İsrail'de radikal-laik tartışması
29 Aralık 2011"İsrail’in İran olmasına izin vermeyin!" ya da “İsrail’i dinî baskıdan kurtarın!”… Bunlar, Kudüs ile Tel Aviv’in ortasında bulunan Beyt Şemeş kentindeki protestocuların pankartlarındaki sloganlarından birkaçı. Göstericiler, temel haklar ve özgürlük için tüm ülkeden 80 bin nüfuslu kente akın ettiler. Zira aşırı dinci Yahudiler Beyt Şemeş kentinde çoğunluktalar ve kendi yaşam kurallarına tüm şehir halkının uymasını istiyorlar. Kadınların otobüsün arkasında oturmasını talep eden aşırı dinciler, kaldırımların kadın ve erkek yayalar için ikiye ayrılmasını, hatta süpermarketlerde kadın ve erkeklerin ayrı kasalarda ödeme yapmasını istiyor.
Peres de mesafesini koydu
Göstericiler ise aşırı dincilerin dayatmaya çalıştığı bu kuralları, demokrasi öncesi çağa dönüş çabası olarak sert bir dille eleştiriyor. İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres de aşırı dinciler ile arasına şu sözlerle mesafe koyuyor:
"Kimsenin küçük bir kızı ya da bir kadını herhangi bir şekilde tehdit etmeye hakkı yok. Aşırı dinciler hükümdar değil, diğerleri gibi İsrail’in birer vatandaşı. Hiçbir grup, kendi başına yönetme kararı veremez. Hiçbir yerde. Biz halkın ruhunu, devletin özünü korumak için mücadele ediyoruz. Her işi polise bırakamayız. Çoğunluğu, demokrasinin temellerini sarsmaya çalışan bir azınlığın pençesinden kurtarmak için, tüm halkın bir sınavdan geçmesi gerek.”
Televizyonda çıkan haber ılımlıları ayağa kaldırdı
Beyt Şemeş’teki aşırı dincilerin en tanınmış kurbanı yedi yaşındaki Na’ama oldu. Küçük kız, okula giderken kaldırımın aşırı dincilerin tanımına göre “doğru” tarafında yürümediği ve “iffetli” giyinmediği için sürekli yüzüne tüküren siyah kaftanlı aşırı dinciler tarafından tacize uğradı. Bir televizyon ekibinin bunu ekranlara yansıtmasının ardından, ılımlı İsrailler yoğun tepki gösterdi.
"Kız çocuğunun yüzüne tükürmek doğrudur"
Beyt Şemeş’te yaşayan aşırı dinci bir Yahudi ise, izledikleri çizgiyi televizyon kameraları karşısında savunuyor ve "Yahudi yasalarına uygun hareket etmeyen yedi yaşındaki bir kız çocuğunun yüzüne tükürmek doğru bir harekettir. Burada sorun nerede? Sokakta nasıl yürümemiz gerektiğini, bir kadının sokaktayken nasıl davranmak zorunda olduğunu bize söyleyen ve aksi takdirde bu yola başvurmamız için bize izin veren hahamlar var.” şeklinde konuşuyordu.
"Suçlu televizyon"
Aşırı dinciler, İsrail’deki laik medyanın Beyt Şemeş’teki köktendinci eğilimler hakkında haber yapmasından hoşnut değil. Onların gözünde suçlu televizyon. Son günlerde iki haber ekibinin, aşırı dinci Yahudilerin saldırısına uğradığı bildiriliyor. Ayrıca aşırı dincilerin polis güçlerine taşlı saldırıda bulunduğu ve çöp tenekelerini ateşe verdiği haber veriliyor. Bu eylemlerin arkasında, belediye güçlerinin aşırı dincilerin astığı levhayı sökmeye çalışmaları yatıyor. Kadın ve erkeklerin ayrı kaldırımlardan yürümesini ihtar eden levha sökülürken, aşırı dincilerin polislerin etrafını sararak, onlara “Naziler” diyerek hakaret ettikleri bildiriliyor.
© Deutsche Welle Türkçe
Sebastian Engelbrecht (Tel Aviv) / Çeviri: Aydın Üstünel
Editör: Ahmet Günaltay