Merkel: Hong Kong'da özgürlükler garanti altına alınsın

Almanya Başbakanı Angela Merkel, beraberinde iş insanlarından oluşan bir heyet ile birlikte üç gün sürecek Çin ziyaretine başladı. Çin Başbakanı Li Kıçiang ile Cuma günü bir araya gelen Merkel, Hong Kong'da insanların haklarının ve özgürlüklerinin garanti altına alınması gerektiğini söyledi.

Merkel'in Sözcüsü Steffen Seibert Twitter'dan yaptığı paylaşımda Merkel'in Li'ye "Hong Kongluların hakları ve özgürlükleri garanti altına alınmalı. Çözüm ancak diyalogla olur, şiddeti önlemek için elinizden geleni yapın" dediğini söyledi.

Ziyaretini Hong Kong'da yaşanan protestoların gölgesinde yapan Merkel düzenlenen basın toplantısında Çin Başbakanı ile Hong Kong konusunu görüştüklerini ve Hong Kong'da barışçıl bir çözüme ihtiyaç duyulduğunu söylediğini kaydetti. Li'nin de Hong Kong'da karışıklığı önlemek istediklerini söylediği bildirildi.

Merkel'in ziyaretinden birkaç gün önce Hong Konglu aktivist Joshua Wong Almanya Başbakanından "diktatör Çin rejimine karşı" destek istemişti. Wong'un Merkel'e yazdığı ve Bild gazetesinde yayımlanan mektupta Wong, Merkel'den aktivistlerle görüşmesini talep etmişti.

Amanya, Çin'i insan hakları ihlalleri konusunda eleştiriyor. Alman Dışişleri Bakanlığı'nın Çin'in Sincan Bölgesi'ndeki Müslüman Uygurlara uyguladığı sert tutumu eleştirmesi, iki ülke arasında gerginlik yaratmıştı.

Ticaret odaklı ziyaret 

Almanya Başbakanı Angela Merkel'in Çin ziyaretinin en önemli gündem maddesini ise ticari ilişkiler oluşturuyor. Merkel, Li ile yaptığı görüşme sonrasında Merkel ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşı ve gümrük tarifelerinde karşılıklı yapılan değişikliklerin diğer ülkeleri de etkilediğini ve yakında çözüme kavuşmasını umduğunu söyledi.

Merkel AB ve Çin arasında planlanan ticari anlaşmanın yakında tamamlanmasını umduğunu da sözlerine ekledi. 

Ticaret odaklı ziyareti sırasında Merkel'in Li ile hava ulaşımı, yeşil enerji, finans ve eğitim alanlarında 11 anlaşma imzaladığı bildirildi. Merkel Almanya'ya Çinli firmaların yatırım yapmasından da memnuniyet duyacaklarını kaydetti.

Merkel üç günlük ziyareti kapsamında Çin Devlet Başkanı Şi Cinping tarafından da kabul edilecek. Pekin'in ardından Vuhan kentine geçecek olan Merkel, burada da bazı firmaları ziyaret edecek ve Huazhong Üniversitesi'nde öğrencilerle bir araya gelecek.

Hem ortak hem rakip

Merkel ziyaret öncesinde yaptığı açıklamalarda, Çin ile ekonomik ilişkileri tanımlamak için "Çin stratejik bir ortak ama aynı zamanda bir rakip" ifadesini kullandığı dikkati çekmişti. Çin Almanya'nın ABD ve Fransa'dan sonra en büyük ithalat pazarı ama aynı zamanda en önemli ihracat pazarı. 2018 yılında iki ülke arasındaki ticaret hacmi 200 milyar doları bulmuştu. Bu nedenle 3'üncü çeyrekte teknik resesyona girmesi beklenen Alman ekonomisi için Çin büyük önem taşıyor.

Ancak Çin giderek Almanya'nın ekonomik rakibi olarak görülüyor. Yıl başında Alman Sanayi Birliği Çin ekonomik modeli ile sistematik rekabet için uyarıda bulunmuştu. Ekonomide bir yavaşlama olması halinde Almanya'nın Çin ile ticari ilişkilerini geliştirme çabaları sekteye uğrayabilir.

Öte yandan Çin'in "yeni İpek Yolu” projesi Batı'da endişe yaratıyor. Çin'in sadece ekonomik değil siyasi nüfuzunu da arttırabileceği endişesi hâkim.

Almanya arabulucu

ABD ve Çin arasında devam eden ticaret savaşlarının Almanya'nın iki ülke ile olan ilişkilerini de etkileyebileceği endişesi var. İran'ın nükleer anlaşmadaki sorumluluklarından geri adım atması sonrası Çin'den İran'a yapılan ekonomik destek teklifleri üzerine ABD Başkanı Donald Trump Almanya'dan Çin, İran ve ABD arasında arabulucu olmasını istemişti.

DW,dpa,Reuters/MK,SSB, JD

© Deutsche Welle Türkçe