Kar tanelerinin yaşam döngüsü

Taze yağmış karın basınca çıkan çıtırtılı sesi ve huzur dolu bir sessizlik: Çoğu insan özellikle de yeni yıl ya da Noel gecelerinde böyle bir görüntü hayal eder. Ancak karlı manzaralar sadece uzaktan değil yanında da çok güzel.

Kar, aslında donmuş haldeki sudan başka bir şey değil. Bir su damlası atmosferin yüksek katmanlarında, bir parça toz ya da kurum parçasının etrafında toplanarak soğukta donuyor. Sıcaklığın ise eksi 4 ila eksi 20 arasında olması gerekiyor.

Bir kar tanesi, 0,1 milimetre çapında düz altıgen bir temel üzerinde başlıyor. Şekil, H2O’daki hidrojen yapısının moleküller arası gücüne bağlı olarak ortaya çıkıyor.

Altıgen kristaller üzerinde daha fazla su donmaya başlayınca, kar taneleri etrafında uzantılar ortaya çıkmaya başlar. Bulutlardaki nem ve sıcaklığa bağlı olarak kar taneleri sonsuz olasılıkta şekle sahip olabilir.

Bir kar tanesinin bulutlardan yeryüzüne düşmesi 1 saat kadar sürüyor. Eksi 5’ten daha yüksek ısı ve daha nemli ortamlar daha büyük kar tanelerine yol açarken, düşük sıcaklık ve daha kuru koşullar –kutuplar gibi- iğneli buz ve kristallerin yoğun olduğu kar tanelerini ortaya çıkarıyor.

Daha nemli ve geniş kar taneleri kardan adam yapmak için daha elverişli. Daha küçük ve soğuk kar taneleri ise daha kuru toz halinde kardan oluşan bir ortam yaratır.

Karlardan oluşan buzullar yıllar içinde gelişir. Mavi ya da yeşil renkli, küflenmiş gibi görünen buzullar ise iklim değişikliğinin bir işaretidir.

Karın beyaz rengi aslında optik bir illüzyon: Kar sudan oluşur ki o da renksizdir. Ancak su kristalleri ayna gibi hareket ediyor ve aynı anda tüm farklı ışık frekanslarını yansıtıyor. Bu da gözlerimize beyaz bir renkmiş gibi geliyor.

Kökenlerinden ayrı olarak, kar taneleri bizi güzellikleri ve bireysellikleriyle büyülemeye devam edecek. Ve tabii kısa süreli ömürleriyle de: Yere düşen kar tanesi bir süre sonra yeniden eriyerek eski haline yani suya dönüşüyor… © Deutsche Welle Türkçe