Güvenlik kamerası tartışması

Alman Demiryolları İşletmesi Deutsche Bahn’ın ülke çapındaki garlarda yaklaşık 6 bin 500 güvenlik kamerası bulunuyor. Bunlardan birkaçı da Bonn ana tren garına yerleştirilmiş durumda. Ancak bu kameralar, geçen hafta pazartesi günü, Bonn ana tren garına patlayıcı madde yüklü bir çantayı bırakan şüpheliyi tespit etmeye yetmedi. Çünkü kameralar hem garın her köşesini izlemeye yetmiyor, hem de görüntüler muhtemelen finansal kaygılar nedeniyle kaydedilmedi. Patlasaydı bir felakete yol açacak bu bombalı saldırı girişiminin ardından, Alman politikacılar arasında hummalı bir tartışma başgösterdi.

Federal İçişleri Bakanı, güvenlik açığını gidermek için kamusal alanlardaki güvenlik kameralarının yaygınlaştırılmasını ve daha etkili kullanılmasını talep etti. Friedrich’in Sözcüsü Mareike Kutt, pazartesi günü Berlin’de yaptığı açıklamada, Bakan’ın yasaların genişletilmesi taraftarı olmadığını, ancak mevcut yasalar çerçevesinde güvenlik kameralarının sayısını artırarak görüntülerin kayıt altına alınması taraftarı olduğunu belirtti.

Muhalefet tepkili

Ancak İçişleri Bakanı’nın talebi muhalefet kanadından büyük tepki çekti. Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Cem Özdemir, şunları kaydetti: "İçgüdüsel bir tepki şeklinde dile getirilen daha fazla güvenlik kamerası talebi soruna çözüm değil. Zira, isterseniz bütün Bonn kentini kameralarla donatabilirsiniz ama bu görüntüleri değerlendirecek yeterli sayıda polis personeliniz yoksa, ya da bu kameralar bozulur da olan bitenden haberdar olamazsanız, o zaman bunların hiçbirinin bir faydası olmaz."

Sosyal Demokrat Partili (SPD) milletvekili Ralf Stegner de Süddeutsche Zeitung gazetesine verdiği demecinde, “Daha yaygın ve sertleştirilmiş gözetleme sisteminden bir şey umma refleksi, yanlış bir beklentidir” dedi. Stegner, havaalanı ve tren garları gibi alanlarda zaten yeterince güvenlik kamerası bulunduğunu da kaydetti. Sol Parti’den Jan Korte de “Bir içişleri bakanının aklına, video ile gözetleme jokerini çekmekten başka bir şey gelmiyor mu” diye konuştu.

İçişleri Bakanı’na destek ise Hrıstiyan Birlik Partileri’nden geldi. Hrıstiyan Sosyal Birlik Partisi’nin (CSU) Eyalet Grubu Başkanı Gerda Hasselfeldt, “Kim güvenlik kurumlarının daha etkili çalışmasını istiyorsa, bu kurumları, ihtiyacı olan araç ve gereçlerden mahrum bırakmayı savunamaz” diye konuştu. Friedrich’in partidaşı Hasselfeldt, "Sosyal Demokrat ve Yeşiller Partisi’nin neden tren garları ve havaalanlarında güvenlik kameralarının göremeyeceği köşelerin olması için çabaladıklarını anlayamıyorum” dedi.

"Kameralar,suç oranlarını etkilemiyor"

Daha sıkı güvenlik kamerlarının yaygınlaştırılması tartışmalarına Alman polis sendikaları da katıldı. Polis Sendikası (GdP) Başkanı Bernhard Witthaut, güvenlik kameralarının, kendi yaptığı bombayı kalabalık bir mekâna yerleştirmek isteyen bir saldırganı, alı koymayacağını söyledi.

Witthaut, “Ağır bir zaiyat verip aynı zamanda da mümkün olduğunca fazla insanın ölümüne sebebiyet vermek isteyen bir saldırgan bir şekilde bu amacına ulaşır. Bu sırada videolara kaydedildiğini bilmesi saldırganı düşüncesinden vazgeçirmez” diye konuştu.

Köln Üniversitesi Kriminoloji Enstitüsü'nden Profesör Frank Neubacher ise konuya ilişkin şunları kaydediyor: "Kamusal alanlarda güvenlik kamerası sayısını artırmak benim kanaatimce suç olaylarının aydınlatılması ya da önlenmesinin kesinlikle çözümü olamaz. Bir düşününün, hâlihazırda kaç şehirde, ne kadar çok kamera yerleştirilmiş olduğunu. Örneğin toplu taşıma araçlarındaki, kamusal alanlardaki şiddet ve suç oranlarının bu nedenle azaldığı söylenemez."

Görüntüler kaydedilecek mi?

Federal Hükümet'in kişisel bilgilerin korunmasından sorumlu yetkilisi Peter Schaar, “Bonn ana tren garındaki güvenlik kameralarının, görüntüleri kaydetmemesinin, ya teknik ya da finansal bir sebebi olmalı. Zira ben ve eyaletlerdeki sorumlu arkadaşlarım geçmişte tehlikeli olabilecek alanların güvenlik kameraları ile gözetlenmesi onayladık. Tren garlarının da bu alanlara dahil olduğundan hiçbir şüphe yoktur” diye konuştu. Ancak Schaar, “Güvenlik kameralarının kaldırım taşı gibi döşenmesi, ne suç oranlarının düşürülmesine bir çözüm ne de terörle mücadelede etkili olabilir” dedi.

Hrıstiyan Birlik partilerinin iç politika uzmanı Hans-Peter Uhl da "tren garları gibi önemli alanlardaki güvenlik kameralarının görüntüleri mutlaka kayıt altına alınmalıdır“ diye konuştu. Federal İçişleri Bakanı Friedrich’in Sözcüsü Mareike Kutt, görüntülerin kayıt altına alınması için Alman Demiryolları İşletmesi "Deutsche Bahn" ile masraflar konusunda görüştüklerini kaydetti.

© Deutsche Welle Türkçe

DW/dpa/afpd, BD/ÇA