi nedenlerle bilinçli bir şekilde İslam'ı seçiyorlar.

Gençler kendi gruplarını oluşturuyor

Cami dernekleri ve Diyanet İşleri Türk İslam Birliği gibi kuruluşlar gençlere yönelik çalışmalar yürütüyorlar. Ancak gençlerin çoğu geleneksel örgütlerde faaliyet göstermek yerine kendi gruplarını oluşturmayı tercih ediyor. Berlin merkezli Demokratik Kültür Merkezi uzmanlarından Claudia Dantschke internet üzerinden sosyal bir ağ oluşturan Müslüman gençlere dikkat çekiyor. Dantschke, "internet günlüğü tutanlar genellikle belirli kişilerden oluşuyor. Çoğunlukla aydın bir kesimden geliyorlar. İslamî konuların yanı sıra siyasi ve toplumsal meseleleri tartışıyorlar. Bazen Müslüman örgütlerin çalışmalarını da eleştiriyorlar. Onların metinleri facebook gibi sosyal ağlar aracılığı ile internette yayılıyor ve orada yeni bir tartışma başlatıyor" Dantschke, bu kişileri "fikir önderleri" olarak görüyor.

Gençlerin diğer gruplara ilgisi

Dünyanın farklı ülkelerinde faaliyet gösteren Müslüman gruplara, sayısı tam olarak bilinmemekle birlikte Almanya’da yaşayan Müslüman gençler de ilgi gösteriyor. İslam bilimleri uzmanı Dr. Michael Kiefer bu grupları şöyle anlatıyor: "Farklılık gösteren bu grupların bir bölümü bizim anayasamızı temel alıyor, toplumsal çalışmalarda bulunuyor. Olumlu örnekler arasında Gülen Hareketi’ne bağlı grubun yanı sıra popüler İslam geleneğinden gelen Lifemakers adlı grup veya Müslüman Gençler adlı dernek gibi dinlerarası diyalog için çaba gösterenler sayılabilir."

Radikal gruplar

Bu gruplara katılan gençlerin Alman toplumuna uyum sağladığına işaret eden uzmanlar, ancak gençlerin etkilendiği gruplar arasında olumsuz örneklerin de bulunduğunu vurguluyorlar. Almanya’daki Müslüman gruplar konusunda çalışmalar yapan Claudia Dantschke, bazı gençleri etkisi altına alan Selefiyye adlı hareketin bir tehlike oluşturduğunu belirtiyor: "Çünkü bu hareket, neredeyse demokratik bütün değerlere karşı çıkıyor. Onlara göre sadece Selefilerin son derece köktendinci bir şekilde yorumladığı dinî değerler geçerli. Bazı Selefi gruplar terör ve şiddeti reddediyor. Ancak sınırlar çizen, siyah-beyaz bir dünya görüşü yayıyorlar. Bu gençlerin radikalleşmesine ve bir gün ‘düşman olan Batı’ya karşı bir şey yapmak istiyorum’ demesine yol açabilir. Kesin böyle olacak diye bir şey yok, ama böyle bir olasılık var."

Böyle grupların ciddiye alınması gerektiğini belirten uzmanlar fakat bunların sayısının çok az olduğuna dikkat çekerek, Almanya’da Müslümanların bir tehlike gibi görülmemesi gerektiğini, şiddet ve İslamiyet arasında bağ kurulamayacağını vurguluyorlar.

© Deutsche Welle

Jülide Danışman / Berlin

Editör: Ahmet Günaltay