Esad çekileceğine saldırıyor
10 Nisan 2012BM ve Arap Birliği Suriye Özel Temsilcisi Kofi Annan’ın planı uyarınca bugün Şam saatiyle sabah saat 6’da tüm tarafların şiddete son vermesi öngörülüyordu. Ancak hükümet birliklerinin muhalif güçlere saldırıları sürüyor. Şam yönetimi, birliklerin geri çekilmeye başladığını iddia ederken, muhalifler bunu yalanlıyor.
Hatay'da Suriyeli sığınmacıların kaldığı konteyner kentte incelemelerde bulunan Kofi Annan Esad yönetimine çağrıda bulunarak, "12 Nisan saat 06.00'a kadar şiddeti ön koşulsuz olarak durdurun" dedi. Perşembe günü BM Güvenlik Konseyi'ne bilgi verecek olan Annan, ''12 Nisan'a kadar hala zaman var'' diyerek, planı başarısız olarak nitelemek için henüz erken olduğunu kaydetti. Annan, daha sonra Suriye krizine çözüm arayışları kapsamında İran'a geçti.
"Alışılmış taktik"
Suriye hükümeti, hafta sonunda yaptığı açıklamada, Özel Temsilci Annan’ın, eğer birliklerin kayıtsız şartsız geri çekileceğine inanıyorsa yanıldığını vurguluyordu. Ama şimdi askerlerin çekilmeye başladığını iddia eden Şam yönetimi, isyancıları da çarpışmaları kızıştırmakla suçluyor. Muhalefet ise, birliklerin geri çekilmediğini aksine saldırıların şiddetinin aynı şekilde sürdüğünü bildiriyor.
Suriye Ulusal Konseyi Genel Sekreterliği’nde görevli Huzan İbrahim, sadece son birkaç saat içinde 23 kişinin öldürüldüğünü söylerken, rejim karşıtı başka kaynaklar Pazartesi günü öldürülenlerin sayısının 160’ı geçtiğini bildiriyor. İbrahim, Suriye hükümetinin alışılmış taktiğini uyguladığını söylüyor. "Rejim, Arap Birliği’nin gözlemci heyetini de kandırmaya çalışmıştı, ama heyet ülkedeyken bile öldürmeye devam etmişti" diyen İbrahim, "Şimdi de durum farklı değil. Annan’ın, Suriye hükümetinin planı uygulamayı kabul ettiğini açıklamasından bu yana öldürülenlerin sayısı bini aştı. Ya Esad zaman kazanmaya çalışıyor, ya da ateşkes emri orduya ulaşmadı” şeklinde konuşuyor.
"İlk bırakan taraf biz olmayız"
Suriye Ulusal Konseyi, ateşkesin başlaması öngörülen saatten sonra da ordu birlikleri saldırıları sürdüğü için, silahları ilk bırakan taraf olmaları yönünde Esad rejiminden gelen talebi reddediyor.
Huzan İbrahim, “Suriye Ulusal Konseyi ve Hür Suriye Ordusu, şiddete başvuran ve sivillere saldıran tarafın Şam rejimi olduğunu açıkladılar. O yüzden biz, ancak Suriye ordusu silahlarını bırakınca silah bırakacağız. Zira Hür Suriye Ordusu’nun amacı saldırmak değil savunmak. Rejim askerlerini çekerse, biz de silah bırakırız” diyor.
"Silahlanmaya karşıyım"
Esad hükümetinin beklemede olması, Hür Suriye Ordusu’nun artık önemli ölçüde güçlenmiş olduğundan yola çıkmasının bir göstergesi. Yine de, rejim karşıtlarının hepsi, muhalif birliklerin ülke dışından silahla takviye edilmesinden yana değil. 40 yılı aşkın bir süredir Almanya’da yaşayan Suriyeli yazar Refik Şami, diplomatik girişimlerin süreceğini umuyor.
“Ben silahlanmaya, Suudi Arabistan ve Katar’ın desteği nedeniyle ortamın daha da kızışmasına karşıyım." diyen Şami, "Kanımca muhalefete itibar kazandırılması daha yerinde bir adım olur. Bugün 70 ülke, Suriye Ulusal Konseyi’ni Suriye halkının meşru temsilcilerinden biri olarak kabul ediyor. Örneğin Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle’nin Ulusal Konsey’in temsilcilerini kabul ederek verdiği sinyal, Esad rejimi mensuplarının kara listeye alınmasından çok daha etkili oluyor” değerlendirmesinde bulunuyor.
Umut yaptırımlarda
Suriye'deki Esad rejiminin birçok karşıtı, uluslararası yaptırımların da etkili olacağına inanıyor. Gerçekten de uygulanan yaptırımlar ve turizm sektörünün çökmesi ile Suriye ekonomisi ağır yara aldı. Örneğin Avrupa Birliği’nin koyduğu petrol ambargosuyla ihraç edilen petrol miktarı yüzde 90 azaldı. İsyanların başlamasından bu yana Suriye Lirası yüzde 40 değer kaybetti.
Yazar Refik Şami, bu gelişmelerin Esad’a desteği önemli ölçüde eriteceği kanısında. “Birçok Sünni, halkın sırtından kazanılan paraya ortak. Esad’a destekleri sayesinde, çok para kazandılar. Ancak getirisi azalınca bu bağı koparacaklardır" diyen Şami, Suriye Lirası’nın değer kaybetmesi ve Suriye mallarına uygulanan boykot sayesinde, Esad’ın destekçilerinin mallarını satacak yer kalmadığını anlayacaklarını söylüyor.
Çözüm tek sesle gelecek
Suriye Ulusal Konseyi Genel Sekreterliği’nden Huzan İbrahim de, dışarıdan desteğin etkili olacağını umuyor ve “Yaptırımlar ve uluslararası alanda yalnızlığa itilmişlik, rejimi zayıflatacak. En ufak bir eylem bile, şiddetin durdurulmasına ve rejimin diplomatik çözüme onay vermesine katkı sağlıyor. Ancak uluslararası toplum henüz rejime karşı tek sesle konuşmuyor. Bu yüzden de rejim şimdiye kadar olduğu gibi devam edecek ve çözüme yanaşmayacak” yorumunu yapıyor.
© Deutsche Welle Türkçe
Kersten Knipp / Çeviren: Aydın Üstünel
Editör: Ahmet Günaltay