Hakeme yumruk: Sporda şiddet neden önlenemiyor?
12 Aralık 2023Ankara'da oynanan MKE Ankaragücü-Çaykur Rizespor maçının ardından sahaya giren Ankaragücü Kulübü Başkanı Faruk Koca ve iki kişinin hakem Halil Umut Meler'e yönelik saldırısı, gözleri bir kez daha sporda şiddete çevirdi. Yedi yıl önce Ankaragücü maçında linç girişiminden kurtulan dönemin Amedspor sözcüsü Avukat Soran Haldi Mızrak, cezasızlık politikası olduğunu belirtirken, bu konuda Türkiye Futbol Federasyonu'nu (TFF) suçladı. Kendilerine yapılan saldırıya düşük cezalar verildiğini anımsatan Mızrak, "Şiddete bulaşan kulüpler ve yöneticiler topyekun cezalandırılmadıkça bu şiddetin arkası gelir" dedi.
Diğer yandan kemik kırığına neden olacak şekilde kasten yaralama eylemiyle suçlanan Faruk Koca'nın, Halil Umut Meler'in yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle, 10 yıl 3 aya kadar hapisle yargılanma ihtimali bulunuyor. Koca, iki yıldan fazla ceza alırsa sürekli hak mahrumiyeti cezası alacak ve kulüp başkanlığı da yasaklanacak.
MKE Ankaragücü-Çaykur Rizespor maçında yaşanan olaylar sporda şiddet tartışmalarını bir kez daha gündeme getirdi. Bunun en dikkat çekeni yedi yıl önce yine Ankara'da yaşandı. 24 Nisan 2016 tarihinde oynanan Amedspor-MKE Ankaragücü maçı sırasında evsahibi takımın yöneticileri, konuk ekibin yöneticilerine saldırdı. Linç edilmek istenen Amedspor Asbaşkanı Nurullah Edemen ve kulübün basın sözcüsü avukat Soran Haldi Mızrak yaralandı. Dönemin Ankaragücü Kulübü Başkanı Mehmet Yiğiner ile iki yöneticisine ve 8 taraftara dava açıldı. Geçen yıl sona eren davada, Yiğiner ve bir yönetici beraat ederken, diğer sanıklar 4'er ay 20'şer gün hapis cezası aldı.
TFF ise Ankaragücü'ne iki maç seyircisiz, iki maç da tarafsız sahada oynama cezası verirken, üç kulüp görevlisini 90'ar gün hak mahrumiyeti cezasına çarptırdı.
Faruk Koca'yı hangi cezalar bekliyor?
Peki, tutuklanan Faruk Koca'yı hangi yaptırımlar bekliyor? Hakeme yumruk atarak elmacık kemiğinde kırık oluşturan Faruk Koca, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) "Kasten yaralama" suçundan yargılanacak. Kanunda bu suça bir yıldan üç yıla kadar hapis öngörülüyor. Ancak eylemin, kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle işlenmesi ve hakem Meler'in yüzünde kırığa neden olması nedeniyle cezalar iki kez yarı oranında artırılacak. Ayrıca 6222 sayılı Sporda Şiddetin ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun'a göre spor alanlarında kasten yaralama suçu işlenmesi halinde verilecek ceza da yarı oranında artırılacak. Böylece Koca'nın 3 yıl 4 ay 15 günden, 10 yıl 3 aya kadar hapis cezasıyla yargılanması söz konusu olacak.
Kulüp yöneticiliği bitebilir
Faruk Koca, bir yıl veya daha fazla hapis cezası alırsa mahkeme tarafından MKE Ankaragücü yönetiminde görev yapmaktan men edilecek. Cezanın kesinleşmesiyle birlikte bu ceza yürürlüğe girecek. Cezanın tümüyle infazından itibaren, mahkum olunan hapis cezası kadar süresinin geçmesiyle ise bu yaptırım sona erecek. Ancak hak yoksunluğu cezası beş yıldan fazla olamayacak.
6222 sayılı Yasa'nın 18. maddesine göre Faruk Koca ve diğer şüpheliler hakkında "Seyirden yasaklama kararı" da verilebilir. Bu ceza da cezanın infazının tamamlandıktan bir yıl süre geçmesiyle sona eriyor.
