"Mahkeme, AYM kararını görmezden geldi"
7 Mayıs 2016Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın da şikâyetçisi olduğu davada MİT TIR'larına ilişkin haber ve yazıları için hapis cezasına çarptırıldı. Tutuksuz yargılanan Dündar ve Gül, kararı temyize götürmeye hazırlanıyor. DW Türkçe'ye konuşan Dündar ve Gül'ün avukatları, "Anayasa Mahkemesi kararına rağmen ceza verilmesi, mahkeme üzerindeki siyasi baskıdan kaynaklı. Hukuki sürecin sonunda Dündar ve Gül er ya da geç beraat edecek" diyor.
Yurtdışı yasağı kalktı
Dün Çağlayan Adliyesi'nde görülen ve Can Dündar'a yönelik silahlı saldırı ile gündeme oturan davada, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi "devletin gizli kalması gereken bilgilerini temin edip yayımlamak"tan Can Dündar'a 7 yıl, Erdem Gül'e 6 yıl hapis cezası verdi. Mahkeme daha sonra takdir hakkını kullanarak Dündar'ın cezasını 5 yıl 10 aya, Gül'ün cezasını ise 5 yıla indirdi. Ayrıca davanın temyiz için Yargıtay'a gideceğinden hareketle Dündar ve Gül için tutuklama kararı vermeyen mahkeme gazetecilerin yurtdışına çıkış yasağını da kaldırdı.
Yayınladıkları haberler nedeniyle Savcılık tarafından casusluk ile suçlanan Can Dündar ve Erdem Gül, dünkü karar duruşması sonunda "casusluk, hükümeti devirmeye teşebbüs" suçlamalarından beraat etti. Dündar ve Gül'e yöneltilen "FETÖ-Fethullah Gülen Terör Örgütü/PDY-Paralel Devlet Yapılanması'na yardım" iddiasına yönelik olarak ise, "FETÖ/PDY" davasında kesinleşmiş yargı kararı bulunmadığı için dosyayı ayırma kararı verildi.
Peki, Türkiye'de basın ve ifade özgürlüğüne yönelik siyasi baskıların sembolü haline gelen Dündar-Gül davasında bundan sonraki süreç nasıl işleyecek?
"Önümüzde uzun bir süreç var"
Mahkeme tarafından verilen hapis cezasının hukukun açık ihlali olduğunu ifade eden Dündar ve Gül'ün avukatları, sürecin dönüp dolaşıp yine Anayasa Mahkemesi'ne gideceğini ve Anayasa Mahkemesi'nin de Dündar ve Gül hakkındaki kararının beraatle sonuçlanacağını belirtiyorlar.
DW Türkçe Servisi'ne konuşan Dündar ve Gül'ün avukatlarından Ergin Cinmen, "Dava dosyası içinde Anayasa Mahkemesi'nin tutuklamaya bile kanıt yok kararı varken, hapis cezası verilmesi hukuk sınırları içerisinde açıklanabilir bir durum değil" diyor. Anayasa Mahkemesi'nin davaya konu olmuş haberleri ifade ve basın özgürlüğü kapsamında değerlendirmesine ilişkin kararına vurgu yapan Cinmen, "Elbette biz mahkemenin kararını temyiz edeceğiz. Ardından dava Yargıtay'a gidecek. Pek ihtimal vermiyoruz ama eğer Yargıtay da kararı onarsa, eninde sonunda hapis kararı bireysel başvuru ile tekrar Anayasa Mahkemesi'nin önüne gelecek. Burada da zaten Anayasa Mahkemesi, önceki kararının bağlayıcılığı ile hareket edecektir. Çok açık beraat kararı çıkması gerekiyor. Ama önümüzde uzun bir süreç var" diye konuşuyor.
"Erdoğan'ın açıklamaları etkiledi"
Avukat Tora Pekin ise mahkemenin hapis cezası kararının hukuki değil siyasi bir karar olduğuna işaret ediyor. Pekin, Basın Kanunu'na göre 4 aylık dava açma süresinin çok aşılmasına rağmen açılan davanın baştan itibaren hukuksuzluklar içerisinde devam ettirildiğini dile getiriyor. Mahkemenin üzerinde ağır bir siyasi baskı olduğunu öne süren Pekin, "Aksi takdirde hukuki olarak ortada Anayasa Mahkemesi'nin kararı dururken, hapis cezası verilmesi mümkün değildi. Bu süreçte gerek Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gerekse Adalet Bakanı'nın Dündar ve Gül'ü toplum gözünde suçlu konumuna düşüren açıklamaları birincil derecede etkili oldu" değerlendirmesinde bulunuyor.
Can Dündar'a yönelik gerçekleştirilen silahlı saldırının failine ilişkin Emniyet soruşturmasının da sürdüğünü anlatan Avukat Tora Pekin, şunları söylüyor:
"Şu an normal prosedür devam ediyor. Fail dışında saldırıdan önceden haberi olduğu düşünülen iki kişinin daha gözaltında olduğu belirtiliyor. Bizim açımızdan saldırı kadar vahim olan olay, etrafında onlarca polisin görev yaptığı Adliye Binası'nın önünde silahlı bir kişinin nasıl tüm gün dolaştığıdır. Burada devletin açık bir güvenlik kusuru var."
92 gün cezaevinde kalmışlardı
Dündar ve Gül hakkında MİT TIR'larındaki silahların görüntüleri ve mühimmata ilişkin kriminal raporunu haberleştirdikleri gerekçesiyle mayıs ve haziran 2015’te soruşturma başlatılmıştı. Soruşturmanın ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dündar için “Bedelini ağır ödeyecek, öyle bırakmam onu” açıklamasında bulunmuştu. 27 Kasım 2015 günü ifadeye çağrılan Dündar ve Gül İstanbul 7. Sulh Ceza Hâkimliği tarafından tutuklanmıştı. Tutukluluğun 92. gününde ise Anayasa Mahkemesi'nin hak ihlali kararıyla tahliye edilmişlerdi. Erdoğan, Anayasa Mahkemesi'nin söz konusu kararına tepki olarak, “Karara uymuyorum, saygı da duymuyorum” ifadelerini kullanmıştı.
© Deutsche Welle Türkçe
Aram Ekin Duran