MHP’den medyaya büyük gözaltı
7 Ekim 2021ABD merkezli Chrest Foundation'ın Türkiye'deki kimi medya ve sivil toplum kuruluşlarına yaptığı yardımları açıklamasının ardından Türkiye'de başlayan "yabancı fonlar ve basın özgürlüğü” tartışması büyüyor. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun'un Türkiye'de demokrasiyi kimseye "yedirmeyeceklerini” söylemesiyle birlikte AKP; sosyal medyaya denetim öngören yasal düzenleme için çalışırken, MHP de yurtdışından fon alan medyayı gözetim altına alacak bir yasa teklifi hazırladı.
"Yabancı Kaynaklardan Fonlanan Bazı Faaliyetler Hakkında Kanun Teklifi” başlığındaki teklif, internet ve sosyal medya dahil olmak üzere her türlü basılı, görsel ve işitsel mecrada habercilik, yayıncılık, yorumculuk veya kanaat oluşturuculuğu gibi bilgi aktarım faaliyetlerinde bulunanları kapsıyor.
Teklifin gerekçesinde bu faaliyetleri yapanların yabancı kaynaklar ile finanse edilmesi durumunda ‘özel bir statü' içinde değerlendirilmeleri ve bu statüye sahip kişi ve kuruluşların ‘açıkça' bilinmesi gerektiği belirtiliyor. Bu gerekçeyle teklifte yurt dışından doğrudan veya dolaylı fon alan, fonlar üzerinden gelir elde eden tüm kurum ve kişilerin mutlaka bir "Yabancı Merkez Temsilcisi” görevlendirmesi ve o görevli kişinin de İçişleri Bakanlığı'yla irtibat halinde olması isteniyor. Teklife göre "medya temsilcisi” İçişleri Bakanlığı'na başvurarak, bakanlıktaki yabancı merkez temsilcisi siciline kayıt yaptırmak zorunda.
"Fonlar iktidara eleştiri koşuluyla veriliyor”
Teklifle ilgili olarak DW Türkçe'ye konuşan MHP Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, "Amacımız; kimin ne yaptığını, hangi faaliyette bulunduğunu şeffaf bir şekilde göstermek. Çünkü sadece iktidar düşmanlığı yapmak için fon alanlar ve sonra da basın özgürlüğünün arkasına sığınan kişi ve kurumlar var. Bu fonlar bedava verilmiyor. İktidara eleştiri koşuluyla veriliyor. Bunu önlemek derdindeyiz. Bakın; biz geliri, ne yaptığı belli olan BBC'yle ya da DW'yle ya da Rus ajanslarıyla uğraşmıyoruz. Herkes neyle uğraştığımızı çok iyi biliyor. Bu ülkede 5.kol faaliyeti istemiyoruz” diyor.
Teklifte; İçişleri Bakanlığı'na kaydolan her kurum ve kişinin bakanlığa düzenli olarak faaliyet raporu sunması isteniyor. Medya platformları, vergilendirme konusunda da bakanlığı bilgilendirmekle yükümlü. Medya platformlarının ya da kişilerin yurtdışından aldıkları fonların kullanımını nasıl raporlayacaklarına ilişkin RTÜK'ün de bir yönetmelik çıkarması öngörülüyor.
Teklifte ceza hükümleri de var. Yabancı merkez temsilcisi belirlemeyip, İçişleri Bakanlığı'na başvurmayan platform ya da kişilere iki yıldan beş yıla kadar hapis ile 100 bin liradan bir milyon liraya kadar para cezası öngörülüyor. Faaliyetlerini İçişleri Bakanlığı'na bildirmeyen kurum ve kişilere de bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası isteniyor.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, "Herkes kaydını iyi tutsun, vergisini versin. İş ve vergi hukukuna aykırı bir şey yapmasın. Özgür habercilik yapmak için yola çıkanlar, başka faaliyetlere girişmesin. Basın özgürlüğüyle derdimiz yok. Kanun teklifimizi iyi okuyanlar, bizi iyi anlayacaktır” diyor.
Gazetecilik örgütleri ayakta
Türk medyasına yabancı fon tartışması başladığında Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun "Kamu düzeninin korunması ve halkımızın doğru haber hakkının teminat altına alınması amacıyla ihtiyacımız olan düzenlemeleri en kısa sürede tamamlayacağız” demişti. Avrupa Gazeteciler Birliği (AEJ), Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI), Gazeteciler Cemiyeti ve sendikalar bu açıklamaya tepki göstermişti. Gazetecilik örgütleri MHP'nin teklifine karşı şimdi tepkilerini daha da yükseltmiş durumdalar.
IPI Türkiye Programı Koordinatörü Renan Akyavaş, Türkiye'de basın özgürlüğü ve MHP'nin hazırladığı yasa teklifi konusunda bilgi almak ve değerlendirmelerde bulunmak için TBMM'yi de ziyaret ettiklerini anlatırken sadece CHP, TİP ve HDP'li vekillerle biraraya gelebildiklerini söylüyor. Tüm siyasi ve toplumsal muhalefetin MHP'nin teklifine karşı durması gerektiğini anlatan Akyavaş, "MHP'nin teklifi medya için ciddi bir tehdit. Türkiye'de bugün bağımsız medya içeriği üretebilmenin tek yolunun yurtdışından gelen fonlarla açıldığının herkes farkındayken şimdi o yol tamamen kapatılmaya çalışılıyor. Ciddi endişelerimiz var. Fon alan medya kuruluşları zaten açıkça her şeylerini ortaya koyuyorlar. MHP'nin yapmak istediği; bağımsız gazeteciliğin sürmesi adına verilen fonları kesmek. Endişelerimizi her platformda dile getireceğiz. İtirazımıza devam edeceğiz” mesajı veriyor.
"Gazetecileri fişlemenin dik alası”
Gazeteciler Cemiyeti Başkan Yardımcısı Yusuf Kanlı da, fon alan medya platformu ile kişilerin zaten Maliye Bakanlığı'na bildirimde bulunduğuna, düzenli olarak faaliyet raporu yayınladığına dikkat çekiyor. Kanlı, "Şimdi yapılmak istenen; fon aldığını kayıt altına aldıran her gazetecinin fişlenmesidir. Böylesi çağdışı, öteleyici bir yaklaşımla gazetecilerin hedef gösterilmesinin önünü açacaklar. Gazetecileri fişlemenin dik alasıdır ve basın özgürlüğüyle uzaktan yakından ilgisi yoktur. Elbette kabul etmiyoruz” çıkışında bulunuyor.
Türkiye Gazeteciler Sendikası Ankara Şube Başkanı Esra Koçak da, MHP'nin ya da AKP'nin medyayı baskılamak için her türlü girişimin içinde olduğunun bilindiği bir ortamda MHP'nin temel amacının baskıyı daha da artırmak olduğunu söylüyor. Koçak, bağımsız medyayı korumak için çalışacaklarını belirtirken "Çok uzun süredir insanlar haberi nerelerden okuması gerektiğine karar vermiş ve o mecralara yönelmiştir. İktidar da bunun farkında olduğu için o mecraları kapatmak ya da cezalarla yıldırmak çabası içindedir. Fonları kısıtlamak ya da bu fonları alanları yabancı ülkelerin propagandasını yapmakla suçlamak adına atılan tüm adımların bağımsız medyayı düşmanlaştırmak için atıldığı barizdir. Buna izin vermeyeceğiz” diyor.
Hilal Köylü / Ankara
©️ Deutsche Welle Türkçe