Günde en az 72 hasta mecburiyeti
1 Kasım 2019Kamu Hastaneleri Hizmetleri Başkanlığı tarafından yeni alınan bir karar, Türk Tabipleri Birliği’ni (TTB) harekete geçirdi. İlk kez Kocaeli İl Sağlık Müdürlüğü tarafından kamu hastanelerine tebliğ edilen karara göre, eğitim ve araştırma hastanelerinde bir hekimin günde 72 hastaya randevu vermesi öngörülüyor. Randevusuz gelen hastalarla beraber bu sayının 110-120’yi bulacağı belirtilirken Kocaeli Tabip Odası yürütmenin durdurulması için dava açmaya hazırlanıyor. TTB de Sağlık Bakanlığı’nı karardan vazgeçmeye çağırdı.
Kocaeli İl Sağlık Müdürü Dr. Şenol Ergüney imzalı yazıda, “MHRS randevu sayılarının 1 Kasım 2019 tarihinden itibaren eğitim ve araştırma hastanelerinde yan dallarda 36, ana dallarda 72 hasta olacak şekilde planlanarak sisteme girilmesi kararı alınmıştır” denilerek hastanelerin gerekli düzenlemeleri ivedilikle yapması istendi.
“Kararı duyduğumuzda şok geçirdik” diyen TTB Başkanı Prof. Sinan Adıyaman, “Hekimlerin günlük muayene edecekleri hasta sayısı idarecilerin keyfine ve politikacıların oy kaygısına göre belirlenemez. Hiçbir eğitim ve araştırma hastanesinde bir hekimin her gün 72 hasta bakması tıbben ve fennen doğru olmadığı gibi fiilen de mümkün değildir” dedi.
Bir yılda nüfusun on katı hasta
Sağlık Bakanlığı’nın istatistik yıllığı verilerine göre 2018’de Türkiye’de sağlık kurumlarına 782 milyon 515 bin başvuru yapıldı. Yani her ay ülke nüfusu kadar insan hastaneye gidiyor.
2010 yılından beri uygulanan Merkezi Hekim Randevu Sistemi’yle hasta istediği sağlık kurumunda, istediği hekimden randevu alabiliyor. Bugüne kadar sisteme girildiğinde randevu saatleri on dakika arayla veriliyordu, karar uygulanırsa süre daha da kısalarak 5-6 dakikaya inecek. Hekimlere göre bu durum sağlıkta şiddeti körükler.
Kocaeli Tabip Odası Başkanı Dr. Zeki Hamşioğlu, “Süre kısaldıkça tıbbi hatalar oluşmaya başlayabilir. Hastalar kendilerini ifade edemeyeceği için güvensizlik gelişebilir, doktor doktor gezmelerine yol açar. Bu da sıkıntıyı büyütür” dedi. Yürütmenin durdurulması için bölge idare mahkemesine dava açmayı düşündüklerini ekleyen Hamşioğlu, DW Türkçe’nin günde 72 hasta zorunluluğuna neden gerek duyulduğu sorusuna, “Sanırım randevu alamayan hastalar çok beklemesin, tarihler uzun olmasın diye” cevabını vererek kaygılarını şöyle dile getirdi:
“Aslına bakarsanız popülizmdir. Zaten hekimler randevusuz hasta da bakıyordu. 72 hastayla kalsa… Günlük 100-110’u bulacaktır. ‘Randevulu olanlara bakın, gerisine bakmayın’ denebilir ama kapıda bekleyen insanlara da ‘size bakmayacağım’ demek, bir hekim için kolay değil. Bir yığın kavga gürültü çıkartacak bir hadise. Sağlıkta şiddeti körükleyen ortamlardan biri bu. Kalabalık arttıkça şiddet de artacak.”
‘Emir komuta zinciriyle tedavi olmaz'
TTB'ye göre ideal olan, bir hekimin günde 20 hasta bakması. Tanı koymak için gereken adımlar anamnez, yani hastayı dinleme, gözüne, cildine bakarak inceleme, kalbini, akciğerlerini dinleyerek muayene etme, gerekiyorsa tetkik ya da tıbbi girişim ya da reçete düzenlenmesi. TTB Başkanı Prof. Adıyaman, “Bunları bir hekimin günde 72 hastaya yapması mümkün değil. Bu ancak emir komuta zinciriyle olursa… O zaman da hekim tedavi etmez, sadece hastanın suratına bakar. Bu kabul edilemez” dedi.
Sağlıkta Dönüşüm Projesi'nin, zaten hekimle hasta arasında bir güvensizlik ortamı doğurduğunu savunan Adıyaman, bu yeni kararın daha da vahim sonuçlara yol açacağı görüşünde:
"Hastayla hekim karşı karşıya gelecek, şiddet daha da katlanacak. Sağlık Bakanlığı’nı defalarca uyardık ama dinletemedik. Bu şunu gösteriyor ki kendisi de hekim olan sağlık bakanı ya bu olaylardan bîhaber ya da umursamıyor.”
Hastaneler işyeri, hastalar müşteri
“TTB’nin uyarılarına Sağlık Bakanlığı nasıl bir açıklama yaptı?” sorusuna Prof. Adıyaman’ın verdiği cevap şöyle:
"Cevap bile vermiyorlar. Çünkü sistemin kötü olduğunu biliyorlar. Hekimleri, hastaları, tedaviyi umursamıyor bakanlık. Sağlıkta Dönüşüm Projesi’yle net bir şekilde ortaya çıktı ki hastaneler işyeri, hastalar da müşteri olarak görülüyor. Hekimlere de çok hasta bakıp, o işyerine para kazandırsın gözüyle bakılıyor.”
Sadece Kocaeli değil, Türkiye'nin her yerinde hekimlerin randevusuz gelen onlarca hastaya da baktığını hatırlatan Adıyaman, acil servislerde hekim başına düşen hasta sayısının bir gecede 500, 600, 700'ü bulduğunu söyledikten sonra “Ama bakanlığın, halkın sağlığıyla falan ilgisi yok. Sağlık Bakanlığı kapatılsa halk uzun zaman sonra farkına varır” dedi.
Kamu hastanelerine tebliğ edilen karar ve ortaya atılan diğer iddialar hakkında DW Türkçe’nin, görüşlerine başvurmak için aradığı Sağlık Bakanlığı’nın ilgili birimleri ve Kocaeli Sağlık Müdürlüğü ise herhangi bir açıklama yapmadı.
Bir haftada üç ortopediste gidip iki MR çektiren var
Etkili bir tanı ve tedavi sürecine izin vermeyen bu sistemle hastaların hastane hastane dolaştığına dikkat çeken TTB Başkanı Prof. Sinan Adıyaman, kendi yaşadıklarından şu örneği verdi:
“Ben ortopedistim. Bazen bir hasta geliyor, bir hafta içinde üç ortopediste gitmiş, iki tane MR çektirmiş, sonra bir yerde tanıdık bulmuş, bir hafta sonra bir daha çektirmiş. Bunlar gereksiz tetkikler. Türkiye’de bu maalesef pompalanıyor. Çünkü çekilen MR, tomografi o işyerine -hastane demeyeyim- para kazandırıyor. Bu kadar basit. Bu Sağlıkta Dönüşüm Projesi tüketime odaklanmış bir sistem. Bunu artık halkın anlaması lazım.”
Emine Algan
© Deutsche Welle Türkçe