1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Mavi Kart tartışması

29 Nisan 2012

Yabancı nitelikli işgücünü çekmeyi amaçlayan Mavi Kart, Almanya’yı cazibe merkezi yapabilecek mi?

https://p.dw.com/p/14mnR
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Avrupa Birliği'nin 2009 yılında kararlaştırdığı Mavi Kart düzenlemesi, yaklaşık 3 yıl sonra Almanya’da uygulanmaya başlıyor. Mavi Kart ile AB üyesi olmayan ülkelerden yüksek mesleki niteliklere sahip kişilerin çalışmak amacıyla Avrupa’ya gelmesi kolaylaştırılıyor.

Almanya’da süren göç tartışmaları nedeniyle Mavi Kart uygulamasının yürürlüğü girmesi gecikti. Hükümet, uygulamanın yeni bir göç dalgası yaratmayacağı, Almanya ekonomisine katkı sağlayacağı konusunda kamuoyunu ikna etmeye çalıştı.

Federal İçişleri Bakanı Hans-Peter Friedrich
Federal İçişleri Bakanı Hans-Peter FriedrichFotoğraf: picture-alliance/dpa

Mavi Kart'a sahip olmak isteyen yabancıların, öncelikle Almanya’daki bir işverenden teklif alması gerekiyor. Adayların yüksek okul diploması ya da beş yıllık mesleki deneyim sahibi olmaları şart. Bir diğer önemli koşul ise, çalışanların alacakları yıllık ücretin, belirlenen sınırın üzerinde olması. Federal İçişleri Bakanı Hans-Peter Friedrich, "Eğer bir çalışan yıllık 45 bin euro ücret alacaksa, bu zaten işverenin bu çalışana ihtiyacı olduğunu ve ayrıca bu çalışanın da işinin ehli olduğunu gösterir“, dedi.

Mavi Kart için yıllık asgari 45 bin euroluk ücret almak gerekiyor. Almanya’da işgücü açığının daha yüksek olduğu meslek gruplarında bu asgarî sınır, 35 bin euro olarak belirlendi. İçişleri Bakanı Friedrich, 35 bin euronun, doktor ya da mühendislerin Almanya'ya gelebileceği taban ücret olmadığını sadece yasal düzenlemede belirlenen alt sınır olduğuna dikkat çekti.

Ücret dampingi eleştirisi

Sosyal Demokrat Parti milletvekili Daniela Kolbe
Sosyal Demokrat Parti milletvekili Daniela KolbeFotoğraf: picture-alliance/ZB

Mavi Kart konusunda yapılan meclis oturumunda, muhalefet partileri, belirlenen yıllık ücret limitini eleştirdi. Zira Avrupa Birliği yönetmeliklerine göre bu asgari sınırın, ülkedeki ortalama yıllık ücretin en az 1,2 katına denk gelmesi gerekiyor. Ana muhalefetteki Sosyal Demokrat Parti milletvekili Daniela Kolbe, gelir limitinin düşürülmesinin Almanya’daki ücretlerde dampinge yol açabileceğini şu sözlerle belirtti:

"Bu limit Avrupa hukukuna da iş ve işçi piyasasına göre de düşük. Burada kalifiye işgücünden bahsediyoruz. Mühendislerden, fizikçilerden, matematikçilerden bahsediyoruz. 35 bin euro yıllık gelir, bu branşlarda yeni başlayanlar için bile ücretlerde damping anlamına gelir. Çünkü Almanya'da kamu sektöründe yeni başlayanlar bile yılda en az 40 bin euro kazanıyor.“

Oturum izni tartışması

Mavi Kart'a yönelik bir başka eleştiri ise, oturum izninin ilk aşamada 3 yıl ile sınırlı olması. Göçmen çalışanlar, iyi düzeyde Almanca öğrenmeleri durumunda oturumlarını, 3 yılın sonunda, 2 yıl daha uzatabilecekler. İşverenlerinden süresiz iş teklifi alanlar ise “sürekli oturum” alabilecekler. Üç yıl sonunda işlerini kaybeden ve iyi düzeyde Almanca bilmeyenlerin durumu ise belirsiz.

Yeşiller Partisi milletvekili Memet Kılıç
Yeşiller Partisi milletvekili Memet KılıçFotoğraf: Memet Kilic

Yeşiller Partisi milletvekili Memet Kılıç, Mavi Kart uygulamasının bir çok açıdan sorunlar içerdiği görüşünde. Kılıç, meslekî donanımı İngilizce olan bir bilgisayar mühendisinin, sadece Almanca dilinde yetersiz olması nedeniyle şansını kaybetmemesi gerektiğini belirterek, aksi halde Almanya'nın sadece Almanca konuşulan İsviçre ve Avusturya'dan kalifiye eleman bulabileceğine dikkat çekti. Kılıç, mevcut haliyle uygulamanın, Almanya’yı cazibe merkezi yapmayacağını vurguladı:

"Federal hükümet gerçekten de bu sınırlı oturum izni ile Almanya'nın yurtdışındaki nitelikli işgücü için cazip hale geleceğine inanıyor mu? Gerçekten de bu insanların böyle sınırlı bir oturum izni varken geleceklerini Almanya'da planlayacaklarına inanıyor musunuz? Yüksek niteliklere sahip kişiler, kendilerine daha iyi güvenceler sunan, daha garantili oturum hakları veren devletleri tercih edeceklerdir.“

© Deutsche Welle Türkçe

Sabine Kinkartz / Çeviren: Gezal Acer

Editör: Ayhan Şimşek