Esad sona yaklaşıyor

Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Mihail Bogdanov, Suriye yönetiminin ülkede kontrolü kaybetmeye başladığını ve muhaliflerin zafer kazanabileceğinin göz ardı edilemeyeceğini söyledi.

Esad yönetimine destek veren Rusya'dan gelen açıklama dikkat çekenken, NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen de Suriye rejiminin çöküşe yaklaştığını, bunun gerçekleşmesinin zaman meselesi olduğunu söyledi.

Son gelişmelerle birlikte eli daha da güçlenen muhalifler, dışarıdan askerî bir müdahale istemediklerini vurguluyor ancak uluslararası topluluktan silah talep ediyor.

Siyasi gövde gösterisi

Suriye muhalefetini tek çatı altında birleştiren Ulusal Koalisyon’un lideri Muaz El Hatip, Fas’ta yapılan Suriye’nin Dostları Grubu toplantısında büyük ilgi topladı. Zira El Hatip'in Suriye’ye dışarıdan askerî bir müdahaleye kesinlikle karşı olduğunu açıklaması, Suriyeli muhaliflerin özgüveni olarak yorumlandı. Özgür Suriye Ordusu’na katılan emekli bir general de gazetecilere yaptığı değerlendirmede, Esad’ın ancak 5 hafta daha iktidarda kalabileceğini söyledi.

Londra merkezli "El Şark-ül Evsat" adlı Arapça günlük gazete de bu bağlamda ilginç bir tespitte bulundu. Gazeteye göre Suriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim gibi rejimin önde gelen isimlerinin son dönemde medyaya nadir açıklama yapması, Esad hükümeti içinde de birliğin kalmadığını gösteriyor.

Şam'ın merkezine ilerliyorlar

Suriye Ulusal Konseyi’nin Almanya Sözcüsü Sadık El Musli de Deutsche Welle'ye verdiği demeçte, isyancıların başkent Şam’ın merkezine kadar ilerlediğini kaydetti. El Musli şunları söyledi:

“20 aydır süren çatışmalardan sonra, rejim kapasitesinin sınırına dayandı. İsyancılar ise ordudan kaçan askerle büyümeye devam etti. Bu askerler belli bir tecrübeyi de beraberinde getirdi. İsyancılar stratejilerini değiştirdi. Şimdi daha organize mücadele veriyor ve stratejik hedeflere odaklanıyorlar. Özgür Suriye Ordusu tarafından ele geçirilen Esad askerleri ise rejim yanlısı milisler tarafından rehin tutulduklarını anlatıyor.”

El Musli de hâlihazırda Suriye’ye askerî bir müdahaleyi reddediyor ve “Bu adım belki birkaç ay önce kabul edilebilirdi. O zaman rejim yanlıları üzerinde daha fazla baskı kurup birçok insanın ölümü engellenebilirdi” diyor. El Musli, bugün gelinen noktada ise başarıyı kendi hanelerine yazmak istediklerini vurguluyor.

Yeni ve demokratik bir Suriye

Suriyeli muhalifler, askerî başarılarına diplomatik bir başarıda ekledi. Fas’ta bir araya gelen Suriye’nin Dostları Grubu’nda bulunan 100'ün üzerinde devlet, Suriye Ulusal Koalisyonu’nu, Suriye halkının tek "meşru temsilcisi" olarak tanıdı. Siyasi gözlemcilere göre söz konusu ülkeler böylece, Suriye muhalefeti içindeki bölünmüşlüğün kısmen ortadan kalktığına, en azından bundan sonraki gelişmeleri siyasi ve askerî açıdan yürütebileceğine inancını göstermiş oldu. Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle toplantı dönüşü bu durumu şöyle değerlendirdi:

"Bu çok önemli bir adımdır. Ayrıca Ulusal Koalisyon’un bu demokratik ve çoğulcu platformda çalışmalarına devam etmesi de çok önemlidir . Bizim desteğimiz, yeni ve demokratik bir Suriye içindir. İçinde her dinî inanıştan ve her etnik gruptan insanların eşit kabul gördüğü bir Suriye içindir.“

ABD Başkanı Obama da bu adımın aynı zamanda büyük bir sorumluluk anlamına geldiğini vurguladı.

Almanya, bastıran kış nedeniyle Suriye halkına ve mültecilere yapacağı yardımları 22 milyon eurodan 90 milyona çıkardı. Suudi Arabistan da Suriye Ulusal Koalisyonu’na 100 milyon dolar yardım yapacağını duyurdu.

İsyancıların silah talebi

Ulusal Koalisyon, bu yardımları memnuniyetle karşılarken, savaş teçhizatı da talep etti. Suriye Ulusal Konseyi’nin Almanya Sözcüsü Sadık El Musli, konuyla ilgili Deutsche Welle'ye şu değerlendirmeyi yaptı:

“Muhalefin resmen tanınması büyük bir adım. Şimdi uluslararası topluluk, sözünün arkasında durup bunların gerekliliklerini yerine getirmeli. Birçok devlet, Suriye’deki sivil halkın beklentilerine destek vermek istediğini belirtti. Ancak bu desteğin ne zaman verileceği bir soru işaretidir. Bununla birlikte Suriye Koalisyonu da bir açıklama yaparak, eğer yeterince ve makul bir şekilde silahlandırılırlarsa Suriye halkının kendi yaralarını kendinin sarabileceğini belirtti. İşte Suriyelilerin uluslararası topluluktan beklentileri budur.”

Yakında iki yılını dolduracak Suriye’deki iç savaşta ölenlerin sayısı da 40 bini geçti.

© Deutsche Welle Türkçe

Kersten Knipp / Başak Demir

Editör: Murat Çelikkafa