Meşale Tolu hakim karşısına çıktı

Muhabirlik ve çevirmenlik yaptığı Türkiye'de 6 Mayıs’ta "terör örgütü üyeliği" suçlamasıyla tutuklanan Alman vatandaşı Meşale Tolu, bugün ilk kez hakim karşısına çıktı. Yasadışı Marksist-Leninist Komünist Parti (MLKP) üyelerinin cenaze ve anmalarına katıldığı gerekçesiyle "terör örgütü propagandası yapmak” ve “terör örgütüne üye olmakla" suçlanan Tolu için 15 yıla kadar hapis cezası isteniyor. İstanbul 29’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek davanın Tolu ile birlikte 15’i tutuklu olmak üzere, toplam 18 sanığı bulunuyor.

Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda 3 yaşındaki oğlu ile birlikte tutukluluğunu geçiren Meşale Tolu’nun avukatı Ezgi Güngördü, DW Türkçe’ye yaptığı açıklamada “Hazırlanan iddianame hukuki bir metin olma özelliğine sahip değil. Tahliye istiyoruz” dedi.

Dava ile ilgili DW Türkçe’ye bilgi veren Meşale Tolu’nun avukatı Ezgi Güngördü, Etkin Haber Ajansı (ETHA) adına çalışan Meşale Tolu’nun yasalara göre hiçbir suç unsuru bulunmayan eylem ve davranışlardan dolayı Mayıs ayından beri tutuklu bulunduğunu ifade etti. İddianamede Tolu’nun yasa dışı Marksist-Leninist Komünist Parti (MLKP) üyesi olmakla suçlandığını kaydeden Güngördü şunları söyledi:

“Bunun için kanıt olarak Tolu’nun Yeliz Erbay, Şirin Oter, Suphi Nejat Ağırnaslı ve Suriye’de ölen Ivana Hoffman gibi MLKP üyelerinin cenaze ve anmalarına katılması delil olarak gösteriliyor. Ayrıca 17-25 Aralık döneminde hükümet içindeki yolsuzlukları protesto eden eylemlere katıldığına ilişkin görüntüler üzerinden suçlanıyor. Bir de evinde Marksist Teori dergisinin tek bir sayısının tek bir nüshası bulunmuş. Bu dergiyi örgüt üyeliğine delil olarak gösteriyorlar. Üstelik bu sayı hakkında herhangi bir toplatma kararı bile yok. Oysa böyle bir derginin, bu alanda çalışan bir gazetecinin evinde çıkması çok normal.”

Gizli tanık ifadesi

Tolu’nun Ezilenlerin Sosyalist Partisi’ne (ESP) üye olmasının da hazırlanan iddianamede “terör örgütü üyeliği” ile eşdeğer tutulduğuna işaret eden Avukat Gündoğdu, iddianamenin son yıllarda Türkiye’de Ergenekon, Balyoz, KCK gibi pek çok davada olduğu gibi büyük ölçüde gizli tanık ifadelerine dayandırıldığına işaret etti. Gizli tanığın Meşale Tolu hakkında “Ben bu kişiyi, isim olarak tanımam. Ama MLKP terör örgütü adına Gazi mahallesi alan yapılanması içinde yer alır. Ayrıca örgütün kadın yapılanması olan Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM) tarafından organize edilen eylemlere katılır” dediğini ifade eden Güngördü şu değerlendirmeyi yaptı:

“Gizli tanığın bu ifadesi 2015’ten kalma. O tarihte bu suçlamalar nedeniyle Meşale Tolu hakkında herhangi bir soruşturma yürütülmezken, bakıyoruz 2017’de bu ifade üzerinden Tolu tutuklanıp cezaevine konuluyor. Üstelik gizli tanık hem ‘tanımıyorum’ diyor hem de örgüt üyesi olduğunu söyleyebiliyor. Biz bu gizli tanık ifadelerini, dosyayı kabarık tutmak için bulunmuş bir şey olduğunu düşünüyoruz.”

İddianameyi “hukuka aykırı bir metin” sözleri ile tanımlayan Tolu’nun avukatı “AİHM kararlarına göre ölen kişinin kim olduğundan bağımsız olarak, kişi kendi inancı doğrultusunda cenaze etkinliği düzenleyebilir ya da böyle bir etkinliğe katılabilir. Yani ortada bir suç yok"  diye konuştu.

Duruşma Silivri'de görülüyor

Meşale Tolu’nun da aralarında olduğu 15’i tutuklu 18 kişi ilk kez 11-12 Ekim’de hakim karşısına çıkıyor. Duruşma Silivri Cezaevi Yerleşkesi’nde görülüyor. Ailesi Almanya’da yaşayan Meşale Tolu’nun yargılanacağı dava Alman makamları tarafından da yakından takip ediliyor. Türkiye'nin Almanya Büyükelçisi Martin Erdmann, Ağustos ayının son günlerinde Die Welt gazetesinin Türkiye muhabiri Deniz Yücel ve Berlinli insan hakları savunucusu Peter Steudtner'i Silivri Cezaevi'nde ziyaret ettikten sonra Bakırköy Cezaevi’nde bulunan Meşale Tolu ile de bir görüşme gerçekleştirmişti.  Ziyaretin ardından bir açıklama yapan Alman Dışişleri Bakanlığı, Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda yatan Tolu ve oğlunun durumunun şartlar çerçevesinde iyi olduğunu belirtmişti.

Tolu’nun avukatı Ezgi Güngördü, kendilerinin de Alman Konsolosluğu ile temas halinde olduklarını belirtti. Güngordü, Tolu’nun Alman vatandaşı olmasından dolayı iade talebi olup olmadığına ilişkin olarak ise “Tolu'nun Alman vatandaşı olması sebebiyle Almanya'ya iade edilmesi yönünde herhangi bir talebi yok. Dolayısıyla Alman yetkililerin pozisyonu, dava sürecini takip etmek ile ilgili sadece” dedi.

3 yaşındaki oğlu ile kalıyor

Meşale Tolu, 5 aydır tutuklu bulunduğu Bakırköy Kadın Cezaevi'nde 3 yaşındaki oğlu Serkan ile birlikte kalıyor. Avukatının verdiğin bilgilere göre yaklaşık 10 kişilik bir koğuşta kalan Tolu ve oğlunun sağlık durumu iyi. Ancak 3 yaşındaki Serkan’ın kreş yaşının gelmesi dolayısıyla Tolu’nun avukatları çocuğun bakımı açısından da Tolu’nun tahliyesini talep ediyor.

Aram Ekin Duran / İstanbul

© Deutsche Welle Türkçe