Küba'nın kahramanı ve diktatörü Fidel Castro
26 Kasım 2016Fidel Castro saatler süren konuşmalar yababilirdi. Karizmatik devrim liderinin zaman zaman bu konuşmaları 5 ila 7 saati bulurdu. Hiç bir zaman "ezeli düşmanı" ABD'yi eleştirmekten yorgun düşmezdi. Ülkenin izin verilen tek partisi Küba Komünist Partisi'nin lideri Fidel Castro, 2012 Nisan ayındaki konuşmasında "Yankee'ler hiç bir zaman ülkelerimizdeki toprağın, suyun, maden ocaklarının ve doğal kaynaklarının kontrolünü sağlayamayacak" demişti.
Ona birçok Kübalının hitap ettiği şekliyle Fidel, çok erken dönemde sosyalizme gönül vererek, hayatı boyunca eşitlik ve Küba'nın bağımsızlığı için mücadele etti. Kapitalist ekonomilere sahip sanayi ülkelerinden nefret ediyordu.
Hukuk fakültesinden militan liderliğine
Fidel Alejandro Castro Ruz, 1962 yılında Küba'nın doğusundaki Biran'da dünyaya geldi. Kimi tarihçiler doğum yılını 1927 olarak kabul ediyor. Fidel ve altı kardeşi refah içinde büyüdü. Hukuk fakültesini bitirdikten sonra Havana'da avukatlık yapmaya başladı. Müvekilleri, yoksul kesimlerde oturan insanlardı. Fidel Castro henüz öğrenciyken siyasetle ilgiliydi ve 1952 yılında parlamento seçimlerinde aday oldu. Ne var ki seçimler yapılamadan ABD tarafından desteklenen Fulgencio Batista, darbeyle iktidara geçti.
O andan itibaren Castro, Batista'yı yönetimden indirmek için mücadele etmeye başladı ve kısa sürede kendisiyle aynı görüşte olanları etrafında topladı. O isimlerden biri de Ernesto "Che" Guevara idi. Castro'nun 1953 ve 1955 yıllarında Batista iktidarını devirme girişimi başarısızlıkla sonuçlandı ve "Comandante en jefe" militanlarıyla birlikte dağlara kaçmak zorunda kaldı. Castro'nun biyografisini kaleme alan Alman gazeteci Volker Skierka, "Castro, Batista'yı yerinden edeceğiz dediğinde çoğu kişi onun akıl sağlığından şüphe etmişti" diyor.
Ne var ki, daha sonra onu birçok Kübalı'nın gözünde "kurtarıcı" yapan zaferi kazandı ve Batista'nın tek çaresi kaçmak oldu. Artık 1 Ocak 1959'da Castro Küba'nın yeni lideriydi.
Sonra Küba ona ait oldu
Castro, sosyalist planlarıyla ABD'nin öfkesini her geçen gün daha da üzerine çeker oldu. Kendisine Demokratik Almanya Cumhuriyeti DDR'in de aralarında bulunduğu Doğu Bloku ülkelerinde müttefikler buldu. Alman Dışişleri Bakanlığı verilerine göre, o dönem 30 bin Kübalının özellikle Doğu Almanya'da üniversite öğrenimi gördüğü tahmin ediliyor. Sovyetler Birliği de Küba'yı mali olarak destekleyerek, 1962 yılında adada orta menzilli füzeler konuşlandırdı. ABD sert tepki gösterse de "Küba krizi” korkulan "nükleer savaş" olmadan bitirilebildi. Aynı yıl ABD‘nin uygulamaya koyduğu ticaret ambargosu günümüzde hala iki ülke ilişkilerine ve Küba ekonomisine zarar vermeye devam ediyor. Sovyetler Birliği'nin çöküşüyle, birliğe bağımlı Küba'nın ekonomisi bir kez daha zarar gördü.
Castro en başından beri sürekli olarak devlete dayalı eğitim ve sağlık sistemine yatırım yaptı. Bu yatırımlar sayesinde Küba'nın eğitim ve sağlık sistemleri günümüzde bile bölgedeki en güçlüler arasında yer alıyor. Almanya'nın eski Küba Büyükelçisi Bernd Wulffen, Castro‘nun aynı zamanda halkının düşünce ve bilgi özgürlüğünü kısıtladığını da belirterek, "siyasi rakiplerini tutuklatarak bu yolla düşmalarını devre dışı bıraktığını" belirtiyor. Uluslararası Af Örgütü Küba sorumlularından Maja Liebing de "Fidel Castro bizim için aynı zamanda "barışçıl protesto gösterileri yapan yüzlerce insanı tutuklayan kişi olarak kalacak" diyor. Liebing yüz binlerce insanın Castro'nun politikaları nedeniyle adayı terk etmek zorunda kaldığını belirtiyor.
Yaklaşık yarım yüzyılllık iktidar
Ağır hastalığından sonra 2006 Temmuz ayında Fidel Castro aktif siyasetten geri çekildi ve 2008 yılında resmi olarak yönetimi kardeşi Raul Castro'ya devretti. Castro 47 yıl Küba'yı yönetti. 20'inci yüzyılda başka hiç kimse bu kadar uzun süre iktidarı elinde tutmadı.
2008 yılında iktidara gelen Raul Castro, Küba'yı yavaş yavaş dış dünyaya açmaya başladı. 2014'ün Aralık ayında 50 yıldır hiçbir diplomatik ilişki içinde olmayan Küba ile ABD ilişkilerin normalleştirileceğini duyurdu. Havana yönetimi Ocak 2015'te yakınlaşma süreci kapsamında 30 siyasi tutukluyu serbest bıraktı. Küba ile ABD arasındaki yakınlaşma girişimlerine yönelik Fidel Castro hiç açıklama yapmadı.
© Deutsche Welle Türkçe
Julia Mahncke