İki yıldan fazla ceza alırsa sürekli hak mahrumiyeti
Spor Hukuku Uzmanı Avukat Ertuğrul Cem Cihan'a göre mahkemenin yanı sıra TFF'nin de Faruk Koca ve diğer şüphelilere ceza verme yetkisi var. TFF Futbol Disiplin Talimatına göre kasten işlenen bir suçtan dolayı iki yıldan fazla hapis cezası alanlar, sürekli hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılıyor.
Talimat'ın "Saha Olayları" başlıklı 52. maddesinin de Ankaragücü yöneticileri hakkında uygulanması mümkün. Bu maddeye göre stadyumlarda düzen veya disiplinin ya da müsabakanın olağan akışı içinde oynanmasının veya güvenliğinin sağlanmasına ilişkin kuralları bireysel veya toplu bir biçimde ihlal eden kişiler, bir aydan iki yıla kadar müsabakalardan men veya süreli hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılıyor. Yine 54. maddeye göre görevlilere saldırıda bulunan kulüp yöneticileri 150 gün ile 400 gün arasında hak mahrumiyeti alıyor.
Futbolda şiddetin önüne neden geçilemiyor?
DW Türkçe'ye konuşan ve yedi yıl önceki Ankaragücü maçında saldırıya uğrayan dönemin Amedspor sözcüsü, Avukat Soran Haldi Mızrak bu konuda TFF'yi suçluyor. "Kurumsallaşmış bir faşizm" olduğunu belirten Mızrak, cezasızlık politikasının özellikle spor içinde süregelen bir şey olduğunu kaydetti. Ankaragücü maçlarında her yıl böyle olayların yaşandığını anımsatan Mızrak, "Yalnızca olayı gerçekleştiren kişilere ufak tefek cezalar verilip bu olaylar geçiştirildi. Bizim maçımızda yaşananları dünya gördü. Ancak komik cezalarla olay geçiştirildi" değerlendirmesinde bulundu.
TFF'nin olayları kışkırtan takım yöneticilerine prim vermemesi gerektiğini vurgulayan Mızrak, "Amedspor'a ceza ve yıldırma politikaları izleyen TFF, bugünün altyapısını oluşturdu. Gittiğimiz deplasmanlarda yapılan saldırılara ses çıkarmazsanız, başka saldırılarının alt yapısını hazırlarsınız. 'Amedspor'a saldırırsanız ufak tefek cezalar alırsınız.' Bu ekosistemi, ortamı yapan TFF'dir. Bu sistem oldukça, bu manzaralar daha çok olur. Hakemlerin tepkisi çok yerinde bir tepki, umarım devem ederler" dedi.
"Şiddeti bulaşan yöneticiler cezalandırılmalı"
6222 sayılı Yasa'yı yetersiz bulan Mızrak, "Şiddete bulaşan kulüpler ve yöneticiler topyekun cezalandırılmadıkça bu şiddetin arkası gelir. Ankaragücü Başkanı saldırıdan sonra hastaneye götürüldüğünde taraftarlar 'eline sağlık' diyor. Şiddeti teşvik ve özendiren bir yapı var. Bunun da sporda yer almaması lazım. Bu yasa ciddiyetle yeniden ele alınmalı. Sadece fiili gerçekleştirenler değil, bunu besleyen yapılar da cezalandırılmalı" ifadelerini kullandı.
"Caydırıcı cezalar uygulanmalı"
Spor hukuku uzmanı Avukat Ertuğrul Cem Cihan, Faruk Koca'nın hemen tedbiren seyirden men cezası alması gerektiğini belirterek, "Tahliye edilirse maç saatinde karakola imza vermeye gitmeli" dedi. Avukat Cihan da futbolda şiddetin önlenmemesinin tamamen politik olduğu görüşünde. Yalnızca cezaların yüksek olmasının yetmeyeceğini belirten Cihan, "Asıl önemli olan uygulamadır. Bazı yöneticiler, nasılsa bize ceza veremezler diyerek cesaret buluyor. Amedspor yöneticilerinin başına geleni gördük. Yöneticiler siyasi iradeyi, sosyal ve ekonomik güçlerini kullanarak şiddete bulaşmaktan geri durmuyor. Bu noktada hem futbolculara hem yöneticilere daha caydırıcı yaptırımlar koyulması ve bunların da uygulanması gerekiyor" dedi.