210409 400 Jahre Teleskop
29 Aralık 2009Modern astronominin 400'üncü yaşını doldurduğu 2009 yılı, tüm dünyada Astronomi Yılı olarak kutlandı. Yıl boyunca düzenlenen etkinliklere yaklaşık 140 ülke katıldı. Etkinliklerin koordinatörlüğünü, Münih yakınlarındaki Garching'de bulunun Uluslararası Astronomi Birliği'nden astronom Pedro Russo üstlendi. Russo, herkese astronominin kapılarını aralamak için çalıştıklarını belirtti.
Astronom şöyle konuştu: "Astronomiyi insanların ayağına getiriyoruz. Amatör gözlemciler kendi teleskoplarını kullanıma sunuyor, gözlemevleri herkese kapıların açıyor. Böylece tüm insanlar bir kere teleskopla gökyüzündeki cisimlere bakma imkânı buluyor. Astronomi yılı nedeniyle özel gösteriler ve konferanslar düzenlendi. Astronomlar ve uzmanlar evren hakkında bilgiler verip, Dünya Astronomi Yılı'nı kutlamanın neden bu kadar önemli olduğunu anlatıyor."
Yıldızların büyüsü
Düzenlenen etkinlikler büyük ilgiyle karşılandı. Ancak Russo'ya göre yıldızların büyüsüne kapılmak için çıplak gözle gökyüzüne bakmak bile yeterli. Astronom, uzman ekibiyle birlikte mümkün olduğunca çok insanı modern astronomideki gelişmelerden haberdar etmek için uğraştıklarını belirtiyor.
Russo, astronomi biliminde yaşanan gelişmeleri şu sözlerle özetliyor: "Astronomi altın çağını yaşıyor. Galileo Galilei 1609 yılında ilk kez gökyüzüne bir teleskop doğrultu. Johannes Kepler ise 'Yeni Astronomi' adlı eseriyle bilimde yepyeni bir çığır açtı. O dönemde astronomi için yeni bir çağ başlamıştı: Yıldız falcılığı devri kapanıp, modern bilim devri açıldı."
Sorular hâlâ aynı
Öte yandan gökyüzü âşıkları, sonsuz karanlığa hâlâ ilk günkü şaşkınlık ve merakla bakmayı sürdürüyor. Russo'ya göre yaşanan tüm teknolojik gelişmelere, yeni cihazlara, son teknolojiyle donatılmış gözlemevlerine, yüksek dağların tepelerine ya da uydulara yerleştirilen dev teleskoplara rağmen, evrenle ilgili en temel sorular değişmedi: "Enteresan bir şekilde astronominin cevap aradığı en önemli sorular hâlâ değişmedi. Dev bir yapbozun üzerinde çalışıyoruz. Her gün eklediğimiz birkaç parça, bütünü görebilmek açısından çok da yardımcı olmuyor. Evren nasıl oluştu? Gezegenimizde yaşam nasıl ortaya çıktı? Bu soruları Yunan filozofları da sormuştu. Elbette ki o zamana kıyasla kâinatla ilgili daha fazla şey biliyoruz. Kara deliklerin ve bunların enerjilerinin oluşumda rol oynadığını biliyoruz örneğin. Ancak temel sorular aynı ve bu gayet şaşırtıcı. Öte yandan yanıtlara giderek daha çok yaklaşıyoruz."
© Deutsche Welle Türkçe
Dirk Lorenzen / Çeviri: Banu Ertek
Editör: Hülya Köylü