İran ile yeni müzakereler
7 Mart 2012Görüşmelere Çin, Fransa, İngiltere, Rusya, Amerika Birleşik Devletleri ve Almanya’nın katılması bekleniyor. İran'ın da Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’na bağlı müfettişlerin Parçin kentindeki askerî tesislerde incelemeler yapmasına izin vereceğini açıklaması umut yarattı.
Tahran ile Brüksel arasında bir yıldır sütliman olan ilişkiler son süreçte nükleer kriz nedeniyle gerildi. İran yönetimi nükleer programında yeni adımlar atmaya devam ediyor. Avrupa Birliği de bu adımlara yaptırımlarla karşılık veriyor. Bir yandan da İsrail yönetimi İran’a karşı askerî müdahale seçeneğini dile getirmekten geri durmuyor.
'Sürekli ve yapıcı bir diyalog'
Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle yeniden başlatılacak görüşme turundan ümitli olduğunu belirtiyor: “Diplomatik ve siyasi bir çözümün mümkün olduğu kanaatindeyiz. Ama ancak İran önemli ve ciddi siyasi görüşmelere dönmeye hazırsa bu mümkün olabilir.”
Mesele tam da bu. Zira İran yönetimi bugüne kadar sık sık zamana oynadı. Müfettişlerin ülkeye girmesine izin vermedi. Tüm dünyaya gururla yeni nükleer tesislerini tanıttı. Bugüne kadar yapılan tüm müzakerelerin başarısızlıkla sonuçlanmasına neden oldu. Bir uzlaşma arayışında olmadı, kendi koşullarını dayattı.
Avrupa Birliği Dış Politika Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton bu kez farklı olacağını umuyor. Ashton “Umuyoruz ki İran ile sürekli ve yapıcı bir diyalog içine girebileceğiz. Uluslararası devletler topluluğunun İran’ın nükleer programından duyduğu endişeleri kendilerine anlatacağız. Önümüzdeki günlerde müzakerelerin yapılacağı yer ve tarih konusunda bir karara varacağız” diye konuştu.
'İran'a bir kapı açacağız'
ABD Başkanı Barack Obama da geçtiğimiz günlerde diplomasinin sonuç vereceğine inandığını belirten bir konuşma yapmıştı: “Bu evrede durumun diplomatik yollardan çözülmesi için elimizde bir fırsat var. Bu sadece benim görüşüm değil. Üst düzey istihbarat görevlilerimizin, İsrail istihbarat görevlilerinin görüşü de bu ve sonuç olarak baskı uygulamayı sürdüreceğiz. Böylece İran rejimine nükleer silahlanmaya devam etmeyerek uluslararası topluma karşı yükümlülüklerini yerine getirmek suretiyle uluslar topluluğuna katılması için bir kapı açacağız.”
Avrupa Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri diplomatik bir çözüm yolu üzerinde durmaya devam ederken İsrail yönetimi geçen haftalarda silahlandığını ve Tahran’ın geri adım atmaması halinde bir askerî saldırıya hazır olduğunu açıkladı. Bu tehdidin müzakereleri ne yönde etkileyeceği henüz bilinmiyor. Bir diyalog kurulmasını zorlaştırabileceği gibi taraflar üzerinde müzakerelerden somut bir sonuç çıkması için bir basınç da oluşturabilir.
'İstikrar bozulur'
Müzakerelerin başarısızlığa uğraması durumunda neler olabileceği konusunda ise Almanya Dışişleri Bakanı Westerwelle şu uyarılarda bulunuyor: “Bu durumda sadece bölgedeki güvenlik ortamı ciddi bir tehlike içine girmiş olmaz. Aynı zamanda uluslararası güvenlik mimarisi de ciddi manada istikrarsızlaştırılmış olur. O takdirde nükleer silahlanma yarışının çok tehlikeli bir ortamda ve bir hayli kırılgan bir bölgede başlayacağını da göze almamız gerekir.”
İran ile yeni müzakerelerin en erken mart ayı sonunda başlaması mümkün görünüyor. Hiç kimse ilk buluşmada görüşmelerin kesilmesini beklemiyor. Ancak Avrupa Birliği, bir an evvel İran yönetiminden görüşmeleri ciddiye aldığına dair bir işaret gelmesini arzuluyor.
© Deutsche Welle Türkçe
Leon Strebe / Çeviren: Ercan Coşkun
Editör: A. Günaltay