FAZ: Türkiye'den tekstil ithalatı azalabilir
10 Eylül 2017Frankfurter Allgemeine Zeitung pazar günkü sayısında Türkiye'den tekstil ithalatının azalabileceğine dikkat çekiyor.
"Alman moda markaları için Türkiye'de üretim yapmak artık riskli hale geldi. Tekstil ve Moda Derneği Başkanı Uwe Mazura "Hukuksal belirsizliğin artması büyük bir sorun"dedi. Türkiye uzun zamandır tercih edilen bir üretim ülkesiydi. Federal İstatistik Dairesi'ne göre Almanya, makine ve otomotiv parçaları dışında 2016 yılında Türkiye'den 3,3 milyar euro değerinde giyim ithal etti. Kalite iyi, masraflar abartılı değil, mesafe uzak değil... Birçok küçük marka Türkiye'de üretim yapmaktan bir süredir kaçınıyordu. Büyük markalar da farklı tedarikçi pazarları arıyor çünkü yakın gelecekte Recep Tayyip Erdoğan hükümetinin oluşturabileceği sorunları tespit ettiler. Buna daha katı ihracat ve ithalat düzenlemeleri, ülkeye giriş kısıtlamaları ve seyahat uyarıları da dahil."
Süddeutsche Zeitung Alman milletvekillerinin cuma günü Konya'daki NATO üssüne yaptığı ziyareti yorum sütunlarına taşımış.
"Alman Parlamentosu'nun yedi üyesinin Konya'daki NATO üssündeki Alman askerlerini ziyaret etmesine izin verilen garip koşullar ortaya çıktı. Ziyarete Brüksel'den başlamak zorunda kaldılar ve yalnızca NATO Genel Sekreteri Yardımcısı Rose Gottemoeller'in kanatları altında yolculuk yapmalarına izin verildi. Bu gezinin koşulları gri alanda, gülünç ve sinir bozucu arasında bir yerde. Ancak yine de doğruydu. Alman askerlerinin Konya'dan çekilmesi de engellenmelidir. NATO Konya'dan Awacs keşif uçaklarıyla terörle mücadeleye katkıda bulunuyor. Eğer bunu ciddi şekilde tehlikeye atacak olsaydı, Türklerin müttefiklerine çok fazla açıklama yapması gerekecekti. Tabii onlarla birlikte Almanların da."
Die Welt gazetesi Türkiye'de tutuklu bulunan muhabiri Deniz Yücel'in 44'üncü doğum günü vesilesiyle sayfalarında Alman gazeteci ve siyasetçilerin mektuplarına yer vermiş. Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel, Deniz Yücel'e şöyle seslenmiş.
"Biz bugün düşüncelerimizde sizin yanınızdayız. Her gün aklımızdasınız. Sizin bugün bizim, ailenizin, arkadaşlarınızın yanında olmamanıza dayanmak zor. Doğum gününüzü özgürce kutlayabilmenizi isterdim. Bu yüzden bu mesajı açık ve net şekilde yineleyeceğim: Siz serbest kalana kadar dinlenmeyeceğiz. Size bunu garanti ederim. Gücünüzün ve kararlılığınızın farkındayım. Bu karanlık saatlerde ve özellikle de bugün doğum gününüzde bundan destek aldığınızı biliyorum."
Die Welt gazetesinde Deniz Yücel'e mesaj gönderenlerden biri de Yeşiller Partisi Eş Başkanı Cem Özdemir'di. Özdemir, Yücel serbest kalana kadar kendisine destek vereceklerini söyledi.
"Neredeyse bir yıl önce, Kiel'de birlikte bir sahnede oturup Türkiye'deki başarısız darbe girişiminden sonraki durumu tartışıyorduk. Sonradan ülkeyle ilgili çok kasvetli bir resim çizdiğimiz söylendi. Olabilir. Bunun için her sebep vardı. Ama en azından ben, - senin gibi tutkulu bir gazetecinin, iyi bir espri anlayışına sahip, düşünceli, yorulmak bilmez bir adamın - özgürlüğünün elinden alınıp bir Türk cezaevine düşeceğini tahmin edemezdim. Eminim ki bir kahraman olmak istemezdin. Ailen, eşin ve arkadaşların için, onların sevdikleri ve acı içinde özledikleri Deniz'sin. Nasıl bir acı hissettiklerini sadece tahmin edebilirim. Bırakılmanı talep etmediğimiz tek gün geçmeyecek. Ta ki sen serbest kalana dek. Ta ki seni Kreuzberg'deki Oranien Caddesi'nde bir elinde sigara, diğerinde not defteri ve kalemle görene dek."
© Deutsche Welle Türkçe
SSB/BW