Hong Kong’da yüz binlerden barışçıl protesto
18 Ağustos 2019Hong Kong'da hükümet karşıtı gösterilerin 11'inci haftasında yüz binlerce kişi sokaklara dökülerek taleplerini dile getirdi. Gösterilere, şiddetli yağmura rağmen, organizatörlerin verilerine göre 1 milyon 700 bin kişinin katıldığı bildiriliyor. Polis ise 128 bin katılımcının olduğunu açıkladı. Gösterilerin merkezinin Victoria Parkı olduğu, parka sığmayan göstericilerin toplam beş kilometre uzunluğunda bir yolu doldurduğu bildiriliyor. "Hong Kong için özgürlük” ve “Demokrasi, şimdi!” ve benzeri pankartların taşındığı gösteri için Sivil İnsan Hakları Cephesi adlı insan hakları grubu çağrı yapmıştı.
Haziran ve temmuz aylarında yüz binlerce kişinin katıldığı gösterileri de düzenleyen örgüt, bugünkü büyük yürüyüş ve miting ile, protesto hareketinin artan şiddet olayları ve Pekin’den gelen müdahale tehditlerine rağmen kamuoyunda geniş destek bulduğunu kanıtlamayı amaçlıyordu. Demokratik reform taleplerinin dile getirildiği gösteriler öncesi yapılan açıklamalarda, protestoların "makul” ve “şiddetsiz” geçmesi çağrısı yapıldı.
"Dünyaya Hong Kong’daki insanların tamamen barışçıl olabileceğini gösterebilmeyi umuyoruz” diyen Sivil İnsan Hakları Cephesi Bonnie Leung, Pekin ve Hong Kong yönetimleri “hareketin öleceğini bekliyorlarsa yanılıyorlar” şeklinde konuştu.
Polis mitinge izin vermiş ancak şehrin caddelerinde yürüyüş yapılmasını yasaklamıştı. Önceki haftalarda benzeri yasaklar göstericiler tarafından dikkate alınmamıştı, polis göstericilere karşı göz yaşartıcı gaz ve plastik mermi kullanmıştı.
Öğretmenlerden göstericilere destek
Cumartesi günü de binlerce öğretmen sokağa dökülmüştü. "Yeni nesli koruyun” yazılı pankartlar taşıyan öğretmenler, Hong Kong Özerk Yönetimi Başkanı Carrie Liam’ın konutuna yürümüş, Liam'a göstericilerin talebine kulak verme çağrısı yapan öğretmenler, aralarında çok sayıda öğrencinin de bulunduğu göstericilere karşı şiddet kullanılmasına son verilmesini istemişti. Hong Kong'ta 11 haftadır süren gösteriler sırasında 700'den fazla kişi gözaltına alındı.
Pekin’den terör suçlaması
Çin Hükümeti ise, göstericilere yönelik tehditlerini giderek daha açık bir şekilde dile getiriyor. Başlangıçta açıklama yapmayan Pekin Yönetimi, daha sonra göstericiler için "teröristler” tabirini sıklıkla kullanmış ve "demir yumruk” ile harekete geçilmesi yönünde ifadelerde bulunmuştu. Son olarak Çin ordusunun Hong Kong sınırındaki hareketliliği, askeri müdahale endişesi yaratmıştı.
Brüksel'den uyarı
Avrupa Birliği (AB) de Hong Kong'daki gelişmeleri endişeyle takip ediyor. AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini tarafından yapılan bir açıklamada, durumun yatıştırılması için acilen ve hızla adım atılması gerektiği belirtildi. Ayrıca tarafların diyaloğa girmesinin önemi vurgulandı.
Mogherini, Hong Kong'daki vatandaşların yasalarla güvence altına alınmış olan haklarına dokunulamayacağı uyarısını dile getirdi. Birlik üyesi ülkelerin dışişleri bakanları adına konuşan AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi, Hong Kong'a önemli ölçüde özerklik tanıyan "Tek ülke, iki sistem” prensibine bağlı kalınması gerektiğini söyledi ve Avrupa için Hong Kong'un istikrar ve refahının önemini vurguladı.
AB, sadece Hong Kong yönetimini değil, göstericileri de ölçülü davranmaya çağırdı. Protestoların başlamasından bu yana şehir sakinlerinin gösteri yaparak temel haklarından birini kullandıklarını kaydeden Mogherini, ancak son dönemde şiddet olaylarının sayısının artmasının kabul edilemez olduğunu belirtti.
Trump "mutlu son” umudu içinde
ABD Başkanı Donald Trump ise, Perşembe günü Twitter üzerinden yaptığı açıklamada Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in Hong Kong'daki göstericilerle konuşması halinde sorunun "mutlu bir sonu” olacağını kaydetmişti. Trump daha sonra, Çin Yönetimi'nin gösterileri şiddet kullanarak bastırması olasılığından endişeli olduğunu belirtmişti.
Gösterilerin çıkış noktası
Çin Halk Cumhuriyeti'ne bağlı özel idari bölge statüsündeki Hong Kong, Çin aleyhine faaliyet gösterdiği tespit edilen vatandaşlarını Pekin makamlarına teslim etmeyi de kapsayan suçluların sınır dışı edilmesine yönelik bir yasa tasarısı hazırlamıştı.
Yoğun tepkilere neden olan yasa tasarısı, Haziran ayında başlayan kitlesel gösterileri tetiklemişti. Protestolar, 22 yıl önce tekrar Çin Halk Cumhuriyeti'ne bağlanan Hong Kong'un o tarihten bu yana karşı karşıya olduğu en ciddi siyasi kriz olarak nitelendiriliyor.
Reuters, afp/AÜ,BW
©Deutsche Welle Türkçe