İklim değişimi turizmi de vuruyor
2 Ekim 2007Dünya Turizm Örgütü’nün girişimi ile düzenlenen İklim Değişikliği ve Turizm Konferansı, Pazartesi günü İsviçre’nin tatil merkezlerinden Davos’ta başladı. Üç gün sürecek konferansa dünyanın farklı ülkelerinden siyasetçiler, uluslararası kuruluşlar ile sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve akademisyenler katılıyor.
Bu konferansta, 2003 yılında Tunus’un Cerba Adası’nda yapılan toplantıda başlatılan turizmin etkileri konulu tartışmaya devam edilmesi hedefleniyor. Ayrıca, bu konferansta alınan kararların Davos Bildirgesi’nde bir araya getirilmesi ve Kasım ayında İngiltere’nin başkenti Londra’da düzenlenecek olan iklim değişikliği konulu bakanlar zirvesine sunulması planlanıyor.
İklim değişikliğinin etkisini göstermeye başladığı alanlardan biri kış turizmi. Örneğin, İsviçre Alpleri’ndeki buzullar, geçen 20 yıl içinde yılda ortalama 50 metre küçüldü. Önümüzdeki 30 ila 40 yıl içinde, sadece yükseklerdeki merkezlerde kayak yapmanın mümkün olacağı tahmin ediliyor. Cenevre yakınlarındaki kayak merkezlerinin kapanması bekleniyor.
Turizm merkezlerini kurtarma çabaları
İklim Değişikliği ve Turizm Konferansı’na ev sahipliği yapan Davos’ta ise hala umut bulunuyor. Kentin turizm müdürü Armin Egger, kardan bağımsız tatil imkanları sunmanın olanaklarını arıyor. Egger, “Burası öyle bir yer ki, farklı seçenekleri, iklim değişikliğiyle ilgili tartışmalar başladığından bu yana değil, yıllardan beri düşünüyoruz. Bu şekilde, gelecekte de haritadaki önemli turizm merkezleri arasında yer alacağız, zaten gelişmeler de bunu gösteriyor. Ancak, iklim değişikliğinin gittiği yön ve geleceği düşünüldüğünde, zor zamanlar yaşanacağı da şimdiden belli” diyor.
Davos, çok uzun zamandan beri geçimini sadece kayak turizminden sağlamıyor. Dünya Ekonomi Zirvesi gibi önemli uluslararası toplantılara ev sahipliği yapan Davos, müzeleri, özel hastaneleri, mağazaları ile seçkin adresler arasında bulunuyor. Bu nedenle belde, artık sadece kışın değil, yazın da turist çekiyor.
Ünlü isimlerin tercih ettiği yerlerden olan Gstaad’ta da durum farklı değil. Gstaad Turizm Müdürü Roger Seifritz durumu şöyle özetliyor: “Kışın çok farklı seçenekler sunduğumuz için, konuklarımızın neredeyse üçte biri sadece kayak için gelmiyor. Buraya geliyorlar ve başka şeylerle vakit geçiriyorlar. Seçenekler arasında, sağlığa, güzelliğe dair moda olan eğilimlerin yanı sıra, yemek veya farklı kültür ve spor etkinlikleri bulunuyor. Örneğin, kışın iki klasik müzik festivali düzenliyoruz ve elbette, önümüzdeki yıllarda benzeri etkinliklerin sayısını arttıracağız.”
Gstaad’ın geliştirilmesi için, bugüne kadar 50 milyon frank yatırım yapılmış, önümüzdeki yıllarda da, 40 milyon frank bütçe ayrılması planlanıyor.
Atmosfair projesi
Kış turizmini tehdit eden iklim değişikliğine yol açan etkenlerin başında, atmosfere yayılan zararlı gazlar geliyor. Bu gazların yayılmasında uçakların da yüzde 10 civarında payı bulunuyor.
Çevre koruma örgütlerinin, uçak biletlerine iklim vergisi konulması önerisi ise siyasetçiler tarafından kabul görmedi. Bunun üzerine, çevre bilinci yüksek uçak yolcularına yönelik bir proje başlatıldı. Atmosfair adı altında, üç yıldan bu yana Federal Almanya Çevre Bakanlığı’nın desteği ile yürütülen projede, yolcular, uçarak çevreye verdikleri zararla orantılı olarak bağışta bulunuyorlar.
Bu proje belki iklim değişikliğini engellemeye yetmeyecek ama çevreciler tarafondan Alpler’deki buzulların erimesini önlemek için önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.