Güngör Arslan cinayetinde asıl failler hâlâ bulunamadı
21 Şubat 2022Kocaeli'nde gazetecilik yapan Güngör Arslan'ın öldürülmesinin üzerindeki sis perdesi henüz ortadan kalkmadı. Cinayetin tetikçisi 21 yaşındaki R.Ö, kendisine silahı ve talimatı veren iki kişinin isimlerini polise verdi. Ancak, olayın arkasındaki asıl azmettirenlere ulaşılamadı. Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu, Türkiye'de gazetecilerin güvenliğinin tehlikede olduğuna dikkat çekti.
Ses Kocaeli gazetesinin sahibi ve yazı işleri müdürü Güngör Arslan'ın 19 Şubat'ta İzmit'teki gazete bürosunda öldürülmesinin üzerinden iki gün geçti.
Olaya ilişkin soruşturma devam ederken, cinayet tam olarak aydınlatılabilmiş değil. Cinayet şüphesi olan 21 yaşındaki R.Ö., Arslan'ı öldürdükten sonra bizzat Kocaeli Emniyet Müdürlüğü'ne giderek teslim oldu. Emniyetteki sorgusunda cinayeti işlemesi konusunda iki kişinin kendisini azmettirdiğini belirten Ö., mahalleden tanıdığı iki kişinin isimlerini verdi.
Eline silah verildi, para vaat edildi
Maddi durumu iyi olmayan şüpheli Ö. bu kişilerin kendisine "Güngör Arslan'ı vur, seni rahat ettireceğiz" dediğini ileri sürdü. Bu şüphelilerin de R.Ö.'yü olay yerine arabayla getirdiği tespit edildi. Uyuşturucu kullanmak suçundan sabıka kaydı olan Ö., olayda kullandığı silahı da bu kişilerin verdiğini, para teklifi üzerine eylemi yaptığını savundu.
Asıl faillere ulaşılamadı
Cinayet büro dedektifleri, Ö.'nün verdiği iki kişinin bağlantıları üzerinde yoğunlaşırken, olayın perde arkasındaki asıl azmettirenler ise henüz çözülemedi. Kaynaklar, bu iki şüphelinin aracı olduğunu, asıl talimatı verenlerin başkası olduğunu düşünüyor.
Dört yıl önce de saldırıya uğramıştı
Güngör Arslan, son dönemde Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'ndeki bazı ihalelerindeki yolsuzluk iddiaları ve kentteki tefeciler üzerine yazılar kaleme alıyordu. Kocaeli'nin muhalif gazetecilerinden olan Güngör Arslan'ın sahibi olduğu Bizim Kocaeli gazetesi 15 Temmuz darbe girişiminin ardından kapatılmış, bütün malvarlığına el konulmuştu. Gülen yapılanması iddiasıyla yargılanan Arslan, beraat etmişti.
Arslan, 4 yıl önce benzer bir şekilde saldırıya uğradığında "Bugün bu ülkede, gazeteci olduğu için saldırıya uğrayan, cezaevlerine giren, silahla vurulan, öldürülen ne ilk gazeteci benim, ne de ben olacağım. Bu ülkede Abdi İpekçi'ler öldürüldü, Uğur Mumcular öldürüldü, onlarca gazeteci cezaevlerinde yattı, halen yatıyor" diyerek bugüne işaret etmişti.
"Belirli çıkar çevreleri gazetecileri susturmanın peşinde"
Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu, Türkiye'nin gazeteciler açısından güvenliği olmadığına dikkat çekerek, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Kocaeli'nde öldürülen gazeteci Güngör Arslan'ın durumu, Türkiye'de medya temsilcilerinin artık güvende yaşamadıklarını gösteriyor. 2009'dan beri öldürülen üç gazeteciden üçü de yerel medyadan. Bu üç gazeteciden ikisi, yolsuzluk ve usulsüzlük gibi araştırma dosyalarının peşindeydi. Türkiye, son yıllarda gazetecilerin keyfi şekilde yargılandığı bir ülke, aynı zamanda yolsuzluğun da ayyuka çıktığı bir ülke. Türkiye, gazetecileri keyfi ve sistemli bir şekilde yargılarken yerel gazeteciler kellek koltukta çalışmaya devam ediyor ve hiçbir korumadan yararlanmıyor. Bu nedenle de birçok ilde belirli çıkar çevreleri gazetecileri susturmanın peşinde."
Alican Uludağ
© Deutsche Welle Türkçe